napıcam ben

51 10 4
                                    

Gözlerimi açtığımda uyuyup kaldığımı anlamıştım. Ama ne kadardır bilmiyorum. Anladığım kadarıyla çok olmamış. Çünkü hava kararmamisti. Kaldığım oda çok pis değildi ama bakimsizdi. Bir pencere,tahta bir masa ve yattığım bir yataktan olusuyirdu . Ben etrafı incelerken kapı gıcırtılı bir şekilde açıldı ve içeri cem pisliği girdi.
   Cemden;
Kapıyı açıp içeri girdim. Oo uyanmış küçük hanımımız. Aslına bakarsak amacım onun ve yagizin gözünü korkutmak. Ona asla zarar vermeyi düşünmüyorum. Tabi zorunda kalmazsam. Neyse şimdi şu güzelliğe bir bakalım. "Günaydın demiycem çünkü nerdeyse akşam oldu."dedim. Bana igrenircesine baktı. Bundan rahatsız olsam da takmadim. Bana bakmamaya çalıştı ama daha fazla dayanamadı ve "benimle derdin nedir he !boğmaya çalıştın simdi de kaçırıyorsun söyleyesene benimle alıp veremediğin ne senin !" Diye bağırdı. Bir an için ona acısa- hayır ya ne diyorum ben. ASLA ACIMAK YOK!!!
    Erdemden;
Artık aklım durmuştu. Nereye gider bu kız. Kavgalı olduğu biri falanda yokki. Ona bunu yapanı bir bulayım neysee. Kaybolduğunu duyduğumda içimden bir parça eksildi sanki. Hani boyle sürekli kötü bir şey düşünürseniz başınıza gelir derler ya aynen öyle . Her zaman sevdiklerimin başına bır şey gelme olasılığının korkusuyla yaşadım ve yasiycam da galiba. Ben herkesle anlasabilen ve iyi geçinen biri değilimdir ama ada benim ruh ikizim gibi.bir cok ortak noktamiz da var. O diğerlerinden daha farklı gibi ya da bilmem ben öyle hissediyorum. Ama bir gerçek var ki insan kaybedince veya kaybetme korkusunu yaşayınca anlıyo değerini. Ben bunları düşünürken emre içeri girdi. Hemen ayağa kalktım. "Noldu bir haber mi var "dedim.emre bana olumsuz anlamda kafasını sallayinca o sinirle önüme geleni yere attım. Nerdesin be güzelim. Yerer artık gelsene..
    Emreden;
Vee 10-9-8-7..  12 saatin dolmasını saydım saniyesiyle,salisesiyle.vee beklenen zaman geldi. Zamanın dolmasiyla kapıyı çaldım ve gel komutunu duyunca içeri girdim. Polisle konuştum. Şimdi arama vakti hadi be güzelim gel geri artık ozlettin kendini. karakoldan çıktım ve arabaya atlayıp eve geldim. Kapıyı açtığımda' buldunuz mu ' bakışı atan erdeme istemeyerekte olsa olumsuz anlamda kafamı salladim. Sinirden etrafindakileri atmaya başladı. Ona bağırarak "tamam yeter artik ! Boyle etrafi dağıtmakla bir işe yaramiyoruz. Polisler aramaya başladı. Hadi biz de gidelim ve didik didik her yeri arayalım. "Dedim. Ve daha bir sey konuşmadan evden çıktık.
    Yelizden;
Ah be kızım nerdesin sen ? Artık  ne yapacağımı bilemez hale geldim. Adanin annesi suna teyze 15 defa aradı. Artık uyduracak bir yalanim da kalmadı. Erdemleri aramayı da düşünmedim değil ama onların da dertleri başlarından aşkın. Allahım napcam ben. Hadi diyelim annesi ogrenmese ve başına çok Allah korusun bir şey gelse gardasimin ben yani biz napariz .ben derdimi kime anlatır devasini.kimden bulurum. O benim canim ruh öküzüm,ikizim. Kisa bir zamandan beri hayatımda  bana yasattirdigi duyguları kimse yaşatamaz .ya ilk defa beni anlayan,dinleyen,önemseyen insanlar oldular bana. Hele de ada.onun hakkını nasıl öderim ben. İnsallah en kısa zamanda bulunur da dedikodu ve pijama partisi yapariz. Ben bunları düşünürken göz yaşlarım bana sormadan akmaya başlamıştı. Kendimi daha fazla tutamadım ve hıçkırarak ağlamaya başladım. Annem ve babamdan sonra adaninda yokluğunu  kaldıramazdım. Suna teyze bir kez daha arayinca daha dayanamadım ve açtım. "Nasılsın suna teyzecim." "İyiyim kızım da adaya ulaşamıyoruz. Yanındaysa bir verirmisin " ne diycem ben şimdi. "Suna teyze seyy.. ada bir projeye katıldı. Hani biz bir sene sonra üniversite okuycazya. He onunla ilgili okulların anketlerini yapcak. Telefonuda bozuldu. 1 hafta tamirde o yüzden yani." "E benim bunlardan haberim yok." "Ada eger size söylerse izin vermessiniz diye bir sey demedi galiba. Bu arada gittikleri okullarda bir gün kalıyorlar yani bizim buraya gelip yorulmayin diye dedim." " Yine bir şeyler karıştırıyorsunuz amaaa " "yok suna teyzecim ne karıştıralim."   "Tamam kızım sen beni haberdar  edersin. Iyi bakın kendinize." Telefonu kapattım ve aglamama devam ettim.ev onsuz çok boş, çok sıkıcı. Onu çoook özledim. "
    Yagizdan;
Erdem beni aradı ve adanın hicbiryerde olmadığını söyledi. O an beynimden vuruldum. Bunu ona kesin benim düşmanlarımdan  biri yaptı. Canımı yakmak için. Ahhh o herifi bir bulayım. Anasından doğduğuna pişman olcak. Evden çıktım ve arabaya atladım. İlk olarak evin yakınlarına baktım. Belki kafa dinlemek için bir yerde oturur diye. Parka baktım. Sokaktaki insanlara sordum. Ama yok yok yok. Adamlarima da haber verdim. Her yeri didik didik arıyorlar. Aklıma sahil geldi. Hemen sahile indim. Nerdeyse 1 saat kadar yürüdüm ve aradım onu. Ama yoktu. Anlaşılan ilk aklıma gelen doğruydu. Biri benim canımı yakmami istemiş ama ben istediklerini vermicem. Korkumdan ve sinirimden olsemde belli etmicem. Erdemi aradim."neredesiniz. Yanınıza gelecem." Dedim.  "Eve gidiyoruz.sen nerdesin." "Sahildeyim bir haber varmı " olumlu bir cevap beklemek için dua ettim. Ama nafile. "Tamam ben de geliyorum "dedim ve cevabını bekmeden arabaya atladım. Artık yorgunluktan gözlerim kendiliğinden kapanıyordu. Ama direniyodum. Polisler, adamlarim her yerde adayı arıyordu. Bir anda telefon geldi. Hemen açtım. "Alo kayıp ihbarı olan ada hanımın tanidiklarimisiniz " "evet "dedik hep birlikte. "Biz bir bayan cesedi bulduk ada hanımın olup olmadığını tespit etmek için sizleri hastaneye bekliyoruz " dedi karşıdaki adam. Bir an sendeledim.ve koltuğa tekrar  geri oturdum. Olamaz dimi o o- ona bir şey olmuş olamaz dimi. Etrafıma baktığımda herkesin yıkılmış bir şekilde olduğunu gördüm. "Hadi gidip bakalım. Ama o değildir. Dimi " dedim çaresiz çıkan sesimle. Erdem "tabikide o değildir. Adaya zarar verecek it anasının karnından daha dogmamistir. " dedi. Hepimiz kalktık ve arabalara dağıldık. Arabayı kullanırken gözümden bir yaşın aktığını hissettim. Hayır hayır iki ve üç ben hündür hüngür ağlıyorum daha kendimi tutamadım ve arabayı kenara çektim. Gordugum ilk duvara tüm kuvvetimle sağlam bir yumruk attım. Elim kaniyodu ama umrumda değil. Omzumda hissettiğim el.ile arkamı döndüm ve erdemi gormemle biraz sasirsamda yaptığına daha çok şaşırdım. Bana sımsıkı sarıldı ve "korkuyorum. Sevdiğim sayılı insanların en basindakini kaybetmekten korkuyorum. Tam bir korkağım. "Dedi. "Bende korkuyorum " diye fısıldadım. "Hadi yeter bu kadar sulu gozluluk. "Diyerek kendimi toparladim ve arabalara binio denilen hastaneye geldik. Şimdi morga inip adanin olup olmadığına bakacaz. Ama bir problem de var. Kim bakacak. Herkes yıkılmış bir durumda. Kapının önüne geldik ve "ben girebilirmiyim izniniz olursa "dedim. Erdem "olur.zaten hiçbirimiz bakabilecek durumda değiliz. Çok teşekkür ederiz "dedi. Bir şey diyemeden içeri girmek için arkamı döndüm ve kapıyı açtım. İçeri girdim.soğuk hava tenimle haşır neşir olurken görevlinin gösterdiği yere ilerledim. Kapağı açtı. Bezi yüzünden çekti ve gördüğüm şeyle- .aha ada değil ben demiştim. Allahım sana şükürler olsun. Ben bunları düşünürken biraz bencil olduğumu farkettim. Kapıya doğru ilerledim ve kapıyı açtım. Elim ayağım buz kesmişti iki dakikada ama havadan değil korku ve heyecandan. Yeliz bana yalvarir bakışlar attı ve bende daha fazla uzatmadan "gözümüz aydın "dedim.ilk önce nasıl bir tepki vereceklerini onlarda kestiremedi ama Sonra yeliz emrenin boynuna atladı. Erdem emin olmadan sevinmek istemiyordu ."eminmisin " dedi. Bende "sence "dedim. Gülümseyerek yanıma geldi ve bana sarıldı. Ohh be ustumden bir ton yük kalktı. Aramalara devam.  Hadi be güzelim bir ipucu ver .
   Adadan;
Kolum hala çok aciyodu. Kolum iyilestikten sonra yapacağım ilk şey buradan kaçmak için sağlam planlar yapmak ve uygulamak olacak.sen görürsün CEM BEY!

                   ~~~~~~~~~
Vee bölüm sonu. Umarız beğenirsiniz.öpüldünüz şebefruzistlerimiz 😘❤

ŞebefruzHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin