5. Bölüm ~Ben Sana Asla Zarar Vermek İstemem

310 72 27
                                    

* İyi Okumalar*

Yüzüme vuran güneş ışıklarıyla, bu güzel sabaha gözlerimi açmıştım. Bugün beni ne annem uyandırmıştı, ne de kulağımı tırmalayan o alarm sesim...

Yatağımın içinde kollarımı iki yana açarak, gerneştim. İstemeyerekte olsa kalktım ve doğruca banyoya gittim. Yarım saatlik ılık bir duşun ardından, bornozumu giydim ve odama döndüm. Havluyla saçlarımın ıslaklığını aldım ve taradım. İç çamaşırlarımı giydikten sonra, dolabımın kapaklarını açtım ve karşısına geçtim.

Kısa kot şortumu ve üzerinde 'Ain't No Wifey' yazan bluzumu aldım ve üzerime geçirdim.

Kısa kot şortumu ve üzerinde 'Ain't No Wifey' yazan bluzumu aldım ve üzerime geçirdim

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

( Ayça'nın giydikleri.. 👆 )

Saçlarımı hafif nemli kalıcak şekilde kuruttukdan sonra, kendi halinde salınık bıraktım. Rimelimi ve pembe rujumu sürüp, telefonuma baktıktan sonra saatin erken olduğunu görmemle aşağıya indim.

Annem erkenden kalkmış, kahvaltı hazırlıyordu. Sessizce yanına gittim ve "Günaydın bitanem." Dedim yanaklarından öperek.

"Günaydın kızım." Dedi ve ekledi.

"Senle anne kız güzel bir kahvaltı yaparız diye düşünmüştüm."

"Olur annecim." Dedim ve anneme yardım etmeye başladım.

İki kişi bir olunca kahvaltıyı hemencecik hazırladık. Anne kız balkonda güzel bir kahvaltı yaptıktan sonra, annemden müsade isteyip kalktım ve botlarımı giyip evden çıktım.

Müzik dinleyerek okula yürümeye başladım. Çok geçmeden okula varmıştım. Bugün benim gibi Rüzgar da erkenciydi. Ben okulun kapısından girerken, o da siyah yeni yıkanmış ışıl ışıl parlayan arabasını park ediyordu. Bu konuda kesinlikle çok yetenekliydi. Arabasını bi çırpıda park etmişti.

Sınıfa vardığımda Gökçe dahil kimse henüz gelmiş değildi. Bende sırama geçtim, ders kitaplarımı çıkarttım ve müzik dinlemeye devam ettim. Bu sırada Rüzgar da sınıfa giriyordu. Bakışlarımı ona çevirdim. Beni görünce yüzünde oluşan ufak tebessümü yakalamıştım...

Dün ki oturduğu sıraya geçmişti yine. Yani benim hemen arkama.

"Günaydın Ayça." Dedi bağırarak.

Muhtemelen kulaklıklarla duyabileceğimden şüphe etmişti.

"Günaydın Rüzgar." Dedim. Sesim çok içten ve samimi çıkmıştı. Kendime engel olamamış ve mesefeyi koruyamamıştım.

Ben kendime kızarken, Rüzgar da ön sıraya yani benim yanıma geçip, oturuverdi. Kokusu bir meltem gibi yüzüme çarpmıştı adeta...

"Ne dinliyorsun, bende bakabilirim sanırım." Dedi hafifçe gülümseyerek.

Bu samimi yaklaşımı beni şaşırtmıştı.

"Pinhani-Beni Sen İnandır. Bu şarkıyı gerçekten çok seviyorum, peki ya sen?" Diye sordum gülümseyerek.

Bir Umut Aşk ( Askıda' )Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin