I Don't Care How You Feel ☎ Bieber

11.☎

"Diana, tatlım yemeğine dokunmamışsın." Diana annesinin sesi ile daldığı düşüncelerden çıktı. Annesi bir ona birde önünde çatal bile batırılmamış buta bakıyoru.

"Anne gerçekten güzel olduğuna eminim. Ama yemek istemiyorum." Özür dileyen bakışlarını iletip masadan kalktı.

"Peki. Onu ayıralım. Sonra yersin." Diana annesini onaylayıp tabağı mutfağa götürmek için eline aldığında kulakları istemsizce anahaber bültenindeki kır saçlı adamın söylediklerine takılmıştı.

"Ünlü şarkıcı Justin Bieber dün gece geç saatlerde evinde baygın halde bulundu. Yirmi iki yaşındaki sanatçının, herhangi bir saldırıya uğramadığı, intihar ettiği açıklandı. Fazla miktarda hap alımı ile kalp krizi geçiren sanatçıya ilk müdahale evinde yapıldı. Doktoru Bay Milant yirmi dört saat içinde uyanmazsa, genç şarkıcıyı kaybedebileceğimizi açıkladı. Tüm dualar seninle Justin."

Diana şaşkınlıkla ekrana bakarken yeniden annesinin sesini duydu. "Herşeye sahip bir insan. Yeni nesil çocuklar neden doymazlar."

Kafasında şimdi ağır şimşekler çakmaya başlamıştı. İçinden sadece Justin Justin Justin diye düşünebilmişti Diana. Ve şimşeklerin ardında beyninde cümleler yankılanıyordu.

"Ne olduğunu bilmediğim birkaç hap içtim."

"Midem bulanıyor."

"Kafamı yerden kaldıramıyorum ve sanırım artık gözlerimi açık tutamayacağım."

"Beni hatırla Diana."

Tabağı sertçe masaya bırakırken hızla odasına koştu.

"Diana ne oluyor?!" Annesinin arkasından bağırışını umursayacak durumda hissetmiyordu. Şuan ne hissedeceginden dahi emin değildi. Belkide sadece bir tesadüftü. Konuştuğu kişinin o olma ihtimali imkansızdı. Olsa bile o kadar insan içinde kendi telefonun çalma ihtimali kaçtı? Ve daha doğrusu buraya neden gelmişti ki? Onun numarasını bilmiyordu.

Yatağa oturup başını ellerinin arasına aldı. İki kişiliğide tanımıyordu. Ne kendisini rahatsız edip duran Justin'i. Nede televizyonda ünlü şarkıcı diye geçen Justin'i. İkisi de ilgi alanına girmiyordu. Ama Tanrı aşkına! Bu çok garip bir histi.

Gözleri istemsizce dolarken birkaç sıcak damla yanaklarındaki yerini almıştı bile. Şuan belki ekrandaki şarkıcı olan onu ilgilendirmiyordu ama geceleri uykusunu bölüp kendisiyle konuşmak için çaba sarfeden Justin'e birşey olsun istemiyordu. Onun sorunları vardı ve belkide istediği sevgiyi görememişti. O annesini kaybetmişti ve belkide kendisinin sandığından daha çaresizdi. Ama Justin Bieber'ın arkasından ağlayacak milyonlarca insan vardı. Acınası bir insan değildi.

Ya da belkide hiç birşey göründüğü gibi değildi.

Çünkü hayattaki en kötü şeyler bizi ücretsiz bulurdu.

Yini bilim ittim

Neyse

Diğer JBF'm Dreamcatcher'a da bir bakınız

Bakmazsanız napim sjsjsk