Rewriting the Books

653 54 13
                                    

Y/N: Okuyucu x Karakter kitabı farkındayım ama bu bölüm kıza bir isim takmak zorundayım. Yoksa anlatım kıtlığı yaşayacağım. Kızın adı Carmen olarak geçecek.

Midgard'a döneli yaklaşık 7 ay olmuştu. Novena'ya kısa bir süre kalacağınızı söylemiştin ve bu yüzden ona her hafta geri dönmek isteyip istemediğini soruyordun. Ama o hep aynı cevabı veriyordu.

"Hayır. Ben burada kalmak istiyorum." Onun üstüne de gitmek istemiyordun ama hayatı boyunca seni görmemişti. Babasıyla yaşamıştı ve onun babasını görmek isteme olasılığı çok fazlaydı.

Frigga buradaki eski hayatına dönmeni sağlamıştı. Psikiyatrist olarak geçimini sağlıyordun. Novena ise sen işteyken arkadaşının yanında kalıyordu. Geçen aylarda düzeninizi az çok ayarlamıştınız ve açıkçası bundan hoşnuttun.

Orada yaşadığın hayatı, tanıdıklarını özlemiş olsan ve ne kadar gitmek istesen de orada bulunmaman gerektiğinin farkındaydın. "Babam söylemişti. Doğum günün yakındaymış sanırım." Novena kafasını izlediğiniz filmden çekip sana bakmıştı. "Evet. Az kaldı. Bir sorun mu var?"

"Hayır. Sadece merak ettim." Kısa bir sessizlikten sonra tekrar konuşmaya başlamıştı. "Hiç özlemedin mi?" Konuşmanın uzayacağını anlayıp televizyonu kapatmıştın. Yüzünü siyah saçlı minik kıza (ki kendisi 15 yaşına girmişti) çevirdikten sonra konuşmaya başlamıştın. "Nasıl özlediğimi kelimelere bile dökemem."

Novena sen bunu dedikten hemen sonra heyecanla konuşmuştu. "O zaman neden buradayız? Sen babamı seviyorsun, o da seni. Niye birbirinizden ayrı durup hem kendinizi hem de karşınızdakini üzüyorsunuz?" Dediklerini düşünmüştün. "Sen onun üzgün olduğunu nereden biliyorsun ki?" Tatlı ama bir o kadar da sinsi bir şekilde gülümseyip odasına gitmişti.

Onun senden bir şey sakladığı belliydi. Bunu Midgard'a geldiğiniz ilk aydan beri biliyordun ama seninle paylaşmasını istemediğini düşünüp onun üstüne gitmemiştin.

Yalnız bir şekilde kafandaki düşüncelerle yemeği yapmayı zor olsa da başarmışken kendini tebrik etmiştin. Yemekleri tabağa koyup masaya yerleştirdikten sonra masaya yaslanıp düşünmeye başlamıştın.

Aklında bir soru geçiyordu. Bunu her zaman soruyordun ama cevabını hiç alamıyordun. Hayatına ne olmuştu? Sen kimdin?

Yavaşça Novena'nın odasına doğru ilerlemeye başlamıştın. Kapıya yaklaştığında içeriden gelen sesleri duymuştun. Novena birisiyle konuşuyordu. Ama kim?

Kapıyı bir anda açtığında Loki'yi gördüğünde hiç şaşırmamıştın aslında. Göz kamaştıran yeşil bir ışık ile beraber ortadan kaybolduğunda da gülüp mutfağa doğru ilerlemiştin. Kendi kızın da senin arkandan iş çeviriyordu. Harika!

Sandalyeye oturup yemek yemeye başladıktan sonra Novena da sessizce mutfağa gelip karşında bulunan sandalyeye oturduğunda ona bakmamıştın. "Özür dilerim."

"Hayır, Novena. Bu konuşmayı yapmak istemiyorum." Kızının yeşil gözlerine baktığında kalbinin kırıldığını hissetmiştin. Onu ne kadar özlemiş olsan da oraya gitmeyi kabul edemeyecek bir gururun vardı. "Bunu sen konuşmak istemiyorsan bile ben istiyorum. Biliyorum şu an arkandan iş çevirdiğimi düşünüyorsun ama o benim babam. Onu görmeye ihtiyacım var."

"O zaman ben burada kim olduğumu bulmaya çalışırken niye kimseye beni görmeye ihtiyacın olduğunu söylemedin!" Bir anda kendini tutamadan bağırmıştın. Artık taşmak üzereydin ve seni sakinleştirebilecek kimse yoktu. Konuşabileceğin kimsen yoktu. Ne Thor, ne de Frigga. "Özür dilerim. Seni görmeye ne kadar ihtiyacım olduğunu bilemezsin. Babamla beraber nasıl bir üzüntü yaşadığımızı bilemezsin. Sen burada acı çekmiş olabilirsin. Biz de orada aynısını yaşadık ama bunu kimsenin yüzüne vurmadık."

I Know You // LokiHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin