8.bölüm

11 1 0
                                    

korku dolu kabusum yüzünden yatağımdan zıplayarak uyandım. İki,  üç dkk durup kendime geldim. Telefonumu elime almak için uzanınca telefonum çaldı. Ekrana baktığımda ufuk'un aradığını gördüm. Biraz çaldıktan sonra açtım.
-Deniz
-Efendim Ufuk
-Sesin uykulu geliyo
-Evet yeni uyandım
-Umarım ben uyandırmadım
-Hayır şimdi uyandım
Ufuk sanki bir şey demek için aramıştı ama içi , hisleri ona zor geliyodu .Uzun bir sessizlikten sonra
-Bir şey demek için mi aramıştın?
-Evet,Eğer bugün boşsan birlikte bir şeyler yapalım mı?
-Evde kalıp dinlenmeyi düşünüyorum.
-Peki o zaman sana iyi dinlenmeler bi isteğin var mı?
-Teşekkür ederim
-Kendine iyi bak
-Sende
Konuşma bitince telefonumu sessize alıp yastığımın altına fırlattım.Bi süre yataktan çıkmamın ne kadar mantıklı olabileceğini düşündüm. Ne kadarda mantıksız gelsede üzerimdeki yorganı attım ve banyoya elimi yüzümü yıkamaya gitmek için ayağa kalktım. Bi an başım döndü ve olduğum yere oturup kaldım. Gözüm kararmıştı. Ani bir kalkış olmuştu. Kendime gelince kalktım ve koridora çıkıp etrafa göz gezdirdim kimse yok gibiydi. Kimsenin olmamasını umursamadan banyoya girdim .
Elimi yüzümü yıkarken aynadaki yansımam benim ne yaşadığımı ve ne yaşıyor olduğumu anlatıyordu. Bu halim pek hoşuma gitmemişti.Yüzümü yıkadıktan sonra mutfağın yolunu aldım çünkü karnım açtı akşam yemeği yememiştim. Gittiğimde masa hazırdı oturup hızlı bir kahvaltı ettikten sonra odama çıktım.

Yapacak bir şeyler ,kafamı dağıtacak şeyler arıyordum. Telefonumu kurcalamaktan başka yapabileceğim bir şey yoktu şuan. Aklıma bi anda Ufuk geldi.  Acaba bugün reddettiğim buluşma konusunda bir şans daha verebilir miydi? Çünkü o beni gerçekten rahatlatıyordu.

Kafamdaki tüm düşünceleri atarak. Ufuk'u aradım. Telefonu açtı;
-Efendim Deniz
-Bu aralar yeterince dinlendim bence biraz kafamı dağıtsam iyi olucak buluşalım mı eğer müsaitsen?
Ufukta dünden hazırmışçasına
-Tabi nerde ne zaman?
-İlk tanıştığımız yerde buluşalım, 1 saat sonra orda olurum.
-Tamam o zaman görüşürüz.
-Görüşürüz.

Telefonu kapatıp hemen ne giyeceğimi düşünmeye başlamıştım. Aynı zamandada kıyafetlerimi karıştırıyordum. Hava soğuktu ona göre giyinmem lazım. Bende kot pantolon üzerime güzel bir beyaz kazak giyip saçlarımı tarayıp o tatlı kıvırcıkların belli olması için biraz uğraştıktan sonra telefonumu alıp beyaz konverslerimide geçirip evden çıktım.

1 saat sonra ilk tanıştığımız yere geldim. Etrafta gözükmüyordu. Bende ilk konuştuğumuz o banka oturup etrafı izlemeye koyuldum.

Arkadan Deniz diye seslenen bir sesle irkildim ve arkama döndüm Ufuktu.
Niye bu çocuk hep böyle gelip beni korkuturdu ki . Hoşgeldin diyip oturması için kaydım. Oda "hoşbuldum ,bekletmedim umarım."diyerek yanıma oturdu.
"yo bekletmedin yeni geldim bende."Dedim beklediğim 15 dkyı umursamayarak.
- e anlatsana deniz daha iyi misin?
- elimden geldiğince işte.
- zamanla düzelicek her şey sen rahat ol.
- umarım öyle olur.
Konuşma bi anda sessizliği aldı.
Kafamı kaldırıp ne yaptığına bakmak istedim. Ona doğru döndüğümde uzaklarda bir yerlere bakıyodu düşünceli bir şekilde.
- Ne düşünüyosun Ufuk?
- Hiç dalmışım öyle.
- Peki.
Bidaha ona dönüp baktım. Onu incelemeye başladım çünkü buna hiç fırsatım olmamıştı. Yüzü kusursuzdu , Allah var yakışıklı çocuktu. Bakımlı, kendine bakan biriydi,  giyinişide tam yanıma yakışıcak tarzdaydı. Ne diyorum ben ya ??? yavaş ol deniz !! Sevgilisi olma ihtimali %10000'di. Olmasa bile bence arkadaş olarak görüyodu beni. Aklımdaki düşünceleri bi kenara itip o sormak istediğim soru için hazırlanıyorken.
- Deniz bir şey sorucam?
Dedi ve ağzıma tıktı lafı bende ne soracağını merak edip;
- Evet seni dinliyorum.dedim
- Sevgilin var mı??
Diyince bi anda duraksadım. Bu çocuk benim aklımımı okuyo napıyo gibisinden onun görmeyeceği boş bi alana bakış attım.
- Yok , senin?
- Var.
Ulan sevgilin varsa burda ne işin var.
- Ne güzel.
- Pek değil aslında.
- Neden?
- Ne biliyim beni sevdiğinden şüpheliyim.
- Sen onu seviyo musun??
Sonuçta benim için bu önemliydi. Bana noluyo ya aşık filan mı oldum. Zannetmiyorum.
- Seviyo..dum
- dum?
- Yani hal ve hareketleri kendinden soğuttu açıkcası.
- Ne yaptı ki?
- İlk günler iyiyken şimdi bana bi soğuk davranıyor. Sanki bir şey yapmışım gibi ona asla bir şey yaptığımı düşünmüyorum o ayrı konu ama bana böyle davranması bu ilişkinin bitişine az kaldığını gösteriyor.
  - Takma ya.
Başka ne diyim şimdi ben ki. Şurda bağırıp kalk git sevgilin varsa ona anlat bana niye anlatıyosun diyesim var.  Sanki sevgilisiydim  ne bu şiddet bu celal ya kendine gel diyip kendime geldim.
- Bizim tanışalı kaç gün oldu?
Dedi ufuk, eliyle ikimizi göstererek.
- 1 hafta filan olmuştur.
- 1 haftalık olmana rağman sen daha yakınsın bana. O bana artık yabancı gibi geliyo.  Konuşasım bile gelmiyo.

Şimdi ikimizi neden kıyasladı ki durduk yere?? Onu dinlemeye devam ettim.

- Ayrıl o zaman.
- Zamanı bekliyorum.
- Tabi , her şeyin bi zamanı var.

Dedikten sonra telefonumun çalmasıyla titredim.
Hemen çıkartıp baktım. Bizimkilerden biriydi merak etmiş olmalılardı.  Bunlarında işi yok beni merak ediyolar. Biraz durduktan sonra 'bi dkk'diyerek telefonu açtım.

- Efendim
- Napıyosun Denizcim?
- Sahildeyim.
- Ne zaman geliceksin?
-Şimdi gelirim.
-Tamam o zaman geç olmadan gel, telefonun açık olsun.
- tamam.
Diyip kapattım telefonu.

Ufuk'a dönüp 'bizimkiler merak etmiş ben gideyim' dedim.
-Peki yine buluşuruz sorun değil.
-Aynen.
-Kendine iyi bak hoşçakal.
-Sende kendine iyi bak.
Dedikten sonra evin yolunu tuttum.
  

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Jul 03, 2016 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

KİMSİN SEN(tln)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin