5

2.1K 140 25
                                    

Aradan gecen üç hafta boyunca emreyi aramamıza rağmen bulamayınca ben ümidimi kestim. Ama mert aramaya hep devam etti. Tabii bu sırada onunlada daha çok yakınlaştık. İkimizde vampir oldugumuz icin zorluk çekmeden birlikte sabaha kadar film izledigimizde oldu.

Ama emre... yok hiç biyerde yok !

Ben yatak odasında oturmuş düşünürken mert hızla içeri girdi.

"Buldum "

"Ne? Nerde?"

"Gel oraya gidicez. Ablanda geliyor"

"Tamam."

***********

Mert ben ve ablam emrenin olduğu yere geldiğimizde mert bizim ne olursa olsun arkada durmamızı söyledi. Tabii ki onu dinlemeyip önden gittim. Sonunda kumsalı görünce üstüne atlayıp yere yatırdım.

"Emre nerde !"

"Bırak beni !"

"Emre nerde dedim?"

"Aaaa !"

"Defne bıraksana kızı"

Mert beni bi anda kızın üstünden çekince onun kumsal olmadığını anladım.

"Kızım manyakmısın!"

"kumsal nerde ya?"

"Ne kumsalı defne ! Her turuncu saçlı kız kumsalmı olcak?"

"Ya abla kumsal o kız bırak beni mert !"

"Bırakıyımda parçala"

"Ya o kumsal kaçıyor baksanıza !"

Zorda olsa mertin kollarından kurtulup vampir hızında kumsalın peşinden kostum.

Demek kılık degiştirmek !

Onu tekrar yakalayıp ağaca fırlattım ve saçından tutup tekrar kaldırdım.

"Ya sen simdi bana emrenin yerini söylersin yada ben seni öldürürüm?"

"Evde !"

"Eğer yalan söylüyosan seni bulurum kumsal !"

"Yalan değil !"

Kumsalı yere bırakıp vampir hızında karşıdaki eve koştum. Gelince kapıya tekme atıp kırdım ve iceri girdim.

Emrenin kanepede uyuduğunu görünce gülümseyip yanına gittim. Saçlarıyla oynarken bi anda gözünü açınca elimi hemen çektim.

"Defne?"

"Emre."

"Senin ne işin var burda?"

"Ne demek ne işin var? Seni o pisliğin elinden kurtarmaya geldim."

"O pislik değil. Asıl pislik sensin ! Ne oldu mertle aranızmı bozuldu?!"

"Ne diyosun sen ya !"

"Kumsal bana herseyi gösterdi !"

"Ne göstermiş ya sana kumsal !"

"Defne git burdan!"

"Gitmiyorum. Sen bana herşeyi anlatana kadar gitmiyorum!"

"Aranızda geçen...herşeyi gördüm."

"Herşey ne?"

"Defne kendime hakim olamıyorum git...!"

Emre bana karşı ilk defa bu kadar sinirli ve kendini kontrol edemez bi sekilde konuşmuştu. Daha doğrusu tıslamıştı.

Gözleri desen zaten sarının en yoğun tonu.

Ne yalan uydurdu o kumsal pisliği buna?

"Emre bak benim mertle aramda hiç bişey geçmedi. Biz sabah akşam seni aradık. Ya benim onla aramda ne geçebilir ki?"

"Yalan söyleme. Herşeyi kendi gözlerimle gördüm. Şimdi s***ir git burdan !"

"Demek sen o cadının söylediği-"

"Söylediği değil. Gördüğüm şeylere inandım."

"Peki."

Zorda olsa kendimi dışarı atınca göz yaşlarımı serbest bıraktım. O sırada mertle ablam yanıma gelip ne oldu dercesine baktılar.

"Eve gitmek istiyorum." Dedim ve önden yürüdüm. Onlarda yavaş yavaş arkamdan geldiler.

******

Eve gelince kendimi direk yatak odasına atıp üzerimi değiştirdim. Tabii bu sırada gördüğüm emreye ait olan herşeyi parçaladım.

Mert ise benim bu halimi görünce gelip yanıma oturdu.

"Yapma." Dedi sakince.

"Git burdan mert yalnız kalmak istiyorum."

"Gidersem daha cok zarar görürsün."

"Nedenmiş?"

"İkiziz biz. Şu an en cok ihtiyacın olan kişi benim. Bunu hissediyorum."

Konuşmasını bitirdikten sonra kollarını açınca hemen sarıldım.

"Emre, benim seninle birlikte olduğumu düşünüyor."

"Biliyorum."

"Nerden biliyosun?"

"Aklını okumayacağımımı düşündün?"

"Düşünmüştüm."

"Bunu ona nası ispatlıycaksın?"

"Bilmiyorum. Çabuk pes etmek istemiyorum ama o cadı beni çok yoruyor. Onunla gercekten uğraşmak istemiyorum."

"Ondan korktunmu?"

"Hayır. Sadece hep onun kazanmasından bıktım."

"Defne sana göstermem gereken bişey var."

"Göster"

"Güzellik gel bakalım buraya" (medya!)

Mert kapıya bakarak bunları söyleyince bende oraya döndüm.

İçeri beyza girince gözlerim sonuna kadar açıldı.

"A-ama ! Beyza? Senmisin ? Oha ! Ne ara?"

"Annecim bunları sana mert abi anlatır. Babam nerde?"

"Baban...şey..."

"?"

"Yok...yani...gitti.."

"Gelicek ama dimi?"

"G-gelicek. Neyse ya sen boşver babanı. Ben seni çok özledim. Hem sen nası bu kadar çabuk büyüdün?"

"Ya orası biraz karışık. Sonra anlatırım"

"Peki. Gel yanıma kuşum."

"Babam hiç gelmiycek dimi?"

"Gelicek."

"Yalan söylüyosun."

"Hayır."

"Anne sen bişeyden emin olursan nefes almaya çalışmazsın ! ama şimdi...derin derin nefes alıyosun! Çünkü sende biliyosun gelmiycek babam !"

"Beyza."

"Beyza abicim gel buraya ! Babanı ben getiricem tamam !"

"Söz ver."

"Söz veriyorum."

"Mert abin bi söz verdiyse onu tutar."

"Nerden biliyosun?"

"Sabah akşam babanı arayıp sonunda bulmasından biliyorum."

"Umarım bana verdigin sözüde tutabilirsin mert abi"

"Tutucam güzellik"

Beyza salona gidince mert benide kaldırıp zorla salona götürdü. Hep birlikte otururken kapı calınca beyza koşarak açmaya gitti. Daha sonra ise iki kişinin çığlıkları duyuldu.

Kapıya gittiğimizde beyzayı görünce şok oldum !

Vote yorum

Son Melez Son Kurt 4-askıda-Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin