Özel Bölüm

7.9K 368 108
                                    

Uzun bir süreden sonra özel bölümle karşınızdayım. Bu bölüm okura özel yazılmıştır. Kitapta olmayacak. Bölüm sonundaki kitap duyurusunu okumadan geçmeyin :)

Kağan'ın gözünden,

Tüm vücudum külçe gibi ağır olmasına ve korkunç baş ağrıma rağmen içimdeki tatlı heyecan midemde kelebekler uçuşmasına sebebiyet veriyordu. Ancak kelebekler mideme çok baskı yapıyor olmalılardı ki biraz mide bulantım vardı.

Öykü kozasından yeni çıkmış masum bir kelebek gibi ellerinde çiçekler üzerinde zarif bir gelinlikle beni mihrapta bekliyordu. Onu ilk gördüğüm anda bana döndü ve sevgi dolu gözlerle bana baktı. Yanına gelmemi istiyordu. Davetlilerin arasından hızlıca girdim. Bir anda aşk dolu gözleri şaşkınlıkla büyümeye başladı. Gözü alt taraflarımda bir şeylere takılmıştı. Korkuyla çevreme baktım. Küçük çocuklar parmaklarıyla beni gösteriyor davetlilerden kimi gülüyor kimi şaşkınlık nidaları atıyordu.

Üstüme başıma baktığımda ne olduğunu acıyla fark ettim. Daha doğrusu ne olmadığını. Damatlığımın pantolonunu giymeyi unutmuştum. Hem de altımda hello kittyli boxerım vardı!

Gözümü açtığımda kalbim ağzımda atıyordu. Yastık ağzımdan akan sıvılar sayesinde sırılsıklam olmuştu. Başımdaki ağrı zonklamaya dönüşmüş midemdeki bulantıya yangı eklenmişti. Ve vücudumu hiç hareket ettiremeyecek kadar ağırlaşmıştım. Çünkü üstümde ağır bir şey vardı.

Var gücümle yatakta vücudumu sallayıp üstümdekini devirince üstümdekinin an itibariyle yataktan yere yuvarlanan bir insan olduğunu anladım. Yavaş hareketler ve çizgi halini almış gözlerle şaşkın bakışlarım arasında doğruldu. Yatakta çömelmeyle emekleme arası enteresan bir pozisyonda duruyordum.

"Tolga!"

Ama o bu feryadıma uzun bir of çekerek karşılık verdi. Şaşkınlıktan sesimin tonu değişmişti.

"Üstümde ne işin vardı?"

Sanki kafası yerinden kopacakmış gibi başını ellerinin arasına alıp sabitledi.

"Dün yatacak başka yer bulamayıp buraya uzanmış olmalıyım. Senin varlığını fark etmemişim demek ki."

"Yattığın yerde bir insan olduğunu nasıl fark etmezsin?" diye feryadıma devam ettim ancak sorduğum soru aslında gereksizdi. Çünkü ben de üstüme yatıldığını hissetmemiştim sonuçta.

"Boş ver! Dün geceki bekarlığa veda partisi unutulmazdı."

Şaşkınlıktan içinde bulunduğum garip pozisyondan kafası üstü yere yuvarlanacaktım. Ne ara bekarlığa veda partisi vermiştik? Daha düğün tarihini belirlememiştik. Daha nişanlanmamıştık bile!

En son Samet'in direktifiyle Yeliz'in nerelere gittiğini araştırırken onun peşine takılmış, deli bir falcının evine gitmiş ve ona bir tel saçımı verirken bir günde olsa mürüvvetimi görmeyi dilemiştim. Ama bu gerçek olamazdı değil mi? Rüya olmalıydı. Ama daha az önce rüya görmüştüm. Rüya içinde rüya mıydı?

"Dostum damat tıraşı adı altında o kıllı suratını dımdızlak bırakacaklar biliyorsun değil mi?" derken ben onun seyrek sakallarını ve omuzlarına dökülen saçlarını inceliyordum. Elimi sakallarıma götürdüm. Ve tutup çekince gözümün önüne kadar getirebileceğim kadar uzadığını fark ettim. Ne ara bu kadar uzamıştı?

Koşarak banyoya girdim. Aynaya baktığımda gördüğüm kişi kesinlikle ben değildim.

Saçlarımda birkaç beyaz tel çıktığı doğruydu ancak şu an saçlarım resmen griye dönmüştü. Ayrıca saçımın seyrekleşen kısmı çok daha beter durumdaydı. Muhtemelen bunu kısmen saklamak için saçımı kısa kestirmiştim ancak parlayan yerler kendini ele veriyordu. Ayrıca yüzümde bir gariplik vardı. Resmen şişmişti. Tişörtümü yukarıya doğru sıvayıp göbeğime baktım. Eskisinin beş katına çıkmıştı. Görünürde başka fazlalık yoktu. Ergenliğimdeki kadar cılız olmadığım kesindi ancak son halimden en az on kilo almış gibiydim. Hınçla arkamda dolanmakta olan Tolga'ya döndüm.

Tekrar Ergen Olsam?Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin