MUSAB'IN GÜNLÜĞÜ 2

42 2 0
                                    

Yoğun ve yorgun bir sabah daha!!! Uykumu bölen sesler iyice artıyor sanki. Ben dahada korkuyorum,korkum artsada,içimdeki heyecan ve mutluluğa engel olamıyorum. Her sabah 1 dilim ekmek ve biraz su,geçmişten kalma bu alışkanlıktan kurtulamıyorum,belkide ailemi hatırlayıp haz duyuyorum.
Çok ülke gezdim. Üç ay boyunca kazandığım parayı müslüman ülkeleri gezmek,bilmediklerimi öğrenmekte kullanıyorum. Az kaldı ardı ardına sıraladığım ülkeler bitecek ve ben ozaman huzura ereceğim. Amacın ne olursa olsun yolun ALLAH olsun derdi babam ve bunun manasını büyüdükçe daha iyi anlıyorum. Bugün hayatımı değiştiren hocamla buluşacağım, Abdülkadir Bin Şafii ile.
Bana,babamın anlatma fırsatı olamadı ne dinimi ne de başka güzellikleri. O nu ise kendimi bilmeden bulduğum o güzel camii de tanıdım. İsyana koşar adım giderken hayata döndüğüm o güzel camii. İmamdı Abdülkadir hoca,yine kabuslardan kaçarken nasıl geldiğimi bile hatırlamadığım camii de namaza uyandırmıştı beni...
Namaz kılmayı bilmiyordum ama besmele derdi babam hiç birşey bilmiyorsan sadece besmele çek. Öyle yaptım ona bakarak besmeleyle kıldım yıllar sonra ilk defa sabah namazımı. Uzun uzun ilk ona döktüm içimdeki nehirleri. Bana ALLAH'I ve RESULU EKREM'İ ANLATIRKEN dudaklarının nasıl titrediğini,o yeşil gözlerinin nasıl dolduğunu nasıl unuturum? Babamın heybeti vardı,annemin sıcaklığı ve abimin gülüşü vardı biraz. Belki de ben onlardan bir şeyler aramıştım...
Ona her gün biraz daha bağlanıyordum. Ne iş yaptığımı sordu,rehberim dedim nedenini bilmediğim bir utangaclıkla. Neden? dedi şaşırmış mahçup bir uslupla. Cevap veremedim,bir sebebi yoktu çünkü,hayat diyemedim. Biraz duraksadıktan sonra okulda öğrendiğim ingilizce ve insanları tanıma hevesi dedim yalandı oysa... İnanmadı ama peki dedi. Ben anlattım habire geçmişi,kabusları,o dinledi ve ekledi:LA TAHZEN İNNALLAHE MEANA. Anlamadım ilk başta ama şimdi daha iyi anlıyorum. Girdiğim isyana veda edip ayrılırken Allah böyle emretti diyorum ve yeni hayata selamün aleyküm... Ya ben dünyanın sınavıyım ya dünya benim,aslında her 2 side. Bana hayatın manasını anlattı dedim ya,görüyorumki içime unuttuğum sevgiyi ve merhametide eklemiş...
Bu gün taksimde buluşacaktık. Rehberlik sona ermiş ben Arakan'a yolculuğa hazırlanıyorum. Ama öncesinde mutlu etmemiz gereken yetimler var. O hemen hemen hergün,ben paramı aldıkça sevindiriyorduk güzel çocukları. PEYGAMBER'imizin (s.a.v)yaptığı gibi...
Bankta oturmuş,resim çizen bir kız çekti dikkatimi. Halbuki dikkatim bukadar temkinliyken. Bu gün ilk defa gözlerimi alıkoyamadım...
O bana baktı,mas mai gözleriyle...
Bense bakakaldım...
O gel der gibiydi sessizce...
Ben adım atamadım.

Güzeldi bakışları,ama ruhu?karanlık...
Yırtık ve karışıktı elbiseleri,fakirlikten değil...
İki ayrı dünyaydık sanki,etrafı kuraklık...
Gönlüm yakaladı saçlarından,gözlerim değil...

KUM SAATİHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin