O gün gerçekten çok güzeldi. Sevdiğinin gülüşü kadar güzel bir şey olamaz. Saf, samimi bir gülüş. O güldükçe bende mutlu oldum. Biraz daha birbirimizle uğraşıp sandviçlerimizi yedik. Hava iyice karardı. Getirdiğim bütün fenerleri açtım. Küçük bir ışık huzmesinin ortasında kalmış gibiydik. Yan yana uzandık. O gökyüzüne ben ona bakıyordum. O yıldızını arıyordu ben yıldızımdan gözümü alamıyordum. Buraya kadar okuduysanız sürekli dediğim bir şey var; aşk bambaşka bir şey. Elimi tutup bana döndü. " hep çok güzel şeyler yapıyorsun benim için, ben bir şey yapamıyorum." Dedi. " beni seviyor musun?" diye sordum. " tabi ki seviyorum yoksa işim ne burada." Dedi. Biliyordum sevdiğini " beni seviyorsan benim için en özel şeyi yapmış oluyorsun zaten" dedim. " off yine utandırıyorsun beni" dedi gülerek. " ne yapayım yanaklarının kızarmasını seviyorum" dedim. iyice yanıma sokuldu. Kokusunu içime çektim bol bol.