Edis baygınlıktan uyku moduna geçip hırıltılar çıkarmaya başladığında onu taksiye henüz bindirmiştik, onu taşımama yardım eden adama teşekkür edip taksiye bindim. Edis sahilde yanıma yaklaştığında onun hareketlerini garip bulan orta yaşlı bir adam uzaktan bizi izlemiş bir tuhaflık olacağını sezmiş ve zaten Edis üzerime yığılır yığılmaz yanımda bu pamuk suratlı adam bitivermişti. Ve onu sahilden yola çıkarana kadar taşımama yardım etmişti.
Taksinin arka koltuğunda eski sevgilimin yanında ki yerimi aldığımda hissettiklerimin tarifi yoktu. Ağlamamak için kendimi epey zor tutuyordum. Resimli hatta mümkünse videolu bir sözlük olsa oradaki eli ayağı titriyor deyiminin tam anlamıyla karşılık bulmuş halindeydim şuan. Zaten eskiden beri hep böyleydim ben, korktuğum; endişelendiğim anlarda zangır zangır titrerken bulurdum kendimi, yalnız bu anlarda hep Edis yanımda, daima yanımda ve beni koruyan bu titremelerin geçmesine sebep olan kişi niteliğindeydi. Şimdiyse ben tam anlamıyla onun için bu haldeydim. Uyanınca ne söyleyeceğini çok merak ediyordum. Onu uyandırmaya karar verdim. Parmaklarımı tam sağ kolunun üzerine getirip Edis'i dürtecektim ki, kırmızıyı son anda fark eden taksi şoförümüz ani bir frenle durdu ve kendisi de dahil hepimiz öne fırladık. Edis'in gözleri Kocaman açılmıştı. Beni korumacı bir tavırla kendisine çekerek N'oluyor? Dedi.
Sorun yok dedim, bir fren sadece. Dinlen sen.
-Ne oldu bana?
-Kendinden geçtin, seni evine götürüyorum.
Bir an dudakları aralandı, birşey söyleyeceksede hemen vazgeçti. Yüzü bulutlanmıştı.
Anladım, işte tam da o an hatırlamıştı, bana söylemeye çalışıp söyleyemediği ve hala üzerinde yük olarak kalan cümleler yerine ağzından sadece "beni bırakma " kelimelerinin çıktığını.
.......
[17 ağustos 2014]Bana neden cevap vermiyorsun? Azelya?
- Efendim
- Seni seviyorum, şu ana kadar hep belli etmeye çalıştım ama anlamadın ve artık ömrümü tam anlamıyla seninle geçirmek istiyorum.
Aklım nereye gitmişti böyle, bu çocuk bana çıkma teklif ediyordu ve ben onun yüzüne dahi bakmıyordum. Hemen ona dönüp;
- Ne zamandır. Dedim.
Ne, ne zamandır?. Dedi.
- Ne zamandır benden hoşlanıyorsun?
çok uzun zaman oldu. Dedi.
- Ama biz arkadaştık, sen benim en yakın arkadaşımsın Edis. Gözlerim dolmuştu.
Sevmek suç mu? Dedi bir an sinirlenerek.
Ne diyeceğimi bilemeyerek,
-Hayır, yani demek istediğim, Edis ben sana hiç o gözle bakmadım.
Başka türlü Nasıl hayır denebilirdi ki bir insana, hayır seni sevmiyorum, hayır tipim değilsin, ne denir ki? Ama Hayır hiç biri değildi benim nedenim, ben Edis''i çok seviyordum ve o gayet hoş, mütevazi özgüvenli ayrıca son derece yakışıklıydı. Ama o benim kardeşimdi. Ben ailemin tek çocuğuydum ve onu kendime kardeş edinmiştim.
-Yani, Dedi. İstemiyor musun beni? Gözleri dolmuştu, onu en son 2 sene önce annesinin kanser olduğunu öğrendiği zaman ağlarken görmüştüm.
İşte o an karar verdim. Bağırarak;
İstiyorum. Dedim.
-Gerçekten mi? Diyerek beni kollarına aldı. O sırada yaşadığım huzuru bu yaşımda yaşadığım çoğu şeye değişmem ben.
.......
[14 temmuz 2015]Edis'le birlikte dublex ofis home tarzı evinin bulunduğu 3 katlı apartmana girdik, bu evi 3 ay önce kiralamışlardı. O ve Hakan- ev arkadaşı- nihayet kapıya geldiğimizde, anahtarını deliğe sokamayacak kadar kötüydü hâla. Ver dedim, ve anahtarı bana uzatmasına fırsat bulmadan hızlıca çektim elinden.
Kapıda seslerimizi duyan Hakan kapıyı biraz mahcup açtı, çifte kumrularımız demek yeniden birleşti. Azelya Dedi. Bu çocuk tam anlamıyla sana ölüyor.
Bense bugünkü vahim halinin bana olan sevgisiyle alakası olmadığından emindim. Ama Hakan'a söylemedim durumu. Sadece,
-Hakan, sahip çık şuna. İyi değil.dedim.
o ise hala ciddi birşey yokmuş gibi gülümseyerek;
-Tamam yengelerin en güzeli. Dedi.
Apartmandan çıkar çıkmaz hemen telefonumu çıkarıp mesaj çektim Edis'e "yarın sabah kahvaltı için seni almaya geliyorum birlikte çıkıyoruz. Bugünkü saçmalığı bana anlatman gerek. "
Zaten bu kafayla mesajı ancak sabah kendine gelince görürdü. O zaman da ben kapılarına dayanmış olurdum.
Hava tam yürümelik ve İstanbul tam da bu sıralarda, yürürken düşüncelere dalmalıktı. Ama ben havamda değildim.
taksi çevirip evimi tarif ettim.
.....
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Daima
ChickLitHiç bir beşeri olayın sonsuza dek sürmeyeceğinin bilincindeyim. Ben çok sevdim, ben aşık oldum. Ama aşk bile sonsuza dek sürmez farkındayım. Bu yüzden korkuyorum, onu kaybetmekten onu sonsuzdan bir an olsun erken kaybetmekten korkuyorum. Genel...