O günden sonra okula gitme sebebim sadece oyun, ders, arkadaşlarım olmayacaktı. Artık okulun bende farklı bi anlamı vardı. Ben sadece onu görmek için gidiyor ve onu erkenden görebilmek için her sabah zorla yataktan zor kalkan ben alarmın sesinden 5 dakika sonra kapıda hazır oluyordum. Ama hiçbir zaman beklediğim tepkiyi göremedim. Ben onu çok saf duygularla seviyordum. Zaten o yaşta aklımdan başk .ne geçebilir ki? Hepimizin saf, temiz, güzel olduğumuz yıllar...
Nedenini bilmiyorum ama ben ona yaklaşmaya hep korktum. Tek bi muhabbetimiz yoktu. Neden korktum bilmiyorum ama korktum işte. Belki korkmasam bir iki kelime konuşabilseydim belkide şuan bunları yazmam gerekmezdi. İçimde birikenleri yazma gereği duymazdım. Dahada doğrusu içimde birşey birikmezdi. Zamanında o cesareti kendimde bulsaydım ve duygularımı anlatabilseydim belki şuan çok mutluyduk yada tam aksine bu kadar uzamazdı mesele...
Derslerde dersi takip etmeyi bırakıp gizlice onu izlediğim için hocanın ani sorularına cevapsız kalmak. Tenefüslerde en sevdiğim kovalamaca oyununu oynamayıp uzaklardan onu seyretmek. Ama asla onunla muhabbet edememek. Artık okulun bendeki tek amacı "O" ydu. Onun konuştuğu kişileri kıskanmak, ona en yakın olma isteği, her saniye onu görüp her anı onunla yaşama isteği ama yapamamak, bu yaşta bi çocuk için gerçekten çok zor bir durumdu. Nasıl idare ettim inananın bilmiyorum.
Herkesin olduğu gibi benimde bu durumu birine anlatmam gerekiyordu. Bende bu durumu sadece Yusuf'a anlatabilirdim. Yusuf benim en yakın arkadaşım, okuldan eve evden okula beraber gittiğim en yakın dostumdu. Yine bi okul çıkışı eve gidiyoruz. Ben nasıl diyeceğimi bilmiyorum. Sanki ayıpmış gibi utanıyordum. Sanki utanacak ne varsa. Ne yapıp edip konuyu açtım. Yusuf bu duruma çok saşırdı. Eee tabi alışkın değil. Aşk bize göre büyükler arasında olan ayıp bişeydi. Ama aslında öyle bişey yok. Her yaşta yaşanabilir. Ve usulünü bildiğin sürece ve taşkınlık yapmadığın sürece ayıp falan değil. Herneyse ben Yusuf'a anlattım olayı. Nasıl başladı nasıl oldu anlattım bir bir. Tabiki Yusuf'um 5 dakika sonraki muhabbeti şuydu; "laan gidip söyleyim mi? Eğer cips almazsan söylerim " demeye başlamıştı. Yusuf'a söylemekle iyimi yaptım kötümü bilmiyordum. İnşaallah iyi etmişimdir. Artık sırrımı bir kişiye açmıştım...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
UZUN YOL
Kısa HikayeOkuyacağınız ilk bölümler hikâyeden farklı. Bir nevi panel gibi. Aşka farklı bir bakış açısı getirmeden bahsediyor... Bu hikaye gerçek birisinin hayatı. Biyografi gibi. Lakin bu aşk öyle ki ilerde buluşmak ve ölene kadar unutmamak var. Sadece bir il...