Osmanlı Devleti 2:KÖSEM

Osmanlı Devleti 2:KÖSEM (29.Bölüm) "Aşk-ı Derun"

Sultan ahmet :mehmet paşa seni bu görevde yetersiz bulduğum için görevden azlediyorum yerine halil paşayı tayin ediyorum.
Mehmet paşa:bilmeden bir kusur mu işledim?
Sultan ahmet :Hayır sadakatinden endişem yok lakin bu görev için yeteri olgunlukla degilsin,Halil paşa hayırlara vesile ola...
Halil paşa:bana dünyaları bahsettiniz umarım iyi bir serdarınız olurum.
Sultan ahmet:Zülfikar bana mustafaya getirin camii açılışını yapacam.
Zülfikar :şehzade  hazretleri hünkarımız cami açılışında sizi görmek istiyor.
Şehzade Mustafa:tuzak bu öldürecekler beni validem!
Halime sultan:merahketme aslanım korkma git ve sahibi olacağın tahrik ve kullarını gör onlarda seni görsün aslanım!
Halk ve asker:padişahım çok yaşa allah seni başımızdan eksik etmesin!
Müftü:besmele ile başlar ve dua okur.
Halkla beraber cuma namazı kılınır.

Sultan ahmet :odasına midesine ağrı girer ve bayılır.
Zülfikar:sesi duyar ve içeri girer Hünkarım ağalar hekim çağırın!
Sultan ahmet :ilaçlar bir fayda etmiyor ağrım artıyor.
Hekimbaşı :tehsiri güçlü bir ilaçtır bu geçirmesi gerek.
Sultan ahmet :kösemim bilmesin!

Halime sultan:ilacını niye içmiyorsun?
Şehzade Mustafa :içiyorum ben
Halime sultan :niye üzüyorsun beni?
Şehzade Mustafa :ben sizi üzmek istemem.
Halime sultan :o zaman inat etmeyi bırak ve ilaçlarını alacaksın sözümden çıkmaki seni koruyabileyim.
Pinhan:sular ısınıyor Şehzadem,validenizin sizi koruması imkansız,Şehzadem ilk fırsatta kaçmalıyız.kadırganız Şehzadem sizi almak için gelecek.
Şehzade Mustafa ağalara masamı toplayın der ve hepsinin başını duvara vuran ve kaçar.
Şehzade Mustafa çatıya çıkar.
Pinhan:hadi Şehzadem bir adım atın sorma hürsünüz...

Hacı ağa :Hünkarım rahatsız ediyorum ama önemli bir konu
Sultan ahmet :söyle hacı ağa
Hacı ağa:Hünkarım,Şehzade Mustafayı çatıda bulduk.
Sultan ahmet :çatıda mı?
Hacı ağa :evet Hünkarım kendine zarar vermesinden korktuk,durumu pek iyide görünmüyordu  ve nereye götüreceğimizi bilemedik ve bizde buraya getirdik...
Sultan ahmet:gelsin
Hacı ağa :ağalar
Şehzade Mustafa :bırak donanmam bekliyor bırak bırak bırak
Sultan ahmetin odasının kapısı kapatılır.
Şehzade Mustafa :neden getirdiniz beni buraya aç kapıyı gidecem kurtulacam bu saraydan
Sultan ahmet :Mustafam kendine gel
Şehzade Mustafa :bırak gidecem donanmam bekliyor bırak gidecem.
Sultan ahmet :kendine gel
Şehzade Mustafa :bırak bırak gidecem dedim donanmam bekliyor.
Ve sultan ahmet tokat atar.

Sultan ahmet :Mustafam
Şehzade Mustafa :abi yardım et bana!
Şehzade Mustafa ağlamaya başlar.
Sultan ahmet :geçti kardeşim.

Sultan ahmet :kardeşim benim be oldu sana böyle?
Şehzade Mustafa :korkuyorum abi yine cellatları göndermenden korkuyorum.
Sultan ahmet :Mustafam söz verdim ben sana,kıymıyacam dedim.
Şehzade Mustafa :sözün bir hükmü yok abi ben uyuyamıyorum geceleri gölgeler görüyorum,sesler işitiyorum her gece beni öldürmeye geliyorlar ve yine gelecekler o yüzden bırak abi beni gideyim ben,ne olur gideyim..
Sultan ahmet :affet beni kardeşim ben naptım sana ben napmışım sana...
İki kardeş sarılarak ağlarlar.

Sultan ahmetin gece yatağına ağrı girer ve ağalar hekim çağırır ahmet o sırada kan kusar ve hekimler bayıltmak zorunda kalır!
Kösem :durumu nedir Hekimbaşı nasıl bu hale geldi?
Hekimbaşı :midenin durumu sandığımızdan daha kötü hastalık ilerlemiş en fazla 1-2 hafta dayanır.

Kösem dua etmeye başlar;
Kösem:Allahım beni ateşimden ayırma.. Karanlığın içinde biçare bırakma biz ki onun canından bir bahçemiz can bahçemizi,can evimizi yıkma.Her bir çiçeğimizi tazeleştir,yemyeşil et..gül yüzleri soldurma.. Bu bağa, bahçeye acı..onları perişan etme.sana gönüllerini vermiş gamlı,kaderli aşıkların pek çoktur başın hakkı için şu zavallı,gamlı gönlüme dokunma..
Ey benim gamıma,kaderime ortak olan!Ey varlığımın bütün zerrelerine sevgi ateşi salan!
Dünya sensiz tozdur,topraktır..
Ey güzel allahım! Onları düşmanlardan esirge sonsuz kudretinle kuşat hainleri kör et neşelendirme bizi karanlığa düşürme allahım bize acı merhamet et...