Annemin yüzüne bakmadan Ali yi kucağına verdim ve arabaya yöneldim. Adam ön kapıyı açmış bni bekliyordu. Gözlerimi devirdim kafamı iki yana salladıltan sonra arabanın arka koştuğuna oturmuştum. Adamda arabaya bindi ve arkasına dönerek
-madem bndan sonra beraber yaşıyacağız tanışmalıyız.
Dedi ve elini uzattı
-bn nikki
Adını duyunca şaşırmıştım. Ne yani türk değilmiydi. İnanamıyordum. Yüz ifademden anlamış olacaktıki konuşmaya başladı
-annele üniverstede bir gezi için türkiyeye geldiğim sıralar tanışmıştık. Bn sonra tekrar ülkeme döndüm. Tabi senden haberim yoktu. Ondan sonra türkiyeye bir daha gelmedim.
Gözlerimi kızstım ve kaşlarımı çattım
-nereye götürüyosun bni?
Bağırmaya başlamıştım. Nikki ise bni takmıyor önüne bakarak konuşuyordu.
- iyi ingilizce bildiğini biliyorum. Amerikada hiç zorlanmayacaksın.
Ne amerikası ya iki günde hayatım altüst olmuştu.
-iyi ingilizce bildiğimi nerden biliyorsun?
Dikiz aynasından bana bakarak konuştu
-senin hakkında herşeyi biliyorum ZAFRİNA.
Gözlerimi kocaman açarak bağırdım
-nasıl öğrendin? Annemmi söyledi?
Nikki salağa yatmayı tercih etti
-neyi?
Gözlerim kırmızılaşmoştı ve yüzüm gerilmişti.
-ikinci adımı?
Nikki konuşmaya başladı
-henüz sen yokken annenle bir kızımız olsa adını ne koyardık diye düşünmüştük. Annen eylül bn ise zafrina olarak düşünmüştüm. Yani o ismini bn koydum sayılır.
Dalga geçerek
-iyi bok yemişsin. Bu ismimden herzaman utanmışımdır.
Deim. Ani bir firenle durdu ve arkasına döndü. Gözleri kırmızıydı ve yüzü gerilmişti. Sinirli halimi aynada görüyormşm gibi hissetmiştim. Konuşmaya başladı
-bayan zafrina!!!!
Bnimle birdaha böyle konşmayacaksın.
Korkmştm ama belli ettmemek için gülüyordum. Ve konştm
-nikki !!!
Aışsan iyi olr seninle herzaman böyle konuşucam.
