Sevgili biricik okurlarım...
Hikâyemi daha çok kişi okumaya başlıyor ve ben çok mutluyum.
Hepinizi çok seviyorum. Oy verirseniz ve yorun yaparsanız çoooook sevinirim.
İyiki varsınız....Yine penceremin kenarında telefondan müzik dinleyerek oturuyordum. Zaten hep oturuyordum. Kendimi bu sıralar yalnız hissediyordum. Ensarın işleri çok yoğundu. Arada telefinla konuşuyorduk. Ama bugün yanıma kaçabileceğini söylemişti.
Ne diyordum? Hah... Kendimi yalnız hissediyorum. Normalde de yalnız takılan biriyim ama bu sıralar sanki değişikliğe ihtiyacım var.
Ben düşüncelere dalmışken içeri Nuriye teyze girdi.
" Yine nerelere daldın sen bakalım? " dedi gülerek.
" Hiç... Ya Nuriye teyze sana birşey danışmam gerek." dedim.
" Söyle yavrum " dedi ve karşımda ki yatağa oturdu.
" Ya diyorum ki bi değişiklik yapayım kendime. Ama bilmiyorum ne yapacağımı" dedim.
" Kızım beni yanlış anlama seninle zaten konuşmak istiyordum. " dedi.
"Ne demek, can kulağıyla dinliyorum. " dedim.
" Kızım biliyorum sen çocuk ruhlusun. İlla dediğimi yap demiyorum ama ben derim ki giyim tarzını değiştir. Sen çok güçlü bir kızsın. Ama giyimine önem vermiyorsun. "Doğruydu. Pek hatta hiç önem vermezdim. Pantolon-tişört Allah ne verdiyse giyiniyordum.
" Bir kız ki artık sen olgun bi kızsın güçlü olduğunu davranışlarından yansıtmalı. Sen bunu başını dik tutarak yapabiliyorsun. Ama bunu giyimine kuşamına da yansıtmalı. Demek istediğimi anladın mı kızım? "" Evet anladım. " dedim.
"Sende şu sosyeteler gibi değil de daha seni olgun daha güçlü biri olarak görmek istiyorum kızım. Öz güvenle ukalalığın arasında ki sınırı koruyabileceğini biliyorum. " dedi.
" Teşekkür ederim. Dediğini yapacağım. " dedim.
" Ayyy ocakta yemek vardı. Neyse kızım ben uğrarım yine " dedi ve bir telaşla çıktı odadan.Arkasından gülerek bakarken aklımda hala söyledikleri yankılanıyordu. Doğru söylüyordu. Artık beni farketmeleri gerekiyordu. Ezik olarak kalmak istemiyordum.
Telefonumun çalmasıyla kafamı telefona çevirdim. Ensar arıyordu.
" Nasılsın canım?" dedi açar açmaz.
"İyiyim. Sen nasılsın?" dedim.
"Süperim."
"Belli belli. Noldu bakalım yine?"
"Seni birisiyle tanıştırmam lazım. Şirkete gelir misin? Hem sonra cafeye gideriz, sana pasta ısmarlarım."
"Ooo pasta versa bende varım. Yarım saate ordayım. "
" Tamam bekliyorum."
"Görüşürüz. "Hemen dolabımın başına geçtim. Sesi çok güzel geliyordu Ensarın. O mutlu olunca bende oluyordum. Çünkü o benim mutlu ve üzüntülü anlarımda da yanımdaydı.
Biraz karıştırmayla dolabın köşesinde koyu nar çiçeği , askılı, diz altı kloş bir elbise vardı. Onu aldım askıdan. Yine zar zor giydim. Altına da siyah babetlerimi giydim. Şimdi ayaklarımı hissetmediğim icin üzülmeyecektim. Moralimi bozmak istemiyordum.
Aynanın karşısına geçip saçlarımı açtım. Önden iki tutam saçımı arkamda küçük bir tokayla tutturdum. Aynada baktığımda sade ve güzel gözüküyordum.
Odadan çıkıp mutfağa girdim. Nuriye teyze beni görünce gözlerinin içi güldü.
" İşte bahsettiğim şey. Çok güzelsin kızım. " dedi.
" Teşekkürler. Şey İsmail abi beni Ensarın şirketine bırakabilir mi ?" dedim utanarak.
" Tabi kızım. Dışarı da arabayla uğraşıyordu zaten."
" Tamam o zaman. Ben çıkıyorum. Kolay gelsin sana "
" Sağol kızım. " dedi.Şu kadının kızım demesine bayılıyorum. Beni o kadar iyi hissettiyor ki...
İsmail abi yine arabayla uğraşıyordu.
" İsmail abi beni Ensarın şirketine bırakabilir misin?" dedim.
" Tabi ki " dedi ve hemen beni arabaya bindirdi. Sandalyemi de bagaja koydu. Sonra yola koyulduk.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Engelli Hayaller...
RomanceAşk nedir? Kimdir? Doğru aşk nerdedir? Bir kızın yaşadığı engeller ve aşkı arayan bir erkek ... " AMA ŞUNU UNUTMUŞLARDI; AŞK ENGEL TANIMAZDI..."