KAYIP

6. BÖLÜM

          Eve döndüğümde kimselerin olmadığını sadece benim olduğumu görünce rahatlamıştım. Bunun nedeni belli değil mi?  Bileğimdeki fular' a bakılacak olursa Mert' in bana karşı bir şeyler hissetmesinin gösterimi olurdu.

      Odam' a girip kapıyı kilitledim. Bu oda beni kendime getirmek için mi vardı? Gerçekten hayata dair hep yanlış seçim yaptığımı düşünürdüm oysa ki bu odayı kendimi yansıtacak şekilde dizayn etmem hayatımda yaptığım en doğru şey olmalıydı. Mert' e aşık olmamdan sonra. Bu oda siyah ve başka bir renk barındırmıyor aynı benim gibi bir tarafım karanlık bir tarafım bembeyaz. Dolabımdan temiz iç çamaşırlarımı ve bahçıvan model kot şort ile içine giymek için yeni aldığım beyaz tişörtü çıkarttım. Banyoya girip kıyafetlerimi çıkardım. İç çamaşırımda ki kırmızı lekeyi görününce büyük bir homurtu çıkarttım. klozetin üstüne oturup işimi hallettikten sonra suyun altına bıraktım kendimi. yaklaşık yarım saat suyun altında bekledim saçlarımı üç kere köpürttüm ve durulanıp çıktım. bornozuma sarılıp odama geri döndüm. Çekmeceden ihtiyacım olan şeyi alıp iç çamaşırıma koydum. Kıyafetlerimi giyip önceden almış olduğum çoraplarımı ayağımdan geçirdim. Bir şeyi unutmuştum. Çizimlerimi. Özlememi gidermek için çalışma masama geçip boş bir kağıda saldır savuran bir şeyler çizdim. Aşağıdan sesler gelince meraklandım Kaan geldiyse ne yapacaktım? Sakin olmalıydım. Karnımın ağrısı belirmeye başlamıştı. Regl dönemlerimin ilk günü sancılarla geçerdi. Kapım zorlanınca. hiç bir şey düşünmezcesine. '' Gelme! Git! Senden nefret ediyorum.'' dedim. ses gelmedi. tekrar ses gelmedi. Kapı yeniden zorlandı. kilidi açma tutkusuyla kapıya yöneldim. Açtığımda sarhoştu ve yere yığıldığını görünce çığlık attım. Çok korkmuştum eğer onu odama alırsan bana bir şey yapabilirdi ya da onu bu şekilde bırakıp gidersem... Hayır! gidemem ki ben ya bayıldıysa belki de uyuyordur. 0ff en iyisi gitmek eğer gitmezsem uyandığında bana bir şey yapabilir. Odama girip çantama bir kaça kıyafet tıkıştırdım. Gece yarısına 2 saat kalmıştı. Karnımın ağrısı git gide artmıştı. Merdivenleri hızla indim ve kapıyı açmaya yöneldim. Birkaç kez zorlasam da kapının açılmaması beni korkutmaya yetmişti. Evin içinde anahtarı aramaya koyuldum. Bulamadığım için odama çıkmak zorunda kaldım. Yerde yığılı bir şekilde yatıyordu, derin bir nefes aldım ve tekrar baktım. Kıpırdaştığında hızlıca üstünden geçip odama girdim. Kapıyı kapatıp yatağa oturdum. Tedirgin olmanın başka sebepleri tabii ki de vardı. Sadece yattığı yerden kalkıp bana zarar vermesi bir yana bu evi bile yakabilir. Ayağa kalkıp kapıyı kilitledim. En azından uyandığında kapıyı açamasın. Acaba anneme haber vermeli miyim? Telefonu elime alıp annemin numarasını tuşladım.

'' Efendim kuzum.''

'' Anne çok önemli bir şey söylemek istiyorum. Kaan evde ve yerde yatıyor. Sarhoştu. Birden yere yığıldı. Korkuyorum anne bu gün kavga ettik. Bana zarar vermek istiyor.''

'' Kızım sakin ol Kaan sarhoş olacak kadar içmezdi. Teyzeni eve gönderiyorum sizinle kalsa iyi olacak. Merak etme sana zarar vermez o öyle biri değil. Lütfen!''

''Peki anne iyi tatiller.''

     Telefonu kapatıp ellerimi yüzüme yerleştirdim göz yaşlarımı serbest bıraktım. Hanım efendi şu durumda bile tatilini bozmuyor. sosyal medyada ve magazinlerde bikinili pozlar vermeyi iyi biliyor ama. Yatağa uzanıp uykuya daldım.

     Kocaman bir boşluk. Kaan üstüme yürüyordu. '' evet tatlı şey biraz oyuna ne dersin. seni elde edeceğim ve kazanacağım. İşte bu kadar.''

Ağlayarak yalvarıyordum. Birden arkamı döndüm. Mert. Ona sokulup ağlamaya devam ettim ve kafamı kaldırdım. Büyük adımlarla geriye doğru adımlarımı kullandım. Karşımda mert vardı ama her yeri kan içindeydi. Kaan yanıma yaklaştı. Kulağıma fısıldadı.'' sevdiğin adam bir katil Öykü. Onu bu halde de sevebilecek misin?'' küçük ama kaba bir kahkaha patlattı.

     Uyandığım da başımda dikilmiş teyzemi gördüm. Bir nebze de olsa rahatladım çünkü bu rüya beni yormuştu. Neden rüyalar vardı ki? Çok saçma ve kısa oldukları halde büyük etki bırakmaları sinir bozucu.

 ''Saat kaç teyze?'' dedim uykulu bir sesle.

Gülümsedi. Onun gülümsemeleri çok havalıdır normalde yani ilk tanıdığım zamanlar bana öyle geliyordu ama zamanla alıştım artık havalı değil naif ve sevimli geliyordu. '' Aa bir tanem saat gece 2 istersen uyumaya devam et. ''  dedi yine o anaç sesiyle. Teyzem evli değil ama çocuğu var. evlilik dışı doğum yapmış. hep ' cahilliğim' der. ama pişman olduğu kadar kızını da çok seviyor kızı nişanlanmış. Benden yaşça büyük denebilir. İsviçre de yaşıyormuş. İş amaçlı.

'' Yok teyze ya uykumu aldım galiba. Kaan nerede? Uyandı mı?'' Bunu söylerken yatağımda doğruldum.'' Evet tatlım uyandı. Zaten ben geldiğimde senin başında ağlıyordu. Sonra ben ona yardım ederek odasına taşıdım. Uyudu biraz uyandı tekrar. Şimdi mutfakta kahve içiyor. Görmek ister misin? Korkma minnoşum sarhoşluğu attı üzerinden.'' dedi sırıtarak.

     Hiç bir şey değil de en çok başımda neden ağladı onu merak ediyordum. Onu görmek istiyordum çünkü iyi olduğunu gördüğüm ilk ana eşyalarımı toplayıp sabah erkenden Kumsalın yanına taşınmak olacak. Bu evde daha fazla kalırsam Kaan tarafından zarar görebilirdim ve annem bunu aldırmazdı çünkü Kağanın bana kardeşmiş gibi baktığını düşünüyor. Şimdilik Kumsalın yanında kalırım. Ev bulunca taşınırım en azından kendi ayaklarımın üzerinde durmayı öğrenirim.

    Mutfağa geldiğimde Kaan perişan halde sandalyede kıvrılmıştı kahvesiyle oynuyordu Teyzem yanımdan ayrılıp Kaan'ın karşısına geçti. '' Hey kurbağa prensim uyan sarışın meleğimiz burada ve seni merak ediyor. Kaan ani bir hareketle kafasını kaldırdı ve bana baktı. Uykulu gözlerle gülümsedim sonra ciddi bir hal alıp yanına geçtim. Elinde ki kahvesini alıp kafama diktim. Ağızıma acı tadın geldiğini beli etmeden yuttum ve Kaan'a kalkması için el işareti yaptı. Hemen  ayaklandı. '' Özür dilerim meleğim gerçekten seni korkutmak istemedim. sana olan aşkım sonsuz Öykü'm '' dedi beni sinir edecek düzeyde. Teyzem devreye girip konuştu.'' Kuzum biliyorum sakin. Kaan senden hoşlanıyorsa bu çok normaldir. Saygı duymalısın. '' dedi işte şimdi kızarmıştım. Kaan'a sinirle her şeyi söyledim. '' A bravo tebrik ederim büyük başarı. Korkmadım bay saraç merak etme. Ayrıca teyze onun sevgisine midir aşkına mıdır neyse hiç birisine saygı duymuyorum çünkü hak etmiyor. Ben Mert'e aşığım anladın mı? Onu seviyorum. benden uzak dur en azından o bana sevişmeyi teklif edecek kadar alçak değil. Şimdi eşyalarımı toplayıp sabah erkenden annemi arıyorum ve bu evde kalmayacağımı Kumsalda kalacağımı ve daha sonra ev tutup kendi başıma yaşayacağımı söyleyip ayrılacağım bu evden sana hoşça kal pislik şizofren salak bay keçi surat.'' tam gidecekken kolumu tuttu ve yüzüme doğru haykırdı. '' Nereye gidersen git ben zaten seni bulurum sıkıntı yok ama sen daha o Mert denen herifi tanımıyorsun Öykü şimdi nereye gidersen git ben bırakırım anne mi de boş ver baksana bizi umursadığımı var. Ama şunu bil Öykü senin tanıdığın hukuk bölümünde ki Mert gerçek hayatta ki mert' in sahte hali unutma. Biraz az araştırmışsın sen bu aşkını.'' dedi ve kolumu bıraktı yine sakince yerine oturdu. galiba gürleme sırası ondaydı. Mert mi?  gerçekten fazla tanımıyordum ve aşıktım. Ben bir kayıp' a aşıktım.