•° "Kayıp"

206 107 18
                                    


Bölüm Parçası:

Lp-Lost On You

 
  "Kor gibi yanan,düşen,hassas olan,
    Teslimiyetin olmadığı günlerden çok önce."


Yapabileceğime olan inancım,yapamayacağıma olan inancıma üstün geldiğinde,korkumu bir kenara iteleyip açılan boşluğa özgüvenimi yerleştirdim.Bazen yalnızca bundan ibaret olabiliyordum.İstediğim şey için inancımla yolu yarılayıp,gerisini eyleme dökebiliyordum.Zaten yapmamız gereken bundan ibaret değil miydi?İnanç.Herşeyin başında bu tek kelimeyi kalbimize yerleştirmemiz,yola öyle devam etmemiz gerekti.Bunu uzun zaman önce keşfetmiştim.

Elime tutuşturulan turuncu üniformaya havaya kaldırıp inceledim.Düz renk,üzerinde marketin ambleminin bulunduğu keten bir tişörttü.Pantolon seçimimizin bize ait olduğu söylenmişti ki buna gerçekten sevinmiştim.Kumaş pantolon giydiğim görüntüler gözümde canlanınca irkildim,kumaş pantolondan nefret ederdim.

"Giy hadi de bir an önce başlayalım,yoksa Rübeyya'nın gazabına uğrayacağız." Başıyla dışarıyı işaret edip kıkırdayan Düşlem,üzerinden çıkardığı tişörtü dolabına sıkıştırdı.Düşlem'le yaklaşık yarım saat önce tanışmıştık ve onun hakkında söyleyebileceğim ilk şey;fazla kıkırdıyordu.Saat daha sabahın yedisiydi ancak üzerinden yayılan enerjinin sınırı yokmuş gibi görünüyordu.Bu rutine alıştığını varsayıyordum,zaten kendisi de tam olarak bunu söylemişti.Bense uyuşuk tavırlarımla göze batmamak için çaba gösterecektim bugün anlaşılan.

"Tamam bana birkaç dakika ver." dedim ceketimi çıkartırken.Arkamı dönüp tişörtümü sıyırdım ve marketin üniformasını üzerime geçirdim.Çıkardığım tişörtü bana verilen dolaba rastgele fırlatıp saçlarımı topladım.Gözlüklerimi gözüme geçirdiğimde hazırdım.

"Gidelim mi?" Düşlem,elindeki telefonu cebine koyup sırtını yasladığı duvardan doğruldu.Gözlerini birkaç dakika yüzümde gezdirirken kıkırdamaya başlamıştı ."Gözlükler yakışmış."

" Teşekkürler."dedim karşılık olarak.

Koridorda yan yana yürümeye başladığımızda Düşlem kendisine verilen bana yardımcı olma görevine,konuşarak başlamıştı."Bak şimdi Çınay,sana kısaca neler yapacağından bahsedeyim.İkinci kasamız gördüğün gibi boş." Eliyle gösterdiği yere bakıp kafamı salladım."Senin asıl görevin bu kasaya bakmak.Karşında Rübeyya var zaten.Birşey soracağın zaman ona danışabilirsin." Kıkırdadıktan sonra devam etti."Ara sıra yerinden ayrılman gerekecek tabi.Ayrılmadan önce mutlaka Rübeyya'ya haber ver.Onun dışında bugün ben sana herşeyi gösterip yardımcı olacağım,sen yalnızca izleyip öğrenmeye çalış tamam mı?"

Sesindeki kibir kırıntıları mıydı,yoksa bana mı öyle gelmişti?Üzerinde durmadım ve anladığımı gösterircesine kafa salladım."Peki.Başka?"

१KARA KELEBEK१[askıda]Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin