3. Bölüm ~Rüzgar

325 95 30
                                    

* İyi Okumalar *

- Rüzgar'dan -

Okulun çıkış zilinin çalmasıyla 'oh be' Diye iç çektim. Ayça'nın çıkmasını bekliyordum. Zaten bugün oldukça kırıcı davranmıştım. Beni o halde yakından görmesini hiç istemezdim. Ve neredeyse bugün onu hiç görmediğimden, özür dileme fırsatım olmamıştı. Özür dilemek ve biraz daha olsa onun o güzel yüzünü görebilmek için harika bir fırsattı. Çağatayda yanımda, benle birlikte Gökçeyi bekliyordu. Arabamın üzerine yaslandık ve beklemeye devam ettik.

Daha fazla dayanamayarak, Çağatay'a döndüm ve; "Nerde kaldı lan bunlar?" Diye sordum.

"Oğlum kız milleti değil mi, uyuşuk uyuşuk geliyorlardır." Diye cevapladı rahat bir ifadeyle.

Çağatay'ın "Al işte geldiler." Demesiyle bakışlarımı okulun kapısına çevirdim.

Bugün de yine çok güzel görünüyordu. Sarı uzun hafif dalgalı saçlarını salık bırakmış, üzerine su yeşili geniş bir bluz ve uzun ince bacaklarını öne çıkaran kısa bir şort giymişti. Bu kadar kısa giyinmek zorunda mıydı? Açık giyinmesi beni sinirlendirsede, diğer kızların aksine bana hiç itici gelmiyordu. Kesinlikle ondan etkileniyordum. Sakin, kibar tavırları beni kendine daha çok çekiyordu. Bense kendimi ondan daha da fazla uzaklaştırmaya çalışıyordum. Bazen kendimi ne kadar çok tutamasamda...

Ona baktığımı farketmiş olucak ki, şaşkın şaşkın bana bakıyordu. Bu haline gerçekten bayılıyordum. 'Böyle şaşkın şaşkın bakarken ne kadar tatlı göründüğünün farkında mı acaba?' Diye içimden geçirmeden edemiyorum. Hayır hayır kesinlikle farkında değildi.

Çağatay'a döndüğümde onunda pür dikkat Gökçeyi izlediğini fark ettim. O da kesinlikle bu kızdan etkileniyordu. Adını bilmediğimiz bu duygular içinde saatlerce onları izleyebilirdik sanırım...

Sarılıp, ayrılıcaklardı ki aralarında bir şeyler konuştukdan sonra beraber yürümeye başladılar.

Çağatay da merak etmiş gibi görünüyordu. Bana döndü ve "Bunlar nereye gidiyorlar böyle?" Dedi meraklı bir ifadeyle.

Ne yalan söyliyim bende çok merak etmiştim. "Araba burada kalsın, yürü bizde gidiyoruz." Diye cevap verdim kesin bir sesle.

Arabamı kilitledim ve onların peşinden yürümeye başladık.

- Ayça'dan -

Bu bakışlardan kaçmak istercesine koşar adımlarla eve doğru ilerlemeye başladık. Onlar gerçekten tehlikeli bir ikiliydi. Ne kadar Rüzgar'dan etkilensemde bu gerçeği hiçbir şey değiştiremezdi. Aklım bir sürü soru işaretleriyle doluydu. Gökçeyle birbirimize hiçbir şey demeden, sadece oradan uzaklaşmaya çalışıyorduk.

Biraz ilerleyip, sokağın başına geldiğimizde, hala bize bakıp bakmadıklarını kontrol etmek için omuzumun üstünden geriye doğru baktım. Ve dudaklarım şaşkınlıkla aralandı. Araba oradaydı. Ama onlar arabanın yanında değillerdi. Hızlı adımlarla arkamızdan geldiklerini görmemle, bir an korkuyla irkildim ve duraksadım.

Gökçe durduğumu görünce bana döndü ve; "Ne duruyorsun, hadi bir an önce gidelim buradan kanka." Bunu söylerken, o da Rüzgar'ın ve Çağatay'ın peşimizden geldiğini görmüştü.

Bir Umut Aşk ( Askıda' )Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin