Ellerimi arkamda birleştirmiş duvara yaslanmıştım. Yaslanmam gereken bi şey lazımdı çünkü. çünkü ayakta duramıycak kadar kötü hissediyodum. Merdivenden gelen ayak seslerini duyunca gözlerimi dikmiş olduğum yatak ucundan alıp kapıya çevirdim. Terden ensesine bi kaç saç yapışmış diğer tutamlarıda tepesinde dağınık bi şekilde toplamıştı. Üzerinde siyah bi atlet altında şifon salaş bi etek vardı. Bu eteği ona çok yakıştırıyodum o evde temizlik falan yaparken giyerdi. Anlamazdım. Bi yandan dahada hoşuma giderdi. Ellerinde bi kaç parça giysi vardı. Göz göze geldiğimizde ağlamaktan gözlerinin kıpkırmızı olduğunu gördüm. Şişmiştilerde. O da kapıya yaslandı gözleri doldu gözlerime bakarken ince parmaklarıyla elindekileri sıkarak güç bulmaya çalıştı. olmadı. Bir damla döküldü peşine bi damla yanaklarından çenesine doğru süzüldü. Hafif boynunu büktü sanki bana yazık der gibi baktı. baktı...
Bir şeyler söylemem lazım tam burda o bana böyle bakarken bi şeyler. Ama yok ağzımı aralıyorum ama yok çıkmıyo. Nasıl çıksınki !? Ne diycem ki !? Ne anlatıcam !? Nasıl anlatıcam o bana böyle bakarken.. Kısık sesiyle zar zor
- bi şey söyle..
Dedi. Gözlerimi yumdum. Açtım. bakıyodu. Hala gözlerime bakıp bi şeyler söylememi bekliyodu. Bir şey söyleyememenin amına koysunlar! Bakma. Bakma artık. Bakma ulan bakma öyle bakma yok işte yok söyliycek bir şeyim yok. Bakma öyle artık bakmaa!
Ben içimden haykırırken ona sadece başımı öne eğebildim. Suskunluğum canını dahamı çok yakıyodu merak ettim konuşsam anlatsam bi şeyler daha çok yanmazmıydı. Anlatacaklarım ona zaten anlattıklarım değilmiydi!? Sadece bu sefer senin rolün yok bu oyunda Hazen desem anlar mıydı ? Canı daha da yanmazmıydı ? Gözlerinden akan yaşları durdurmak için galiba tavana doğru bakıp derin bi nefes alıp bıraktı. yatağın üstündeki valize yaklaşıp elindekileride pervasızca tepiştirdi. Fermuarı çekerken zorlandı bi an yardım etmek için atıldım ama sonra dönüp bana "bu kadar mı be" diye bakmasıyla ne yaptığımı farkettim. napıyodum lan ben !?
Gözlerinden artık yaşlar damla damla değil sağanaklaşmıştı. Valizi eline aldı. Kapıya doğru dönerken ani bi hareketle komidinin üstündeki kendi elleriyle deniz kabuklarından yaptığı çerçevedeki fotoğrafımızı aldı. Havaya doğru kaldırıp bana gösterircesine gülümsedi. Çok acı bi gülümsemeydi. Fırlatmasını falan beklerken çerveyi tuttuğu eliyle ağzını kapatıp ağladı. Kendi kendini susturmaya çalışıp hıçkırıkları arasında başını sallıyodu. Çerçeve ve bi valizle odadan çıktı peşinden gittim dış kapıya geldiğinde son kez dönüp baktı eve. Sonra gözlerimiz buluştu. Benim kontrolsüzce ağzımdan bi kaç kelime döküldü
- özür dilerim. Özür dilerim Hazen. Özür dilerim bi başkasına aşık olduğum için..