✯6.Bölüm✯

659 90 18
                                    

Deniz ve yosunların kokusu burun deliklerini dolduruyor, onlara karışan mazot kokusu güzelliklerini bozuyordu. Yıldızların aydınlattığı karanlık deniz hafifçe oynaşıyor, rıhtıma vuran küçük dalgaların hışırtısı gecenin sessizliğine adeta fısıldıyordu.

Gecenin karanlığına inat parıldayan sarı saçlarıyla bir köşede durmuş, sadece izliyordu Baekhyun . Chanyeol'u limana kadar takip etmişti. Şimdi ise ne yaptığını anlamaya çalışarak, merakla onu izliyordu. Bulunduğu yerden neler döndüğünü kestirmek zordu.

Geldiğinde uzaklaşan birkaç kişi görmüştü. Vampir olduklarını anlamak için dahi olmaya gerek yoktu.

Chanyeol onların arkasından bir süre bakmış sonra arkasını dönüp kıyıda demirlemiş büyükçe bir katamarana atlamıştı

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Chanyeol onların arkasından bir süre bakmış sonra arkasını dönüp kıyıda demirlemiş büyükçe bir katamarana atlamıştı.

Çok geçmeden elinde taşıdığı bir koli ile geri çıktı ve geldiği yönün aksi istikametinde ilerledi. Baekhyun ise bulunduğu yerde öylece onun uzaklaşmasını izlerken elindekinin ne olabileceğini düşünüyordu.

Yoora'yı bu saatte yalnız bırakmaya değecek kadar önemli olan şey neydi?
Daha da önemlisi vampirleri görmezden gelmesine değecek olan şey?

Ayakları onu geceyle birlikte geldiği yönde sürüklerken, kafasını kurcalayan yüzlerce soru vardı. O ise farkında olmadan yürüyordu. Ta ki onun kokusunu alana kadar yürüdü. Nerede olduğunu işte o zaman fark etmişti. İstemsizce yeniden aynı yere dönmüştü. Ayaklarında tonlarca ağırlık varmışçasına donup kalmış, ne ileri ne de geri gidebiliyordu.

Nefes alış verişleri kalbinin ritimsiz atışlarına karışıyorken, Baekhyun daha fazla dayanamayıp ona doğru yürüdü. Yoora verandanın en üst basamağına oturmuş, elleri alnında öylece duruyordu. Baekhyun tam karşısına gelip başını hafifçe yana eğip genç kızı süzerken, Yoora onun varlığını hissetmiş gibi başını kaldırdı.

Gözlerinden akan yaşlar kurumuş olsa da, vampir onların yüzünde bıraktığı izleri fark etmişti. Tıpkı elmacık kemiğinin üzerindeki morluğu fark ettiği gibi... Daha birkaç dakika önce hareket ettirmekte zorlandığı ayakları gördüğü manzara karşısında kanatlanmıştı. Yayından fırlamış bir ok misali Yoora'nın yanına vardı.

Elini uzatıp yanağını okşamamak için kendini zor tutuyordu. Dudağını morluğun üzerinde dolaştırıp, her şeyin iyi olacağını fısıldamamak için! Kelimeler boğazına düğümleniyordu. Yoora ise yüzüne bakamadığı bir utançla başını önüne eğdi. Onu asla incitmeyecek bir adamı reddetmiş, onu inciten bir adamla olmuştu. Şimdi ise utanç duyuyordu.

Baekhyun, elini uzatıp çenesinden nazikçe kavradı. Bakışları kenetlendiğinde genç adam yeşil gözlerin altında yine aynı ifadeyi görmüştü. Anlamını bilmediği! Öğrenmek için yüz yılı aşkındır yürüdüğü bu dünyayı feda edebileceği ifadeyi. Yoora konuştuğunda Baekhyun kulaklarına inanamadı.

Lucky One |Baekhyun|✓Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin