(Kapıdaki paspasın altına sakladım son nefesimi.sen gelince, usulca üflüyeceğim boynunun yanındaki sıcak köşeye..)
HATIRLATMA
-Tar-ık ba-na s-ür-
-Sikerim onu o sürtük. Ağlama güzelim ikimizide senin ne olduğunu biliyoruz.
Senin gözünde öyle diye bağırmak istedim. Bağıramadım.
Ne kadar ağladım orda biliyorum. Gözlerimde yaş kalmamaksız. Sonra da gözlerim ağrıdan kapanmasıyla uyudum oracıkta Tarık'ın omzunda.
---------------------------------------------------------------
Siyah bir odada açtım gözlerimi. Burası.. Burası Deniz'in odası ama. Benim burda ne işim var ? En önemlisi ise yatağına nasıl geldim?
Yatakta doğrulup etrafa baktım. Eskisi gibi yine aynı. Ah be Deniz o gün seni öyle görünce helede bana bağırdıktan sonra.. Neyse ya. Yataktan kalkıp karanlık odada kapının kulpunu aradım ama bi el benden önce davrandı. Bu elleri herzaman tanırdım. Deniz'de mi burda. Peki.. Ah aklım karıştı. Elimi çekip soluma baktım ama kimse yok. Sağıma baktım yine kimse yok. Omzuma biri dokununca tiz bir çığlıkla yerimden zıpladım.
-Deniz şakanın sırası değil.Çık önümede konuşalım adam akıllı.
Önüm de parlayan gözler görünce bir adım daha atıp yanına daha çok yaklaştım ama o kayboldu.Daha demin burdaydı ama.Bu ne biçim şaka.Derin bir nefes alıp verdim.
-Deniz şaka yapma.Korkuyorum.
Biranda önümde bitiverince şaşırdım.Nasıl önüme geldi. Uzaylımı lan bu?
Gözlerinde ki kini görünce üzüldüm.Ama belli etmedim. Deniz bir adım daha atıp aramız da ki mesafeyi kapattı. Kokusu etrafa dağılırken. Ben gözlerinin içine bakıyordum. Bu kadar yakın olmamız çok yanlış. Ateşi körüklüyorduk.Ama tuhaf olan Deniz niye elini bana doğru uzatıyordu.Biran da nefes almamaya başladım. Deniz beni boğuyordu!!!
-Beni bırakmıcaktın güzelim.Ben yoksam sende yoksun.
Elleri boğazım da olduğu için konuşamıyordum da. Ölümü bekledim.Dipsiz bir kuyu da batmayı. Beni içine çekiyordu gittikçe.
-----------------------
Biran da kan ter için de kalktım. Yine berbat rüyalarım beni rahat bırakmıyor.Aynı şeyler bir senedir oluyor.Nefes alıp verirken kalbim sıkıştı.Elimi sol tarafıma getirip bir kaç dakika bekledim öylece. Eğer öleceksem çağresi yoktu. Kalbim de sorun olduğunu sadece ben biliyorum. Zaten en büyük sıkıntım bu. Kimsenin öğrenmesini istemiyorum.Bana acımalarını istemiyorum.Ben cesur ve korkusuz bir kızım bana bir şey olmaz.Zaten olsa da birinin önemsiyeceği yok.Bir sene önce vardı.5 kişiydik ama şimdi kimse yok.Aslın da var Tarık.Onu yanıma hiç almamalıydım.Karanlığımı ona da bulaştırmamalıyım.O çok temiz,iyi, kalpli biri. Sadece o benim yaralı bir kız olduğumu gördü.Beni dipsiz kuyudan çıkarmaya çalışıyor.Ama ben onu batırıyorum.Konuşmam lazım onla.
Yatağımdan kalkıp ağrıyan gözlerimi ovuşturdum.Dünden sonra illaki Tarık beni odaya taşıyıp gitmiştir.İyi kalpli arkadaşım.
Banyoya girip aynaya bakmadan yüzümü yıkadım.Çünkü çökmüş bir yüz görmek istemiyorum.Havluyla yüzümü silip apar topar banyodan çıktım.
Dolabımı açıp mavi bir t-şort ve siyah bel üstü pantolonumu çıkardım. Dolabı kapatırken gözüme ilişen pembe elbiseyle haraketsiz donuk kaldım.Bunu o bana almıştı ve geriye sadece bu ve fotoğraflarımız kaldı. Dün gibi hatırlarım o günü.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Sonu Yok!
Mystery / ThrillerDerin bir kuyudan ipi çektikçe zorlanıyorum.Ağırlaşıyor gün geçtikçe.Ve her seferinde çekerken günahlarım ve acılarım da gün ışığına çıkıyor. Aydınlık bana göre hiç bir zaman olmadı.Ben karanlığı sevdim.Karanlıkta yalnızdım.Yalnızlığımla cebelleşirk...