-5-

213 71 14
                                    

Eve geri döndüğümüzde ben hiçbirşey çaktırmamaya çalışıyorken Rüzgar sırıtarak arkamdan yürüyordu. Anahtarımla kapıyı açtığımda tüm bakışlar bize dönmüştü. Ben hiçbirini takmadan kendimi koltuğa atmışken Rüzgar mutfaktan su almıştı. Yanıma oturduktan sonra etrafa göz gezdirdi ve kafasını geriye attı. Etrafa baktığımda Caner ve Başağın evden gittiğini yeni fark etmiştim. Saate baktığımda 20:00 ' dı. Uyku vaktimin geldiğini düşünüp herkesten müsade isteyip odama geçmiştim. Pjamalarımı üstüme geçirip kendimi yatağıma attığımda kapım çalınmıştı. Gel diye bağırdıktan sonra karşımda Rüzgarı görmeyi beklemiyordum. " Ben gidiyorum Defne. Görüşürüz. Umarım bir gün. Belki gerçekten bir gün beni affedersin. " dedi ve gitti. Bende o cümleyi düşünerek uzun bir uykuya dalmıştım bile...

💭💭💭

  Uzun ve güzel bir uykunun ardından Burağın sesiyle uyanmak hayatımın acı gerçeklerinden biriydi. Bazen gerçekten inatçı ve çocuksu davranabiliyordu ki başka hiçbir karakter ona yakışamazdı. O tam olarak kendiydi işte... Farklı... Burağın bağırmalarına daha fazla katlanamayacağımı anladığım anda korku filminden çıkmış bir şekilde yataktan fırlamıştım. Burak da bu halime hayliyle şaşırmış gözüküyordu. Kahvaltının hazır olduğunu ve beni beklediklerini söyledikten sonra odamdan koşarcasına kaçmıştı.Bende üzerime eşofmanlarımı giyip mutfağa gitmiştim. Bizimkinler çift olarak masada kahvaltı yaparken ben sap olarak kalmıştım. Bu intikam olayları falan derken o işlerden elimi ayağımı çekmiştim. Önüme koyulan sıcak çaya gülümseyerek bakıp yavaş yavaş içmeye başlamıştım. Bugün ne yapıcağımız aşikardı. Kimse bir plan yapmamıştı ve biz Pazar günümüzü boş boş geçirmek istemiyorduk. Şakasına ortaya " Yata gidelim. Hava soğuk değil. " dedim. Ciddiye alınıcağımı ilk başta düşünmüyordum ama sonrasında iş ciddiye binmişti ve ardından Zeynep hemen Rüzgarlarıda çağırmıştı. Artık yavaş yavaş Rüzgarla yakınlaşmam gerekiyordu. Bir an önce şu intikam olaylarını bitirip huzulu ve mutlu bir ilişkiye başlamak istiyordum...

Kahvaltımız sona erdikten sonra odama geçip bikini tercihi yapmaya çalışıyordum. Gerçekten çalışıyordum. Çünkü bir türlü seçim yapamamıştım. En sonunda saks mavisi fırfırlı bikinimi alıp giymiştim. Üzerine beyaz yarım tişört giyerken altıma kot bir şort ve sandalet tercih etmiştim. Ekim ayının başlarında olsak bile soğuk daha şehrimize uğramamıştı. Bu yüzden bu kadar rahat şort giyebiliyorduk. Hızla giyinme işimi bitirip çantamı hazırlamaya başlamıştım. Güneş kremine gerek duymuyordum. Çünkü Zeynep sağolsun hızlıca yatı ayarlatmıştı . Mikalle biraz aramız limoniydi ama düzeleceğinden emin bir şekilde geçiriyordum saatlerimi...

   Hazırlıklarımı tamamladıktan sonra salona geçmiştim. Hepsi yata gitmek için hazır beni bekliyordu. Mikal'in arabasıyla gidicektik ama Batuhan kullanacaktı. Ben hızlıca  evden çıkıp asansöre binmiştim bile. Zemin kata geldiğimde garaja geçip bizimkinleri beklemeye başlamıştım. Bu sırada garajda araba sesi yankılanmıştı. Kafamı çevirdiğimde Rüzgarların geldiğini görmüştüm. Sonrasında bizimkinlerde geldiğinde cam kenarına yerleşmiştim. Zeynep bana tip tip baktıktan sonra diğer tarafa geçmişti. Ortamıza Burak oturunca gülmeye başlamıştık. Boyu uzun olduğu için sırık gibi arka camı kapatıyordu. Batuhan sövmeye başlamadan kafasını Zeynebe yaslayıp gözünü kapatmıştı.Bende kafamı cama çevirip yolları izlemeye başlamıştım...


Son  zamanlarda en çok yaptığım şeyi yapıp hayatımı gözden geçirmiştim. Babamın terk edişi üstüne annemin o hallerini görmek beni daha fazla yıpratmıştı. Toparlanma işlerime başlamıştım. Rüzgardan intikam alma isteğim beni tatmin ederken bu düşüncelerle yetinmeye çalışıyordum.Bu sırada limana ulaşabilmiştik. Batuhan arabayı park edince ilk ben inmiştim. Biran nefesim daraldı. Kimseye çaktırmadan yata doğru yürümeye başlamıştım bile. Herkes yata doluşunca kaptan açılmaya başlamıştı. Şuan tek isteğim denizin buz gibi sularına kendimi bırakmaktı. Uygun bir derinliğe geldiğimizde kaptan yatı durdurmuştu. Kafamı çevirdiğimde herkes yüzmek için üzerilerindekileri çıkarıyordu. Bende ayağa kalkıp üstümdekileri çıkarmaya başlamıştım. Zeynep ve Mikal Batuhan ve Burak yüzünden mayokini giymişlerdi. Kahvaltıdan sonra Burak odama gelip özellikle bikini giyme demişti. Bende aksine gidip en sevdiğim bikinimi giymiştim. Batuhan görünce göz göze gelmiştik. O gözlerinde ki siniri şuan herkes görebilirdi.Onun sinirine daha fazla maruz kalmamak için suya atlamıştım. Soğuk suyun bedenime verdiği huzuru şuan kimse bana veremezdi. Biraz daha derine inip orada beklemeye başladım. Bizimkilerin atlamaması dikkatimi çekerken bir anda derine çekilmeye başlamıştım.O an vücudumda oluşan panik dalgasıyla su yutmaya başlamıştım. Bilincimi kaybetmek üzereyken birinin kolumdan tutup çektiğini hissetmiştim. Gözlerimin kararmasına engel olmadan kapanmasına izin vermiştim. Son olarak hatırladığım sert bir zemine yatırılışımdı...

  Mikal'in Ağızından

   Defneyle aramız bozulmuştu. Rüzgarın pişmanlığını gözlerinde görebiliyordum ve bu onun canını yaktığı kadar benimde yakıyordu. Defnenin canının yanıp pişman olucağını çok iyi biliyordum. Kuzenimi tanıyordum ve o da bu intikam olayından emin değildi.Yata gitmek için arabaya yerleşmiştik. Batuhanım arabayı kullanırken bende onun yanındaki koltukta ona eşlik ediyordum. Kısa bir süre sonra limana ulaşmıştık. Yata binince baya bir açılmıştık. Sonrasında hepimiz üzerimizdekileri çıkarıp suya atlamaya hazırlanıyorduk ki Batuhan Defnenin bikinisini görüp sinirlenmişti. Defneye bakıp alttan gülmüştüm. Çünkü Batuhan bu konulara önem verirdi. Banada sadece onun yanındayken bikini giymeme izin verirdi. Batuhan sinirden kudururken benim canım kuzenim onu takmadan boğazın derin sularına kendini atmıştı. Biz denize girmeyi biraz geciktirerek oturuyorduk. Ama yaklaşık 7 dakikadır Defne suyun altından çıkmıyordu. Denizden " yardım edin " bağırışı geldiğinde hepimizi bir telaş sarmıştı. Bir çocuk Defneyi havada tutmaya çalışıyordu. Kardeşimi o halde görmek beni perişan hale getirirken Batuhan hızla suya atlayıp onu yata çıkarmıştı. Rüzgar Defneye suni tenefüs yaparken Batuhan tanımadığımız çocuğa sövüyordu. Defnenin boğulmasının sebebi ise bu çocukmuş. Kendi arkadaşına şaka yaptığını zannederken Defne olduğunu sonradan fark etmiş. Batuhan ve Burak bundan sonra daha çok sinirlenince çocuğu tekrar denize atmışlardı. Defne suni tenefüslere tepki vermiyordu. Bu benim daha çok ağlamama sebep olurken kaptan yatı kıyıya çekmişti bile. Kıyıda bizi bekleyen ambulansa Defneyi koyarken kendimi çok kötü hissetmiştim. Kardeşimin bana küs gitmesini istemiyordum. Şuan tek isteğim uyanıp başımın etini yemesiydi...

💭💭💭

  Bölüm yayın tarihi ve saati: 28/07/2016  20:07

  Meraba tatlişlerim. Nasılsınız? Evet gördüğünüz üzere güncellemelerim bitti. Artık yeni bölümler hızla gelmeye devam edicek. Yalnız söylemem gereken tek şey artık bölümleri 7 günde bir atıcam. Kısa bir bölüm oldu farkındayım. Ama diğer bölümü uzun tutucam. Hepinizi öpüyorummm 😚😚😲

KORHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin