BÜYÜDÜM!!

16 0 0
                                    

Aradan yıllar geçmişti. Büyümüş kocaman adam olmuştum. Artık o eski benliğimden eser kalmamıştı, dert yoktu, elem keder yoktu. Artık özgürlük vardı, neşe, mutluluk, azim ve heves vardı. Ama bir şey eksikti olmazsa olmazlarımdan bir şey. Hülya!! Evet Hülya yoktu. Bu süreç içerisinde beni terk etmişti. Çok zor olmuştu benim için. Bunalıma girmiştim, gözüm ondan başkasını görmüyordu. Ama nafile! gitmişti. Şimdi görsem tanıyamam belki de. Aşk acısı diner de aşık acısı dinmez, bir kere de olsa sevdiysen YÜREKTEN... Koca adam oldum ama bir tarafım hala boşlukta. Aşık acısıyla, geçmiş yaşantıyla, geçim sıkıntısıyla. Şimdi ki halime şükrediyorum geçmişimi düşündükçe. Kimileri vardır geçmişiyle övünür. Kimileri vardır geçmişinden gocunmaz... Ben de geçmişinden gocunmayanlardan oldum daima.

Artık rotamı önüme çevirdim ve gideceğim tek yer ileri oldu. Çünkü dibe vurduğunuzda gideceğiniz tek yer yukarısı olacaktır... Benim anılarım anlata anlata bitmez bir yanda Hülya ile olan anılarım diğer yanda çocukluğumda ki maceralarım...

Artık mahallenin gözünde sevilir, sayılır, mert bir delikanlı olmuştum. Sakallarım çıkmış, boyum uzamış, bileğim bükülmez, çelikten di sanki. Sağolsunlar. Mahallenin delikanlıları da hürmet ediyordu. Ben tamamen, iyi niyetli fakirin hakkını savunan, mazlumu koruyup kollayan delikanlılardandım.

Bir gün evde kahvaltı ederken kapı çaldı ve gelen bir postacıydı. Elime bir zarf tutuşturdu açıp bakınca da mevzu anlaşılmıştı.

Beni Askere çağırıyorlar!

Seve seve dedim. Seve seve... Bu vatan bizim namusumuzdur onu koruyup kollamak ise namus borcudur diyerek koyuldum valizimi hazırlamaya. Askerlik telaşı, traş, veda derken zamanın nasıl geçtiğini anlamamıştım. Ve kendimi bir anda trende asker ocağına giderken buldum.

Velhasıl

Gel zaman git zaman askerlik bitti teskeremizi aldık memleketlerimize dönmüştük. Tabi ki bu veda buruk bir veda olmuştu. Çünkü bir yandan memleket hasreti, bir yandan kardeş bildiğin askerlik arkadaşlarınla ayrılmak... Birbirimize tekrar buluşacağımıza dair söz vererek ayrılmıştık. Trenlere binip o uzun, bir o kadar da güzel zamanların verdiği yorgunluğu atmak ve bir an önce memleketime kavuşmam için gözlerimi kapatıp ince bir uykuya dalmıştım...

Gözlerimi açtım ve...

Memleketime gelmiştim sanırım. Ama hala daha uykum vardı. Yarı uyanık yarı uyuyordum. Trenin siren sesiyle ve insanların koridorlarda dolaşırken ki uğultusuyla tamamen uyandım. Gözlerimi açtım ve karşımda ikisi çocuk toplam dört kişi vardı... Gözlerimi ovdum, belimi kütlettim ve esnedim kendime gelince ise aklımda başıma gelmişti. Çünkü...

KÜÇÜK İŞÇİNİN KAYIP GÜNLÜĞÜHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin