Kıskançlık

17 6 6
                                    

Bu bölümü kardeşim gibi gördüğüm Zeynep Dizdaroğluna ve yazmama teşvik eden canım kuzenim Ceyda Pekere ithafen yazıyorum

İzmiri seviyorum her ne kadar ayrı kalsakta ondan tamamen kopamıyorum . Çocukluğumu geçirdiğim bu güzel şehire tekrar uğruyorum . Hemde kaybettiklerimden ders alarak . Yanımda siyah saçlarıyla bir melek yatıyor . Bu meleği dikkatli incelediğimde burnunda da gamzesi olduğunu farkettim . Çıkık elmacık kemiği ve küçük burnuyla hem sevimle hem sempatik hemde nasıl bu kadar çekici  olduğunu düşünüyorum arabaya bindiğimizden beri . Bizim arabaya binişimizle uyuyan güzelin yatması bir olunca mecbur onu izlemek zorunda kaldım . Aklımdan onun hakkında pek iyi şeyler geçmesede kendimi durdurmalıydım . Kendim için ve onun için . Ona ilgim ilk başlarda Aslıya benzediği içindi fakat sonra ona olan ilgim benliğimi aştı . İkinci defa birine böyle aşık oluyordum. Kızlarla pek münasebetim olmuyordu . Genelde onlar yanıma geliyordu fakat kötü çocuklar gibi her gece birini altıma almıyordum . Ara sıra olursa . Bu sefer gerçekten de başka bu sefer ona dokunurken acır hissi var bende.

(Yazardan )

Tarık Uzaya öldürücü bakışlar atarken Uzay hiç bir şeyden habersiz Mayısı izliyordu . Evet evet bu gün ya da yarın Mayısa söyliycekti herseyi . Onu sevdiğinide söyleyecekti ipler kopmuştu daha ne kadar bata bilirdiki çukura ne kadar . Yanacaksa Uzayı da yakardi .

....................(3 saat sonra )..............

İndiklerinde hava karamaya yakındı . Ne kadar uzun olmasada geç çıkmışlardı yola . Mayıs aşağı inince pantolununu düzeltti ve Uzay a baktı . Onu seviyormuydu sevmiyormuydu ikilemdeydi . Bu hafıza kaybı onu gerçekten yormuştu . Boş zamanında Uzayla konuşmalıydı . Çadırlarını aldılar ve ipekle ilerlediler . İpeğin nadir konuşmasi Mayısın canının sıkılmasına neden oluyordu . Pek aldırıs etmedi. Kücük evin içine girdiler evin içinde iki yatak banyo vardı eşyalaranı yerleştirdiler  ikiside yorulmuştu . Uzay kendine yedek bir çadır daha getirmişti . Tarıkla birlikte kalamyacağını biliyordu oda cadırını Mayısların kücük evinin  pek uzağına koymadı. Tek bir sorun vardı çadırın hemen yanında kübra nın evleri vardı ve bu kız gerçekten sülük gibiydi.  Ve belenen olmuştu Kübra yanına gelmişti Uzayın Mayıs bunu görünce oda yaklaşti Uzayın yanına. Elini omzuna attı Uzayın bu Uzayın hoşuna gitmişti  Mayıs onu kıskanıyordu . Mayıs kendinden beklenmiycek haraketler yapıyordu . İçinde sevgi olup olmadığını bile bilmediği bir çocuğu kıskanıyordu . Bu kıskançlık hissini hep babasında hissederdi . Kübra atladı Mayısın düşünceleerine

"Yaa bu gün 11 lerle bara gidelim diyorum sende gelsene "

"Mayıs gelirse gelirim "

"Yani o gelmesse gelmiycekmisin "

"Evet "

Mayıs kendini daha fazla tutamadı

"Ben bu taarz mekanları sevmem hem sanane sana mı düştü çağırmak "

"Tabi özgüven meselesi bu tarz mekanlara girmek yürek ister . "

"Sen yürek yedin galiba git belenaı benden bulma "

"Uzay bekliyorum "

"Kübra git Mayısı sinirlendirme artık "

"Ama"

Uçurumun SonundaHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin