KIPKIRMIZI GÖZLER

ÖZEL BÖLÜM -1.(UZUN BİR RÜYA)

        ACELİNE'IN ANLATIMI :

Adımlarımı hızlandırıp o çocuk  parkına doğru yol aldım. Gördüğüm manzara ile gözlerimi devirdim ve gülümsedim. Ahh,koca bir çocukla yaşıyordum resmen. 24 yaşında koca bir çocuk...
      
       Yavaş ve sessiz bir şekilde koca! çocuğun arkasına gidip bindiği salıncağın arkasında durdum.Şu an oldukça komik görünüyordu. Küçücük çocuk salıncağına- üstelik plastik salıncağa, yani her an kırılabilir- ,o kocaman iri cüssesiyle oturmuş öylece etrafına bakıyordu.

         Belli etmeden arkasından hemen bindiği salıncağı salladım.  Bir anda irkildi ve bana baktığında derin bir nefes alarak göz kırptı.

-"Ah Rus Güzelim,korkuttun.  Böyle, bir anda korkudan sıcaklık bastı. Ne diye ödümü bokuma karıştırıyorsun? " dediğinde gülümsedim.

-"Sorulması gereken şu ki; acaba 24 yaşındaki koca bir adam neden küçücük çocuk salıncağına biniyor?" deyip göz kırptım. Aynı anda da salıncağı sallıyordum.

-"Ben daha çok küçüğüm.  En fazla içimdeki çocuk 8 veya 10 yaşında" dedi gülerek.

-"Burak?" dedim konuyu değiştirerek.

-"Söyle Aceline? " dedi kafasını bana çevirerek.

         Bir anda salıncağı durdurarak hemen Turkuaz Göz'ün önüne geçtim.

-"Şu an tam tersi durumda olmamalı mıydık Burak? Ben salıncakta olmalıydım ve sen de beni sallamalıydın Bay öküz beyefendi?" dedim gözlerimi devirerek.

-"Ya Ace Allah Aşkına işinize gelince siz kadınlar diyorsunuz ki; kadınlar ve erkekler eşittir.  Kadınların yaptığını erkekler, erkeklerin yaptığını da kadınlar yapar diyorsunuz. E,tamam eşitiz.  O zaman sen de beni sallayabilirsin" dedi oldukça uzun bir cümle kurarak.

-"hııı,demek öyle sayın Turkuaz Göz Bey" deyip hemen yanındaki salıncağa oturup sallanmaya başladım. Bir anda salıncaktan kalkıp kolumu tutarak beni kaldırınca anlamayan gözlerimi ona diktim.

-"Kıçın, başın açılıyor.  Frikik verip duruyorsun" dediğinde inatlaştım.

-"Kalkmayacağım.Iıh bana ne? Ceketini ver bacaklarıma örteyim" deyip ona göz devirdiğimde kısık bir ses bizi böldü.

-"Hadi sıra bende artık"  diyen minik kız çocuğuna baktığımda Burak'ın pantolon paçasını çekiştirdiğini gördüm.

-"Ne demek sıra bende? Daha yeni bindim."dedi kıza gözlerini devirerek.

Resmen koca bir çocuktu bu adam!

-"Ya 5 tur oldu abi." dedi kız kaşlarını çatarak.

-"Yalan söyleme kız.  7 tur diye anlamıştık hani?" diyerek kollarını önünde bağladı.

-"Bana ne,artık ben binmek istiyorum. Bak,seni anneme şikayet ederim abi" dedi dolu gözleri ile. Ben ise onları kocaman gülümseyerek izliyordum.

         Burak yavaşça -biraz da zorlanarak- oturduğu küçücük salıncaktan  kalktı. Ardından ayağa kalkıp eğildi ve kızın kumral saçlarını okşayarak işaret parmağını ona doğru salladı.

-"Bana bak cadoloz, senin yerini de buldum. Artık peşindeyim" dediğinde kız Burak'ın yüzük parmağını tutarak bir tane tokat attı.

-"Abi,sen evlenmişsin.  Ama hala büyüyememiş küçük bir çocuksun" diye bağırarak salıncağa oturduğunda Burak da başını iki yana sallayarak cevap verdi.

-"Bak babalık duygularım baş gösteriyor diye sana bağırıp çağırmıyorum , yoksa şu an seni lafımla döverdim küçük bücür" dediğinde kız salıncağında sallanarak cevap verdi.