Güven Meselesi

Poyraz

Daha uzun bir bölümle karşınızdayım. İyi okumalar...
Multide Poyraz var.

**

"Rüzgar?"

Ben daha üzerimdeki şaşkınlığı atamadan Rüzgar adama bir tane daha yumruk indirdi. Bir tane daha vuracakken onu engelledim.

"Rüzgar dur lütfen!"

Rüzgar adamdan uzaklaşırken adam da  akıllanmamış gibi "Bu iş burada bitmedi." diyerek yanımızdan ayrıldı.

"Senin burada ne işin var? Hem de bu kıyafetlerle?"

"Bizimkilerle gelmiştik. İçerideler."

O sırada yanımıza Güney geldi. Bir kolunu belime dolayıp beni yanına çekerken bir yandan da Rüzgar'a ölümcül bakışlar atıyordu.

"Rahatsız mı ediyor?" diye sordu Güney.

"Hayır. Tam aksine bana sarkıntılık eden bir adamı haşat etti." dedikten sonra Rüzgar'a döndüm.

"Bu benim en yakın arkadaşım; Güney." dedim bir elim ile Güney'i gösterirken.

"Güney bu da Rüzgar. Kafede üzerime kahve dökmüştü hatırlarsın belki. Sabah tekrar karşılaştık ve arkadaş olduk." diyerek ikisini tanıştırdım.

Güney "Eyvallah" diyerek elini uzattı. Rüzgar da "Önemli değil. Bir daha ki sefere yalnız bırakmazsınız." diyerek elini uzattı ve erkekçe tokalaştılar. Bunun üzerine Rüzgar'a dönerek konuşmaya başladım. 

"Yardım ettiğin için teşekkür ederim.  Bizimle gel istersen. Hem seni diğerleri ile tanıştırmak istiyorum."

"Aslında kuzenim ile gelmiştim ama sanırım biraz meşgul şu an." dedi gülerek. 

Kuzeninin olduğundan bahsetmemişti. Zaten çok fazla da konuşma fırsatımız olmadı.

Bizimkilerin yanına geldiğimizde kısaca olayı anlattım ve diğerleriyle tanıştırdım. Rüzgar kendisine içki aldıktan sonra muhabbet etmeye başladık.  Rüzgar bizimkilere çalışma işini anlatıyordu.

"Peki şimdi çalışmaya devam edecek misin?" diye bir soru sordu Bora. Rüzgar gülerek "Hayır. Her yaz olduğu gibi yine tatilimi yapacağım."dedi.

"Bir kuzenin olduğunu söylemiştin. O kim?"

"Amca çocuklarıyız. Genel olarak birbirimizden pek haz etmesekte iyi biridir. Babam onu da çalışması için buraya getirmişti ama o da beceremedi."

"Genel olarak beceriksizsiniz yani." dedi Melis gülerken.

"Aynen" diye karşılık verdi.

"Tanışmak isteriz onunla da."dedi Bora.

Rüzgar arkamdaki bir noktaya bakmaya başladı. "Kendisi şu an buraya doğru geliyor zaten." dedi.

Çenesinin ucuyla arkamdaki bir noktayı gösterdi. Arkamı döndüğümde içki boğazıma takıldı ve öksürmeye başladım. O da şaşırmışa benziyordu ama bize yaklaştıkça sırıtmaya başladı. Yanımıza geldiğinde Rüzgar konuşmaya başladı.
"Sizi biricik(!) kuzenim ile tanıştırayım; Poyraz."dedi bize bakarak.

Yaşadığım şokun etkisinden çıkmaya çalıştım. Bunların kuzen olmasına mı şaşırayım, bilmem kaçıncı kez karşılaşmamıza mı?

Ukala bir tipe benziyordu ama bir o kadar da yakışıklıydı. Aramızda bir ya da iki yaş vardı.

Tam karşıma geldiğinde sırıtması daha fazla arttı. Kızlar da küçük bir şaşkınlık yaşamışlardı. Marketteki çocuk tekrar karşılarına çıktı. 
Yine aynı repliği tekrarladım;