"tamam o zaman kısa kesicem" dedi. rahattım. biliyordum bir şeyleri bitirmek için konuşacaktık. " ben her şey için sana teşekkür ederim. ve özür dilerim." dedi. sinirlendim ilk defa. "zaten ayrılık konuşmasını 4 yıl önce yaptın, bu ne şimdi? neyin bitmesini istiyorsan söyle, konuş bitirelim gitsin." dedim. eğer o an konuşmasını devam ettirse kalkıp giderdim gerçekten. o yüzden direkt sonuca bağladı konuyu. " bu kadar sinirlenmene, kızmana gerek yok. bak eskiden yaptığım şeyin ne kadar anlamsız olduğunu anladım. çok önceden anladım bunu ama cesaret edemedim. ne diyecektim? ben çok pişmanım salaklık yaptım geri döneyim mi diyecektim. diyemedim işte. ben o kadar yıl boyunca senden başka bir şey istemedim. kolyen hala bende. senden başkada kimse olmadı, olmayacakta. bunu anlatmaya çalışıyorum sana. ben tekrar benim ol istiyorum. olamaz mıyız? bir şans veremez miyiz?" dedi. işte bu kelimeleri hece hece beynime kazıdım o an.