I Know You // Loki

I Know You

İş yerinden eve ağlayarak geliyosun. Yatak odana gidip çantanı kenara fırlatıyosun. Yatağın üstüne oturup ağlamaya yatakta devam ediyorsun. Ağlamanı 5 saat bile devam ettirebilicekken birinin sesini duyuyosun. "Seni tanıyorum."

Kafanı kaldırıp sesin geldiği yere bakıyosun. Yatağın karşısındaki tekli koltukta birinin oturduğunu görüyosun. Hemen elini kenardaki çekmeceye götürüyosun. Çekmeceyi açıyorsun ama içinde silahın yok. Aynı sesi tekrar duyuyosun. "Midgard'lı eşyaları çok garip değil mi? Bunu mu arıyordun? Özür dilerim izinsiz mi aldım?" Alaycı şekilde konuşmuştu. Koltukta oturan adama bakınca elinde silahını görüyorsun. İsminin baş harflerini kazıdığın silahı.

"Kimsin sen? Evime nasıl girdin? Eğer gitmezsen polisi çağırırım." Mükemmel gözleriyle uzun uzun bakıyor. Sonra kahkaha atıyor. "Ciddi misin? Polisi mi çağırırsın? Komikti... Ben Asgard'lı Loki."

Bu sefer sen kahkaha atıyosun. "Ne kadar onların gerçek olmasını istesem de onlar efsane. Şimdi evime nasıl girdin?"

Kendisinin Loki olduğunu söyleyen şahıs gülümsüyor. Sırıtıyor. Ama çok kötü şekilde bakıyor. "Evine nasıl girdiğimi hangimiz anlatsın?" Bir anda bu adamdan her yerde görüyorsun. 10-20 tane veya daha fazlası odanın içinde duruyor. Yutkunuyorsun. "B-benden ne istiyosun?"

"Bir şey istemem gerekli mi?" Kafanı iki yana sallıyorsun. Aslında şu an hem mutlusun hem korkuyorsun. Çünkü en sevdiğin efsane karakteri aslında efsane değil, gerçek. Ve şu an senin odanda. "Beni tanıdığını söyledin. Nasıl tanıyabilirsin ki beni? Neden benimle ilgili bir şey bilesin?"

Bu sordukların aslında çok mantıklı. "Uğurlu sayın 23. Favori renklerin mavi ve yeşil. Yeşil rengini sevme nedenin birazcık olsa benim." Gülümsüyor. Ama sinsilik veya kötülük içeren bir gülümseme değil bu. "Yağmurlu havayı fazlasıyla seversin. Kahveyi acı olmasına rağmen içersin. Mitolojiyle ilgilenirsin. Yunan mitolojisi, İskandinav mitolojisi hepsi senden sorulur. Bunları araştırmayı seversin. Fazla dizi, film izlersin. Eğer sinirlenirsen ve sinirini çıkaramazsan etrafı dağıtırsın. Şu anlık aklıma gelenler bunlar." Ağzın açık kalıyorsun. Bir tanrı senin tüm özelliklerini, sevmediklerini, sevdiklerini nereden bilebilir?

"Bunları nereden biliyorsun?" Yeşil gözleriyle senin gözlerinin içine bakıyor. "Seni izledim." Bütün kafan bulanıyor. "Ne? Ne demek seni 'İzledim.' ? Koskoca tanrı gelip benimle ilgilenecek? Bu bir rüya falan olmalı." Yatağa yatıyorsun. Loki ayağa kalkıp dolabındaki mitoloji kitaplarından birini eline alıyor. Sayfaları karıştırıp bir sayfada duruyor. Eline kalem alıp bir yerin altını çiziyor. Ve defterin arasına kalemi koyuyor.

"Ben gidiyorum. Eğer sabah uyandığında bu kitap aynı haldeyse ben gerçeğimdir. Ama değilse bunların hiçbirini yaşanmamış olarak sayabilirsin."

Hisleri pek iyi yansıtamadım. Onun nedeni de daha yeni başladığım için acemiliğim diyorum? Loki kendi karakteri gibi konuşmadı çünkü bu karakter için özel davranıyor nedeni bu. Bunları belirtmek istedim....