0.2

4 0 0
                                    

Multi: Yağmur ve giydiği kazak.

Omzumda hissettiğim baskı ile gözlerimi araladım. Beni uyandıran muavine en kötü bakışlarımdan yollayıp ayaklandım. Gelmiş olmalıydık. Üst raftan sırt çantamı aldım . Otogarın çıkışına doğru ilerlerken insanları telaşlarına gözlerimi devirdim. Sanki tabakhaneye pilav yetiştiriyorsunuz sabahın köründe ne bu acele yahu ? Hava serindi sonuçta eylül ayıydı . Kapının önünde bekleyen taksilerden en yakın olanına atlayıp kolejin ismini verdim.

Artık nasıl bir şanssızlık ise bendeki taksici amca Azer Bülbül 'cü çıkmıştı yani . Saat 10 da Azer Bülbül ile yarım saat geçirmiştim. Adama laf ta söylenmiyordu. Çakacam suratına bir tane . Saat 11'e doğru koleje varmıştık çok şükür . Parayı ödeyip taksiden indim. Daha okulun başlamasına iki gün olmasına rağmen okul formalı öğrenci kaynıyordu. Tek kaşımı kaldırarak baktım. Sonra gözlerimi devirdim kolejler ve onların ' Okul erken başlamalı ' mantıkları

Bahçeden içeri girince direk dikkat çekmiştim . Çünkü okul hiç de resimdeki gibi değildi . Yani okul öyleydi de öğrenciler değildi . Kızların çoğu bir karış etek giymişti . Okul eteği bu muydu yani ? Pardon etek dedim. Don diyecektim . Bu daha uygun olurdu.

Okul bahçesinde sigara içen bir çok kişi takılmıştı gözüme .Sırıttım demek içebilecektim . Lise sondum ve üniversiteyi İzmirde güzel bir yerde okumak istiyordum . Bu yüzden gerekliydi kolej . Okul binasına doğru ilerledim . Oww bu binanın içi de dışı kadar güzeldi. Omuzuma çarpan bir kız ve onun ciyaklaması ile o tarafa döndüm. Elindeki bardağı görünce üstüme döküldüğünü anlamıştım. Gözlerimi kısıp kıza baktım ve kollarımı göğsümde birleştirdim.

'' Ne bakıyorsun be ? Hem suçlu hem de dövecekmiş gibi bakıyor ? Hem suçlu hem güçlü özür dile hemen ! '' Söylediği sözler üzerine şoka girmiştim ama duvarlarım sağ olsun . Tek kaşımı kaldırdım . Ayağımla ritim tutmaya başladım.

'' Hala bakıyor ..1.. Özür dile be ..2.. '' Elindeki karton bardağı suratıma fırlatması son olmuştu. Bardağı fırlattığı eli tuttum ve sıkmaya başladım. Kızın ciyaklaması ile yüzümü buruşturdum . '' Özür mü diliyordun duyamadım ? '' Daha da sıktım kolunu . '' Bırak . Ahh! - sıkışımı olabilecekmiş gibi daha da sertleştirdim - '' suratına doğru tıslarcasına '' Duyamadım '' diye bağırdım. '' Ö.Özür Dil.Dilerim '' elini tiksinircesine bıraktım ve ona bir kez daha bakmadan ilerlemeye başladım. Daha okula başlamadan maskara olmuştum. Harika (!) .

Müdür beyciğimizin odasına geldiğimde kapıyı çalıp içeri girdim. Bu nasıl müdür be ? Bir kere keltoş değil . " Burslu olarak kazandım ve kayıt için geldim " dedim konuyu uzatmadan. Şaşırmışa benziyordu. Herhalde yeni mezun falan olmuştu. " A evet adın ? " boğazımın kuruduğunu hissettiğimden yutkundum. " Yağmur Karahan " bilgisayara bir şeyler yazdı ve şaşırarak bana döndü . " %100 ha ? Tebrik ederim "
Oyş yawrum sen gülme.
Abaza Yağmur kendini göstermişti. Hemen toparlandım. " Evet ? " Gülümsedim . " Hm.. Sınıfım ?? " sınıfımı sorunca sanki yeni idrak ediyormuşçasına silkelendi. "A evet unutmuşum . 12/D . Ders programını e postana yollamıştık ? Ama istersen çıktı verebilirim. " Ah gerçekten mi ? bu külüstür telefonla o e postaya bakamayacağımı bildiğimden kafamı onaylarcasına salladım . " İyi olur aslında "Gülümsedi " Peki " Sonra makinenin iğrenç sesini duydum ve ardından içinden çıkan sıcak kağıdı aldım. Gülümseyerek teşşekkür ettim ve okul çıkışına yöneldim.
Fazla mı gülümsemiştim ? Neyse zaten okulda bu gün karşılaştığım gibi kızlar varsa müdür beyciğimle bayağı bir görüşecektik.

Okuldan çıkınca saate baktım . Saat 12 ye geliyordu. Emlakçıları gezmem lazımdı. İlk olarak taksiyle gelirken gözüme kestirdiğim bir emlakçıya doğru yürümeye başladım. Yol üstündeki bir gazete bayisinden bir kaç tane gazete aldım. Burada da evler vardı.

-----------------------------
Ayaklarıma derman kalmamıştı ama sonunda dayalı döşeli okula yakın bir daire bulabilmiştim. Adama direk 2 aylık kirayı vermiştim. Bu iki ayda da güzel bir iş bulabilirdim. Okuldan arta kalan zamanımda çalışırdım. Bavulumu evdeki küçük dolaba yerleştirmiştim .
Evde bulunan küçük ama tertemiz olan banyoya geçtim ve ılık suyun vücudumu rahatlatmasına izin verdim.
uzun bir banyonun ardından üstüme siyah kot pantolonumu ve beyaz uzun kollu kazağımı geçirdim. Onların üstünede siyah şişme montumu .Son olarak siyah eskimiş botlarımı giydiğimde hazırdım. Paramı , külüstür telefonumu ve evimin anahtarını aldım. Saat 3 tü iş bulmam gerekiyordu ve ayrıca formalarımı almalıydım . İnşallah çok pahallı değildir ya. Aşağıya iner inmez ayaklarım üşümeye başladı . Ayakkabım mı delikti ?
LANET OLSUN.
Sinirim bozulmuştu. Evimin hemen karşısındaki ayakkabıcıya girdim. Formama uygun gördüğüm siyah converse ve siyah yarım bir bot aldım. İyiki çok pallı değillerdi. Converse leri poşete koydum ve botları ayağıma geçirdim. Eskileri ise attım. Şimdi kendimi daha özgüvenli hissediyordum.
Evimin yakınlarındaki Bir kafeye girdim .
Vee işe alındım tabiki de . Oradan hemen çıkıp okulun eşyalarını bulabileceğim bir mağazaya girdim. " Buyurun nasıl yardımcı olabilirim " Yanıma gelen kadına gülümsedim. " Atahan Koleji forması bakacağım ? " Kadın gülümsedi. " Buyrun bu taraftan " önümden ilerleyen kadını takip ettim. Bizim okulun formalarının olduğu rafın önüne geldiğinde dönüp beni süzdü. Sonra elime formaları tutuşturup beni kabinlere itekledi. Formalar tam olmuştu. Bu don pardon etek çok kısaydı dizimin bir buçuk karış üstünde bitiyordu.Ah tanrım pantolon falan da yoktu bu soğukta mı cidden ? "Şey bu eteğin daha uzunu yok mu ? " Kadının güldüğünü duymuştum." Etekler standarttır. " ofladım . " Peki" formalarımı çıkarıp kendi kıyafetlerimi giydim. 2000 liradan 900 lira kalmıştı ve az sonra 100 lira daha harcıyacaktım. Ne yani yemeksizlikten öleyim mi ?
-----------------------
Çalan alarma uyandım. Kalkıp hemen banyoya geçtim. Yarım saat bir duş alıp çıktım. Formamın altına siyah muz çoraplarımı üstüne ise siyah okul ceketini geçirdim. Son olarak botumu giydim ve okula doğru yürümeye başladım. Çantam bu gün hafifti çünkü seçmeli dersler mi ne varmış ve ben seçmedim tabiki. Hızımı arttırdım çünkü üşümüştüm.
Okul binasından içeri girdim ve sınıfımı aramaya başladım. En alt katta 1. sınıflar vardı o zaman sınıfım en üst kattaydı. Merdivenlerden çıkmaya başladım . Ne ? Kapalı alan korkum var yani delirmedim.
Son kata geldiğimde nefes nefeseydim. 12/D koridorda ilerlemeye başladım.Sınıfı bulunca içeri girdim ve gözüme kestirdiğim pencere kenarındaki en son sıraya oturdum. Daha ders saatine yarım saat vardı. Yaşasın uykuu !!
Yanımda hissettiğim hareketlenmeyle gözlerimi açtım. Yanıma bir çocuk oturmuştu. " Buyur ? " çocuk irkilmişti herhalde uyandığımı görmemişti. Gülümsedi. " Sırama oturmuştun ve tek boş yer benim yanım "Diyip muzipçe sırıttı. Hm gibi bir ses çıkarıp sıradan kalktım.
Ön sırada oturan bir kızı nazikçe (!) yerinden kaldırdım ve oraya oturdum ona da arka sırayı işaret ettim . Kız zaten sırada oturan çocuğu görünce koşa koşa gitti.
B

ende önüme dönüp hocamızı beklemeye başladım.

AŞKIN EN KOYU HALİHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin