5

91 6 2
                                    


Medya; Enes

DERİN

Gittikçe aramızda ki mesafe daralıyordu yüzümü yere eğmek zorunda hissettim sanki ama eğmeyecektim madem o öfkeli bir şekilde bana yaklaşıyorsa bende eğmeyecektim yüzümü.

Tam karşımda durdu ve bana iğrenir gibi bakmaya başladı tanımadığı bir kişiye nasıl iğrenir gibi bakabilirsin ki.

Gözlerini, gözlerime dikti "Yine mi sen!!! ne istiyorsun bugün iki kere görüşmemiz sencede tesadüf mü?! Hepsinde de beni bağırken yakalıyorsun! lan kızım bir daha seni karşımda görmeyeceğim anladın mı beni! Eğer karşıma bir daha çıkarsan böyle sakin konuşmam seninle!!! " dediğinde sanki suçlu bendim. Bilerek çıkıyordum karşısına o kim ki bana bağıra biliyor.

Tam ağzımı açıp konuşacak ken hızla yanımdan uzaklaştı. Bense arkasından baka kaldım. Sonra sağ kolum'da bir el hissettim ve sağ tarafa döndüm. "Artık gidelim mi? Derin" dedi annem. Bense o adamı düşünüyordum hayvanlık etmişti resmen.

Annem benden bir cevap beklediğini anlayınca sadece kafamı sallamakla yetindim. Evimiz, hastane'ye pek uzak değildi 5 dakikalık bir mesafe vardı. Annemle yürümeye başladık.

İlk defa anneme bağırıp karşı gelmiştim. Yol boyunca kimse konuşmadı ne annem ağzını açıp bir şey dedi, ne de ben.

Eve geldiğimizde su kapıda oturup elinde ki telefonla ilgileniyordu. Bizi görünce tek tek yüzümüze baktı ve içeriye koşarak girdi kesin Halit'e yetiştirecekti geldiğimizi!!

Annem eve girmek için kapıyı açmıştı ki Halit tarafından tokat yedi. Tokat'ın şiddeti ile kafasını kapıya çarptı ve kaşı kanamaya başladı.Bende bulunduğum yerden koşarak annemin yanına gittim.

Annem sessiz sessiz ağlamaya başladı. "Lan sen nasıl anneme vurursun, sen kadının halini görmüyor musun " dedim tam öfkeyle tam yüzüne tükürecek ken bana tokat attı, tokadın şiddeti ile yere düştüm. Saçımdan tutarak  beni yerden kaldırdı ve yüzüme doğru "Sana kaç kere diyeceğim!! Sen kimsin ki bana tükürmeye kalkıyorsun" dedi saçlarıma daha fazla asılıyordu çok kötü canım yanıyordu.

Annem ağlamayı keserek koşarak Halit'in elinde ki saçlarımı kurtarmaya çalışıyordu. "Halit yapma, söz bir daha asla geç kalmayacağız affet ne olur hadi bırak " dedi.

Saçlarımda ki el yavaş yavaş gidiyordu. Eminim saç derilerim kıp kırmızı olmuştur. "Bir daha geç kalırsanız dilinizle, saçınızı keserim anladınız mı? "Dedi ve tam çıkacak ken su'yun sesiyle herkes ona döndü. "Baba, derine posta geldi"dedi. Halit hızlı adımlarla su'yun karşısına geçti ve elinde ki posta' yı aldı ve yırtıp açtı, bende sanki bana vereceğini bekliyorsam. Hem bana kimden posta gelmişti ki.

"Parlar Holding te bilgisayar mühendisi olarak çalışmanı istiyorlarmış!! Bizim neden haberimiz yok kimden izin alıp başvuru yaptın kızım sen!!!! "Dedi
Tam üstüme doğru yürüyecekken annem önüme geçti ve kendini bana siper etti. "Ben başvuru felan yapmadım hiç bir yere!! " dediğimde öfkeyle gelmeye başladı üstümüze doğru

Su araya girdi"baba boşver hem para getirecek işte çalışsın köpek gibi "dedi. Beni mi korumuştu şimdi bu? kesin bir sebebi vardır yakında çıkar kokusu.

Halit kağıdı annemin yüzüne vurup kapıya çarpıp çıktı. Annem bana dönerek endişeyle baktı "iyi misin kızım, ağrın var mi? " Dedi.

Saçımı okşamaya başladı annem. Yerdeki kağıdı alıp cebime sıkıştırdım. Artık dayanamıyorum annemin yanından koşarak odama gittim.

Canım çok yanıyor benim yaşlarımda ki kişiler gülüp eğlenirken ben neden bu kadar acı çekmek zorunda kalıyorum.

O posta da neyin nesiydi hâlâ anlamıyorum. Sanki biri bize yardım ediyordu. Evet bilgisayar mühendisi bölümünü okumuştum ama ben hiç bir şekilde bu holdinge başvurmadım.

Yatağımın yorganını kaldırıp içine girdim ve ağlaya ağlaya uyudum.

Bu bölüm biraz karışık olabilir. Heyecanlı da değildi o yuzden sizden özür dilerim eğer begenmediyseniz.

KODLARIN SIRLARIHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin