"Deniz hemen annelerimizi arayalım alsınlar bizi bu okuldan!"
"Telefonlar! Telefonlar nerde?!"
Oda da heryere baktık ama telefonlar yoktu. Çekmeceler, dolaplar, yatakların altları düşünün ki banyoya bile baktık ama yok.
"Kesin müdür aldı Alya başka kim napsın?!"
"Kızım sen odada durmayacak mıydın niye geldin ki al işte gitti telefonlar."
Bu iş iyice çığırından çıkmıştı. 2 cinayet art arda oldu ben bunu kaldıramam. Anneme ulaşmam gerekiyor.
**********
Akşam saat 20:00 ve ben açlıktan nerdeyse bayılmak üzereyim. Yemekhane açık bugün ama yemek yiyecek halimde yok. Deniz deseniz o da aynı benim gibi yiyebilecek durumda değil. Ayağa bile kalkamıyoruz düşünün o kadar kötü olduk. 1 günden fazla oldu ve hiç bişey yiyip içmedik ikimizde.
En sonunda yemekhaneye gitmeye karar verdik yoksa çubuk gibi olacağız artık. (tamam azcık abartmış olabilirim)
Allahtan sıra yoktu ve hemen tabaklarımızı alıp istediğimiz yemekleri koyduk tabağımıza. Ben sadece patates salatasıyla makarna aldım miğdesiz olduğumdan ikisini birden yiyebiliyorum.
Neyse ki fazla ayakta kalmadan boş bir masa bulduk. Hemen oraya oturduk. Artık Deniz ne kadar acıktıysa ayı gibi yemeye başladı. Bir an tabağı yiyecek sandım. Hepsini bitirdikten sonra "Kanka ya baya acıkmışım he iyi geldi." dedi. Ulan ayı yemekhaneyi yeseydin bari!
"Kızım yemeklerin hepsinden bir tabak dolusu yedin gel birde beni ye istersen!"
"Yok o kadar da değil Alya seni niye yiyeyim?"
Mal bu kız ya yemin ederim maaalll!
Tam ben kendi kendime içimden Deniz'e söverken o sırada müdür anons yaptı.
"TÜM ÖĞRENCİLERİN DİKKATİNE! 10 DAKİKA İÇERİSİNDE HERKES SPOR SALONUNDA OLACAK!"
Iyi de niye spor salonuna gideceğiz. Yemekhaneci bağırdı arkadan;
"Hadi herkes spor salonuna duymadınız mı müdürü?"
Tabağımda kalanlarıda ağzıma tıkıştırarak koştuk spor salonuna. Bizim sınıftakilerin hepsi burdaydı nerdeyse. Müdür aniden konuşmaya başladı.
"Çocuklar, siz odalarınızda yokken herkesin cep telefonlarını topladık. Hatta toplamak zorunda kaldık. Çünkü ailelerinize haber verirseniz kaybeden siz olursunuz. Sizi düşünüyoruz biz burda."
Bizi mi düşünüyor? Bu adam ne demeye çalışıyor, gözümüzün önünde öldürdü kızı, ondan öncede bir cinayet daha işlendi hala bizi düşündüğünü söylüyor! Çıldırmak üzereyim artık. Ailelerimize haber verirsek neden kaybedecekmişiz ki?!
Kıvırcık saçlı bir kız öne doğru adım atarak konuştu;
"Müdür Bey ailelerimizle konuşamayacak mıyız yani? Hem neden biz kaybedecekmişiz bunu bir açıklar mısınız?! Herkes teker teker ölürken bizi mi düşünüyorsunuz siz!"
"Kapat çeneni Sude!"
"Neden susacak mışım?! Sen benim babamsın, babalığını bil biraz! Kızınım ben senin, kızın!!"
Ooohaa. Bu Sude denen kız müdürün şeyimiymiş yani kızı. Iyi de bi insan kızını nasıl böyle bir okulda tutar ki? Evladı ya onun insanın içi dayanmaz ölmesine, pes doğrusu.
(Arkadaşlar böyle yarım bırakmak zorunda kaldım çünkü bölüm sınavlarım hala bitmedi. Bu yüzden hikayenin bölümlerini düzenlemeye aldım. Hikayenin devamı var aslında, bir ayda bir bölüm yayınlayacaktım ama 2-3 ayda bir yapmayı düşünüyorum. Mâlum hayatım buradan ibaret değil. Yinede güzel mesajlarınız için teşekkür ederim. Ben daha çok başlardayım inşallah sizlerin destekleri sayesinde ilerleyeceğiz beraber. Sizleri seviyorum benim minik bitterli çikolatalarım💕)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ÖLÜM LİSESİ #Wattys2017
Misterio / Suspenso"Kimse ölmeyi haketmiyor!" Herkesin yaşamak için bir sebebi var. Benimde yaşamak için mezun olmam gerek. Hatta bu okuldan kurtulmam gerek! BURASI BİR CEHENNEM! "Yaşamak için mezun olmaya var mısın?"
