Bir iyilik meselesi...

105 5 0
                                    

Hayat bazen hiçbirşey düşünmeden özgürce haraket edebilmektir.

Ama bazen.
                        ............
Burcu Karakaya:

Beni omuzuna attı. Noluyor hiç bir fikrim yok. Ne kadar bırakması için çabalasam da bırakmıyodu. Ayı işte ne olacak. O deyilde ben bu kadar hafifmiyim?

Bazı kızların iç çekişini duydum. Ay bide iç çekiyolar iğrenc. "Bıraksana beni veliaht" diye bağırdım. Veliaht sözüne bilerek vurgu yapmıştım. Allah aşkına bu adamın bu lafla alıp veremdeiği nedir yani. Sinirli bir nefes aldı.

Hala yürürken dişlerinin arasından "Bir daha bana veliaht deme."dedi. Sinirlendiyi her halinden belliydi tabiri caizse.
Nefes alışı, konuşması ve hatta yürümesinden bile.

Korkduğumu falan sanıyosa yanılıyo. Yani bir azcık korka bilirim o kadar . Tamam tamam korkudan öle bilirim ama lanet inat varya o inatla "Ne yaparsın?" diye sordum okulun çıkışına doğru giderken.

Her kes film izler gibi bize bakıyodu. "Şimdi bir kısmını görüceksin zaten" dedi sırıtarak. Ferit ,Furkan, Özlem ve Feride bize sırıtarak bakıyodu. Bütün okulun da onlardan farkı yokdu. Yalnız bazı kızlar bana öldürmek ister gibi bakıyodu.

Fatih aniden durdu ve şaşkınlıkla "Anne?" dedi ve beni yere indirdi yavaşca.

Annesi gülüyodu ama konuşmuyodu. Fatih şaşkınlığını atar atmaz "anne senin ne işin var burda?" diye sordu garip garip bakarken.

Annesi bir kağıt bir kalem çıkardı ve bir şey yazarken hem de gülümseyerek bana bakdı göz ucuyla. Elimi yine kolyeme attım. Utanmıştım.

Konuşamıyodu anladığım kadarıyla. Kadına kanım kaynamışdı çok sevecen bir kadın gibi duruyordu.

Kadın karaladığı kağdı elinde çevirdi, ve aynen şöyle yazıyodu.

-Gelemezmiyim? Hem ayrıca asıl sen ne yapıyosun?

Haklı.

Ben işaret dili bildiğim için hemen ellerim ile anlatmaya koyuldum. Fatih Allah seni bildiği gibi yapsın.

-Yalnış anlamayın biz bununla sadece sınıf arkadaşıyız ve de sıra. Bana şaka yapınca bende intikam aldım. Fatihte kızdı.

Fatihe döndüyümde şaşkınlıkla bana bakıyodu. Sonra annesine döndüm tekrar. İşaret diliyle -Ne yaptın? diye sordu gülerek bakarken.

Bende -Kafasından aşağı su döktüm. Birazcık dedim gözlerimı kısarak. Kadın kahkaha atıca 3F, -onlara kısaca öyle diyorum. Fatih, Furkan, Ferit yani- Özlem ve Feride şok içinde bize bakıyodu.

Kadın -sen ne tatlı kızsın böyle dedi bütün sevecenliyiyle. Tatlı? Ben? Sonra devam etti -adın ne? diye sordu tebessüm ederek "Burcu" dedim sesli bir şekilde.

Duyuyordu kadın nede olsa. O ellerini kullansa yeterdi bence. Sadece bildiğimi bilmesi için konuşmuştum.

Fatih isyan edercesine "Ay siz ne konuşuyosunuz ya?" diye sordu kollarını iki yana isyanla açarken.

"Ay ne bağırıyon be sağırmı var?" dedim aynı onun gibi sitemle ve kulaklarımı kapatarak.

"Ay Allahım sabır ver" dedi Fatih bana bakarak. Gülümsedim. Gözlerimin içkne bakıyordu yahu. Gerçi gözlerim gülerken yok oluyordu ama hadi neyse.

Kadın bize bakıp gülüyodu. "Anne sende gülmesene ya" dedi Fatih annesine dönerek. Adam isyan etmekten başka bir şey bilmiyordu.

Bende kadına dönerek -Allah size sabr versin iki günde hayatımdan bezdirdi beni bu dedim elerimi kullanarak. Amaç Fatih meraktan kudursun. Sonra Fatihe bakıp sinsice güldüm. Fatih anında "Bayan ukala aklında ne var?"diye sordu dilini dudağında gezdirerek. Hayır ne alaka dikkatim falan dağılmadı.

AŞK TESADÜFLERİ SEVER   Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin