2 Yıl sonra...
Selin-Ya Ali.Ben sana demedim mi bu pembe olucak diye?Git değiştir şunu ya.
Ali-Nolur sanki sarı olsa?
Selin-Olmaz ya olmaz.Hadi canım.(kapıyı açar)
Ali-Off Selin.
Selinin Ağzından:
Ay valla yoruldum.Kaç kere dedim "Unutma pembe olucak" diye.Ama nerede?Beni dinleyen kim?Hemen odama kalkıp dolabıma yöneldim.Saat 2 buçuktu.1 ay önceden aldığım mavi elbisemi giydim.Gerçi birazcık küçülmüştü.Ah annecim!Neden bu kadar çabuk büyüyosun ki?Unutmadan hemen Aliyi aradım.
Selin-Alo.Ali onu paketlesinler unutma.Tamam mı?
Ali-Tamam.
Selin-Birde çabuk ol.4 te orda olmamız lazım.
Telefonumu kapatıp yatağa attım.Hemen aynanın önüne geçtim.Saçımı birazcık dalgalandırdım.Hafif makyaj yaptım...Ay canım karpuz çekti.Yaa olsada yesem şapur-şupur.Off.Hemen telefonu elime alıp Aliyi aradım.
Ali-Yine noldu?
Selin-Ay Ali gelirken karpuz alsana?!
Ali-Durduk yere n'apıcaksın karpuzu?
Selin-Canım çekti.Olamaz mı?
Ali-Tamam alıyorum şimdi.
Telefonuma baktığımda 10% şarjı kaldığını gördüm.Hemen şarj aletine taktım.Yarım saat sonra hazırdım.O sırada da Ali geldi zaten.Karpuzumu yedikten sonra:
Ali-Hazırsan çıkalım mı?
Selin-Çıkalım hadi.
Arabaya binip Handelere geldik.Ilk Handeyi ve kucağında Hayeli gördüm.
Hande-Ayy bak bak kimler gelmiş.
Selin-N'aber Hande?Prensesim?Gel bakalım teyzenin kucağına.(Hayeli kucağına alır)Bugün senin doğum gününmüymüş,ha?Yerim ben seni.
Hande-Hoşgeldin Ali.
Ali-Hoşbulduk.
Selin-Ali çocuğun hediyesini ver.
Ali hediyeyi Handeye verir.
Hande-Ay ne zahmet ettiniz.Ne gerek vardı...Hadi gelin.
Ali-Savaş nerede?
Hande-Pasta almaya çıktı.Hadi biz içeri geçelim,gelir şimdi.
Içeriye geçtikten sonra.
Hande-Ee sen nasılsın Selin?
Selin-Sence?
Hande-Tahmin edebiliyorum gerçi.Biraz daha sabr et biticek.
Selin-Off.Neyse.
O sırada kapı çaldı.Içeri Savaş,Nazlı ve Berk girdi.
Savaş-Oo misafirlerimiz gelmiş.
Hande-Sonunda gelebildin Savaş.
Savaş-N'aber abi?
Ali-Iyidir.Asıl sende n'aber?
Savaş-Bizde de aynı,n'olsun?.Selin sen nasılsın?
Selin-Iyiyim ya.
Nazlı-Sohbetinizi bölmek zorundayım ama.
Hande-Ay özür dilerim Nazlı.Bu kas yığını Savaştan seni göremiyorum.(gülerek)
Nazlı-Önemli değil.(gülerek)
Hande-Gel öpiyim seni...Hoşgeldin Berk.Hadi geçin oturun.
Biraz sonra Tuğce ve Emre geldi.Unutmadan söyliyim,onlarda nişanlılar.Biryerlere gitmişlerdi.Dün gelmişler her halde.
Ali-Ooo Emre bey.Buralara gelirmiydiniz?
Emre-Ayıp ediyosun kardo.(sarılırlar)
Savaş-Nasılsın?
Emre-Iyidir.
Berk-Hoşgeldin.
Emre-Sağol abi...Hanımlar merhaba.Oy oy dayısının kuzusu.Gel bakiyim kucağıma.
Tuğce-Kıızlaar.
Selin-Ay Tuğçe.(sarılır) Özlemişim seni kız.
Hande-Hoşgeldin kuzum.
Nazlı-N'aber?(gülerek)
Tuğçe-Bende sizi özledim kızlar.Ee n'apıyosunuz?
Hande-Hiiç.Öylesine dedik doğum günü partisi yapalım.Hep birlikte olalım.
Tuğçe-Iyi yaptın.Bu doğun günleri olmasaydı,biz nasıl buluşurduk?Valla Emrenin gelmeye hiç niyeti yoktu.
Selin-O zaman keyifli vakit geçiriyordur.(göz kırpar)
Tuğçe-Valla kendine sormalı.
Emre kucağında Hayel'le yanımıza gelir.
Emre-Benden konuşuyor olmalısınız.Yani sanırım.
Tuğçe-Ya sen bana şu kucağındakı tatlılığı verir misin?
Emre-(bebeği Tuğçeye verir)
Emre bebeği Tuğceye devrettikten sonra erkeklerin yanına geri döndü.Benim birden sancılarım başladı.
Selin-Ay,ben fenalaştım.
Hande-N'oldu?
Selin-Ben bir lavoboya gideyim.
Tuğçe-Seninle gelmememizi istermisin?
Selin-Gerek yok.Ben hemen geliyorum.
Deyip hemen lavoboya gittim.Sancılarım başlamıştı yine.Kendimi misafir odasına attım.Yatağa yatıp,biraz dinlenmeye karar verdim.5 dakika sonra birisi kapıyı tıklattı.Hemen yatakta doğruldum.
Selin-Gel.
Gelen kişi tahminim üzre Aliydi.
Ali-Selin?Noldu sevgilim?
Selin-Hiç ya.Birazcık dinleniyim dedim.
Ali-Birşeyin yok değilmi?(Seline doğru yaklaşarak)
Selin-Artık yok.(gülümseyerek)
Ali-Şu işide halledelim mi sırasıyken?
Selin-Yok artık Ali.Hamileyim ben.Sabr et.3 ay kaldı.
Ali-Ama ben seni çok özledim.
Derken dudağını dudağıma bastırdı.Önce sakin,sonra daha tutkulu öpmeye başladı.Bu işin sonunu bildiğim için onu durdurmak istedim ama içimdeki isteği yok edemiyordum.Beni duvara yaslayıp,daha sert öpmeye başladı.O sırada kapının açıldığını duydum.
Hande-Selin canım nasıl-Ayy çok pardon.(deyip kapıyı kapattı)
Kapıyı kapatınca dudaklarımız ayrıldı.
Selin-Off yakalandık.(dudağını dişleyerek)
Ali-Sırası mıydı şimdi?
Selin-Neyse hadi aşağıya inelim.
Ali-Ya dur.(Seline yaklaşarak)
Selin-Şimdi olmaz.
Dudağına küçük öpücük kondurduktan sonra odadan çıktık.
Hande-Hah geldi!(gülerek)
Selin-Neye gülüyosunuz ya?
Hande-Mesela senin,pardon sizin oda sefanıza.
Selin-Ay Hande sen yanlış anladın.
Hande-Tabi tabi kesin yanlış anladım.
Selin-Hay Allahım ya.
Tuğçe-Siz niye geldiniz?Devam etseydiniz ya.
Selin-Ya Tuğçe.Bak çakıcam şimdi valla.
Tuğçe-Tamam ya kızma.(gülerek)
Selin-Bak hala gülüyor.
Hande-Artık pasta kesme zamanıı.
Nazlı-Vuhuu.
Selin-Hadi o zaman.
Herkes masanın önüne geldi.Hayel mumları üfleyince herkes alkışladı.
Selin-Allahım.(ağlamaya başlar)
Hande-Noldu ya?
Ali-Hormonlar.
Hande-Ha anladım.Tama ağlama ya.
Selin-Tamam.(göz yaşını silerek)
Hande-Savaş müzik?
Mustafa Ceceli-Aşkım Benim.
Selin-Ayy en sevdiğim şarkıı.
Ali-O zaman dans edelim mi?
Selin-Olur.
Ben ve Ali,Hande ve Savaş,Tuğç ve Emre,Nazlı ve Berk dans etmeye başladılar...Sonra müzik değişildi.
Aydilge-Aşk Lazım.
Herkes çılgınca dans etmeye başladı...Peki sen bu hikayeden ne çıkardın?Gerçekten hayatta aşk'sız yaşamak mümkün mü?Bence değil.Herkese AŞK LAZIM.
FINAL
Ay ağlicam şimdi.Sonunda bir hikayenin sonuna geldik.Desteğiniz için herkese çoook teşekkür ederim.Bu hikaye bana çok şey kattı.Kendimi geliştirdim bu hikaye ve sizin sayenizde.Herkesi çok öpüyorum.Yeni hikayede görüşmek üzere.:*
