* İyi Okumalar *
Evet ne yazık ki bu Rüzgardı... Artık beni takip ettiğinden, şüphelenmek üzereydim.
"Senin ne işin var burada, yoksa beni mi takip ediyorsun?" Diye sordum, bu sırada garsonun yeni getirdiği içeceğimi yudumluyordum.
"Onu da nereden çıkardın, ben sadece eğlenmeye geldim." Dedi ve elimdeki bardağı aldı.
"O zaman yanımda ne işin var ve sen ne yapıyorsun ya?"
"Ayça yeter artık, daha fazla içmiyorsun." Derken beni elimden tutup, ayağa kaldırdı.
O anda hızlıca ellerimi çektim ve bağırmaya başladım. "Bırak beni Rüzgar, sen bana karışamassın.."
"Bal gibi de karışırım, toparlan hadi evine bırakacağım seni."
Kendini ne sanıyordu ki. Onunla hiç bir yere gitmeyecektim.
Küçük bir kahkaha attım ve "Sen gerçekten komik bir çocuksun.." Dedim.
Alkolün etkisiyle daha fazla ayakta duramıyordum, zorlukla Rüzgar'ın kulağına doğru yaklaştım ve birkaç kelime fısıldadım.
"Ama ben seninle hiçbir yere gelmiyorum canım."
İçimden sessiz bir şekilde kahkahalar atarken, Rüzgar'ın ne tepki göstericeğini de merakla bekliyordum. Belki bağırıp, çağıracaktı, belki de beni zorla eve götürecekti.
Allah'ın odunu sonuçta...
Ama hiç birini yapmamıştı. Gerçekten bunlar Rüzgar'dan beklenmeyen hareketlerdi.
Sakince yanımızda duran koltuğa oturdu ve "Peki, sanırım biraz bekleyebilirim." Dedi.
Bu hareketi karşısında şaşırmamak elde değildi. Bu sırada Gökçe de yanımıza gelmişti. Rüzgar'ı görünce ilk başta biraz o da şaşırmıştı.
"Nerede kaldın Gökçe?" Diye sordum hemen.
"Geldim işte, gidelim mi artık?"
"Olur gidelim, ben Miraç'ı arıyorum o zaman." Dedim ve Miraç'ı arayıp, gelmelerini söyledim.
Geldiklerinde Miraç'ın bir gözü mordu, Deniz'in ise dudağı patlamıştı. Anlaşılan bir kavgaya karışmışlardı.
Endişeyle hemen Miraç'a doğru yaklaşıp, mor gözüne hafifçe dokunduğumda acıyla inledi. Gökçe de Denizle ilgileniyordu. Rüzgar ise bu sırada kaşlarını çatmış, bizi izliyordu.
Miraç, onlara ne olduğunu sormama fırsat vermeden, Rüzgar'ın neden burada olduğunu merak etmiş olucak ki; "Bir sorun mu var Rüzgar?" Diye sordu.
"Hayır ne sorun olabilir ki?" Dedi Rüzgarda kendinden emin bir şekilde.
"Ne bileyim, o halde burada ne işin var?"
Ah Miraç ah... Bir bilse aslında Rüzgar'ın nasıl biri olduğunu, eminim ki böyle bir soru yöneltmezdi.
'Allahım n'olur Rüzgar bir şey yapmasın.' Diye içimden geçirirken, Rüzgar'ın sinirden ellerini sıkıp, yumruk yaptığını görmüştüm.
"Ne işim olduğunu göstermemi gerçekten ister misin?" Diye çıkışmıştı Rüzgar da.
Bu sırada gözlerimi Rüzgar'ın ellerinden ayırmıyordum. Çünkü biliyordum ki Miraç'a zarar vermek isteyecekti.
Tam yumruğunu iyice sıktığı anda, bende ne yapacağımı bilemedim ve Rüzgar'ın elini tutmamla birlikte onu, barın çıkışına doğru sürükledim. Bu hareketi ne o benden bekliyordu, ne ben kendimden.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Bir Umut Aşk ( Askıda' )
ChickLitBir tarafta sarışın uzun saçlı mavi gözlü ılımlı ve çekici güzel bir kız, Bir tarafta esmer siyah saçlı mavi gözlü korkutucu ve soğuk delikanlı bir erkek. Birbirine sırılsıklam aşık ve bir o kadar da bu aşkın farkında olmayan iki genç. Kaderleri on...
