O sabah mahalledeki tüm evlerde tatlı bir telaş,bir hazırlık olsa da, önceki gece kemal in atmış olduğu kısa mesaj aklıma takılmıştı;savaş bugün eve gelmedi telefonunu kac defa aradiysa da açan olmamış. O gün bende birkaç defa ulaşmaya çalıştım ama başaramadım. Mahallenin yaslilarina yardım, eve hizmet derken zaten pek de üstüne düşerek arama şansım olmamıştı. Arife gününü yoğunluk, yorgunluk içinde tamamladim.
Bayram sabahı da mahallenin tüm genci, yaşlısı toplanıp bayram namazına gittik. Bizim mahallede bayram o televizyonlarda gösterildiği gibi ya da büyük, yüksek binalarda değişen bayramlar gibi olmadı hiçbir zaman. Büyükler evlerinde bekler.küçükler el öpmeye, şeker toplamaya giderdi.
Bayramın üçüncü günü olmasına rağmen hala savastan ses yoktu. Telefonundan da hala kendisine ulasilamiyordu. Mahalleye sonradan gelmiş olmasına rağmen az çok tanımıştım onu. Böyle birşey yapmazdı.Bayram bitmeli çok olmuş günler haftalar geçmişti. Ne bir iz bulabilmistik ona dair ne de Esini teselli edecek bir yalan kalmıştı elimizde. Bir pazartesi sabahı elinde bir kağıt parçasıyla ağlaya ağlaya yanıma geldi Esin....
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Canın Sağolsun
RomanceHerkesin bir yarası vardır ama bazılarının ki daha belirgindir Bir umutla bekledigim en güzel yarınsın