8

65 7 4
                                    


MEDYA; EYMEN


EYMEN;

Artık gelmiştim istediğim yere ayaklarım geri geri gidiyordu ama kalbim onu görmek için heyecanla çarpıyordu.Onun yanına uğramaya' lı bugün tam 3 ay olmuştu. 

Arabayı boş bir yere park ettim ve arka koltukta ki çiçekleri almak için kapıyı açtım.Çok dikkatli bir şekilde çiçekleri kucağıma alarak kapıyı kapattım. Yavaş adımlarla yattığı yere doğru yürümeye başladım evet burası bir mezarlık ve benim beyaz güller'imin sahibi Eslem'di.

Diğer mezarların arasından dikkatli bir şekilde geçerek minik prenses'imin yanına doğru yürümeye başladım. Yaklaştıkça mezarının başında birinin ağladığını gördüm işte bu çocuk ulan!! onun burada ne işi var!! birde gözyaşı döküyor elimdeki gülleri istemsiz bir şekilde sıkıyordum. Bedenim öfkeden karıncalanmaya başlamıştı.

Çocuk birinin ona yaklaşmış olduğunu hissetmiş olacak ki kafasını kaldırdı.Benim geldiğimi anlayınca ilk başta şaşırdı sonra gözündeki yaşları silip karşıma dikildi neyine güvenip karşıma dikiliyordu ki bu salak çocuk!! aramızda ki mesafeyi sıfıra indirerek bütün öfkemi kusmaya başladım.

''Lan sen hangi yüzle eslem'in yanına geliyorsun!! canına mı susadın sen çocuk!! eğer canına susadıysan hemen halledebilirim!!''dediğimde ilk başta afallamıştı sanki onu tebrik edeceğimi düşünmüştü.

''Eymen abi, Eslem'in başına gelenler için çok üzgünüm. Her gece onun çığlıklarıyla uyanıyorum abi benim tek suçum var o da Eslemi sevmem böyle olacağını, Eslemin öleceğini bilmiyordum. Bilsem göz göre göre ölmesini ister miyim abi affet beni çok pişmanım''dediğinde yüzüne duygusuzca bakmaya başladım.

''Lan senin yatağında öldü Eslem beni anladın mı?! açtırma ağzımı şimdi!! seni sevdiğinden öldü. biz onu koruyamadık senden ve senin pis işlerinden!!! beni anladın mı? şimdi karşıma geçip özür dileme bu özrün Eslem' i geri getirecek mi şimdi buradan defol git ve bir daha Eslem'in mezarına gelme''dediğimde başını sallayarak uzaklaştı dua etsin benden dayak yememişti.

elimde ki gülleri mezarının taşına bıraktım ve sadece bakmaya başladım ne denirdi ki sözün bittiği yerdeydim.Yavaşça mermere oturdum. Boğazımda bir yumru vardı geçmeyen bir şeydi.''Eslem benim küçük masum meleğim, seni her gün daha fazla özlüyorum. Bana sarılışını, dokunuşunu, yanağıma küçük buseler koymanı, seni koruyamadım meleğim bir abi olarak seni korumam gerekirdi ama koruyamadım kendimi hiç affetmeyeceğim belki korumaya başarsaydım burada olmazdın. Hatırlıyor musun bir keresinde keşke benimde ailem olmasaydı dediğimde bana kızardın o kızmalarını bile özledim. 

Abin beni bugün  çok sinirlendirdi senin intikamını almamamı söyledi bunu söylerken ne düşündü bilmiyorum ama senin intikamını almadan durmayacağım sen yeter ki rahat uyu!! herkes bu oyunda ki bedelleri ödeyecek artık gitmem gerek seni hiç bırakasım yok abiciğim ama intikam planının ikinci bölümünü bugün gerçekleştireceğim sık sık ziyaretine geleceğim prenses''dedim ve oturduğum yerden ayağa kalkarak yürümeye başladım.

Ona son kez bakmak için arkamı döndüm.Dönmemle beraber sol gözümden bir tane gözyaşı damladı bu başımıza gelenlerin cezasını sadece Eslem çekmemeli dimi herkes hakkına düşen payı almalı. Bende dahil herkes.

arabamın kapısını açıp bindim, bindiğim gibi gazı kökledim bu boğucu havadan biran önce çıkmam gerek telefonumu sağ cebimden çıkarttım ve Aslı' yı aradım(aslı, Hakkı'nın asistanı) Aslı'nın numarasının bende olma sebebi bir gece ki birliktelikten kalma ucuz kadınlardan olduğu için telefon numarasını bırakmıştı bende hakkının özel bilgilerini ondan belki öğrenirim diye kabul etmiştim. 

Beni çok bekletmeden açmıştı telefonu ''Efendim aşkom''dedi iğrençti sesi ve ses tonu mide mi bulandırmaya yetmişti.''aslı bugün Hakkı'nın toplantısı var mı?!''dediğimde bir süre beklemişti sanki benden sevgi sözcükleri beklermiş gibi salak kız.

''Bugün toplantısı yok ama holding' te olacak bütün gün aşkom neden bir şey...''demesine kalmadan telefonu yüzüne kapatmıştım biraz daha bu kızın sesini duysaydım kadınlardan iğrenecektim zaten kadınları ihtiyaç olarak görüyordum.iğrenmeye gerek yok dimi.

Arabayı daha hızlı sürmeye başladım. Ferrari 488 GTB bir işe yarasın dimi hız ibresi 280 gösteriyordu artık yavaş'lamam gerekiyordu ama yavaşlamaya hiç niyetim yoktu.

Kısa zamanda holdinge gelmiştim. Otoparka arabayı park edip girişe doğru yürümeye başladım.Siyah güneş gözlüğümü takarak holdinge giriş yaptım.

Bütün gözler bana dönmüştü bir kız bana doğru yaklaşıyordu üstünde kırmızı mini etek ve beyaz bir gömlek giymişti,makyajı abartmıştı resmen, rujunu koyu kırmızı sürmüştü bu bende iğrenme isteği gösterdi.

''Hoşgeldiniz Eymen bey babanız yukarıda eşlik etmemi ister misiniz''dedi sanki benden randevu kopartmak ister gibi istediği gibi olsun.''Gerek yok yolu bulabilirim. Akşam duman barda ol!!''dediğimde yüzünde zafer kazanmış bir ifade vardı.Daha fazla oyalanmamak adına asansöre binerek 22.kata çıktım  Hakkı'nın odası koridorun sonundaydı.

Yürüdükçe kızların ağızlarının suyu akıyordu işte ben diyorum hepsi birbirinden salak bu kızların hepsi bir erkek gördüğünde dayanamıyorlardı.İşte Hakkı'nın odasının kapısının önündeydim plan başlasın o halde kapıya vurma gereği duymadan gözlüğümü çıkarttım ve içeriye adımımı attım.

Bir dakika bu gördüğüm kişinin burada ne işi vardı.sinirlenmeye başlamıştım lan hakkı ile neden tokalaşıyordu neler dönüyordu burada ilk beni gören hakkı olmuştu gözlerinde merak vardı.Ve işte o da beni görmüştü yüzünde korku ve merak vardı. İşte cenazeni şimdi hazırlayabilirsin...















Umarım bu kadar beklemenize değmiştir...Gün geçtikçe okuma sayısı artıyor ve bu beni çok mutlu ediyor..

KODLARIN SIRLARIHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin