42. İnci Tanesi

47 10 18
                                    

Bir sevdiğim vardı öteden beri
Gülünce gözleri inci tanesi
Ne varoş, şımarık ne de serseri
Gülünce gözleri inci tanesi

Sallanır giderdi bir ceylan gibi
Dağılır giderdim bir hayran gibi
Dalar bakardım bir seyran gibi
Gülünce gözleri inci tanesi

Saçı dökülürdü kar beyaz yüze
Ne hacet kelama ne hacet söze
Dudağı dünyayı getirir dize
Gülünce gözleri inci tanesi

Yorulmaz yüreğim onu sevmekten
Ar eder bedenim onsuz ölmekten
Utanır gözlerim onsuz gülmekten
Gülünce gözleri inci tanesi

Mehmet Yıldız

Cân'dan Cânân'a NağmelerHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin