Çığlık, çığlık ve bir kez daha çığlık...
Üstüme gelmeye başlayınca hıçkırarak ağlamaya başladım. Hem deli gibi çığlık atıyor, hem de hıçkırarak ağlıyordum. Ahh! Deli gibi demiştim demi yanlış söylemişim gibisi fazla... Hala üstüme geldiğini gördüğümde haykırarak bağırdım."Hayır!"
Hızla yataktan kalkıp ondan uzağa gitmeye çalıştım. Sahi nereye gidebilirdim ki. Bir odanın içinde nereye saklanabilirdim ki. Son çare ondan en uzak köşe olan kapının arkasına çöktüm. Bana baktı ve sırıttı.
"Benden kaçamıycaksın. Ben senin lanetinim. Seni asla bırakmıycam. Her zaman korkulu rüyanım. Hadi güzelim kaçma gel şimdi yanıma. Gel yanıma hadi. Hadi güze-"
"Kes sesini bana bir daha sakın o kelimeyi kullanma. Senden nefret ediyorum Allahın belası çık odamdan. Bari beni burda rahat bırak."
Dedim bağırarak. Nasıl olsa az sonra doktorlarım gelirdi sesime. Ahh hadi Masal. Hadi kızım o sadece bir hayal. Kendimi inandırmak için gözlerimi yumdum.
"Sen bir hayalsin ve gözlerimi açınca yok olucaksın... "
Deyip gözlerimi açtım. Gerçekten yoktu. O gitmişti. Tam kapının arkasından kalkarken biri kapıyı açtı. Ve kafamı kapıya vurdum. Yere düştüğümü hissettim. Gerçekten kafam acıyordu. Ah biri bana sesleniyordu. Bu kesinlikle doktorumdu.
"Hey kız! Bak numara yapma. Bilerek çarpmadım deli gibi bağırınca. Gibi fazlada neyse işte aç lan artık gözünü..."
Ama bir dakika bu erkek sesini tanımıyorum. Ayrıca benim doktorum kadın. Bu kim ya? Gözlerimi zorladım sesin sahibini görmek için fakat açılmıyordu. Sesi bir kadife gibiydi. Sanki konuşması bir tahta masa, sesi bir kadife masa örtüsü. Gözlerimi zorlamaya devam ettim ama açılmadı. Yanımdaki adam yeni doktor olabilirmiydi? Yada yeni bir hasta? Ahh hadi ama hangi hastanın sesi bu kadar güzel olur ki? Gözlerimi zorlamayı bıraktım çünkü acımaya başladı. Yanımdaki adam yada oğlan işte her neyse ondan ses gelmeyince gitti zannettim. Fakat bir anda havalanınca gitmediğini anladım. Ahh bu koku ne kadarda farklı bir kokuydu böyle jelibon gibi. Hey sert göğsüne kafam değince kokusunu almıştım bana sapık demeyin. Bu düşünceleri kafamdan attım. Galiba beni yatağıma bırakıcaktı. Evet tahminlerim doğru çıktı. Beni yatağıma bıraktı ve hiç bir şey demeden benden uzaklaştı. Bunu ayak seslerinden anlayabiliyordum. Ben tam doktorum olan uyuz kadın nerde diyecekken içeriye biri girdi bunu çarpan kapı sesinden anladım.
"Masal. İyi misin? Neden bağırdın? Hey sen Deniz misin nesin naptın kıza? Neden odasındasın? "
Doktorum art arda sorular sorarken adının Deniz olduğunu öğrendiğim adam yada oğlan onu susturup cevap verdi.
"Bakın ben yeni geldim biliyorsunuz ve biraz burasının nasıl bir yer olduğunu merak ettim. Ufak bir gezintiye çıkmıştım fakat bu kızın bağırdığını duydum odasınada o yüzden girdim. Zaten şimdi çıkıcaktım."
Dedi ve ayak sesleri gittikçe uzaklaştı. O sırada doktorum
"Dur ona ne oldu? "
Dedi. Denizde açıklama yaptı:
"Kapının arkasındaymış ben kapıyı açınca kafasını vurdu kapıya ve bayıldı. İsteyerek olmadı. "
Dedikten sonra doktorum ona git dedi. Doktorumun ismi fatma doktor diyip duruyorumda. Anlayın siz işte deli olunca unutabiliyor insan bazı detayları. Fatma beni uyandırmaya çalıştı fakat ben gözlerimi açmamak için direndim. Zaten bir yarım saat sonra falan Fatmada gitti. O gittikten biraz sonra gözlerimi açtım ve düşünmeye başladım. Kimdi bu Deniz denen kişi?
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Lanetli Lunapark
Teen Fiction"Belkide biz iki deli dünyanın dönüşünü değiştirebiliriz." "Belkide..." "Sadece hayal et olur mu? Sadece hayal et... " Kaderi asla gülmeyen deli bir kız... ~gökyüzünde gezemeyen bulut~ Ölmek için yaşamayı seçen bir erkek... ~bulutsuz...