Gece kulubu

11 2 3
                                    

Benim şaşkınlığımın aksine o fazla sakindi. Yerine geçebilirsin dedi sadece. Sanki beni ilk defa görmüş gibiydi.
Ders boyu bunları düşündüm. Ve her fırsatta mükemmel öğretmenimi süzdüm. Beyaz gömleğinin altında hafif silik şekilde belli olan kasları ve dövmeleri.... İnanılmazdı. Normalde erkeklerin sadece göğüs kısmına dövmeyi yakıştıran ben onun boydan boya dövme olan iki kolunu da fazla çekici bulmuştum. Ders bitiminde doğrudan kantine koştum. Koştum da o sıra nedir abi ya. Sanki ramazanda pide kuyruğuna girmişler. Zaman kaybetmeden bende o sıraya dahil ettim. Valla bende her genç kız gibi aç olduğum halde kahve içmek isterdim ama öyle bir mallığı hayatta yapmam. Açsın abi sonuçta ne diye kahve içcen ki. Entel dantel işler.

...........

Kaşarlı tostumu da gömdükten sonra doğru kütüphaneye gittim. Bulmam gereken bazı kitaplar vardı. Ve kütüphanenin bomboş olması ayrı bi avantajdı benim için. Yaklaşık kırk beş dakika içinde aradığım kitapları bulmuştum. Kütüphanenin çıkışına yönelirken rafların arasından bir çift kaslı kol beni çekti ve aynı anda beni dolapla kendi arasında sıkıştırdı. Yaklaşık üç saniye kadar melül melül adama baktım. Bu otobüsteki adamdı. Yani şey edebiyat hocam. Üç saniyenin bitiminde " Noluyoruz hoca. Kuytu köşeye sıkıştırmalar falan. Hayırdır. Şimdi o ellerini çekiyosun ordan. Bende yarım kaldığım işe devam ediyorum. " hoca bi an afalladı. Hatta bi an değil bayağı bi süre kendine gelemedi. Ta ki ben " çeksene ulan " diye bağırana kadar. Anında geri çekildi. Bende hiç birşey söylemeden kütüphaneden çıkmıştım. Şaşırmıştı tabi. Benim orda afedersiniz. Lütfen çekilirmisiniz. Dememi bekliyordu tabi. İt herif. Bide hocayım diye geçiniyorlar. Sinirlenmemek için bunları düşünmemeye karar verdim. Sıradaki ders de neredeyse başlayacaktı zaten. Bende sınıfa gittim. Kalem kağıt ne varsa çıkardım. Tabi okulun ilk günü diye bu haller. Yoksa not tutmak kim ben kim.
...............

Sıkıcı günün ardından yurt yollarına salmıştım kendimi. Aslında gezmek alışveriş yapmak falan istiyordum ama arkadaşım olmadığı için bu istekleri sağa süpürdüm. Odaya girdiğimde Melisa ve Zerrin i pizza yerken buldum. Valla canım çekmedi desem yalan olur. Allahtan kibar Melisa mız vardı da buyur etti. Zerrin ve Melisa nın pizzasında. Otlandıktan sonra yatağıma uzandım. Melisa da saçını maşa yapmaya başladı. Daha sonra bi duraksadı , bana dönüp " derin bu gece bizimle kulube gelmek istermisin ?" Diye sordu. " olur. Ama yurttan nasıl çıkcaz? "
" sen o işi Zerrin e bırak "
" tamamdır o halde. bu gece sizinleyim "
Bende hemen saçımı sıkı bir atkuyruğu yaptım. Altıma da dar koyu renk kot pantolonumu giydim. Üstüne bisiklet yaka vücuduma yapışan siyah badimi giyip pantolonumun içine katladım. Kısa deri ceketimi ve askerci botlarımı giydim. Deri çantamı ve bir miktar paramı da yanıma aldım. Makyaj yapmaya üşendiğim için yüzüme hiç dokunmadım. Ben hazır olduğumda kızlar da işini bitirmişti. Odanın kapısını yavaşça açıp koridora çıktık. Yurttan nasıl çıktığımızı da ne siz sorun ne ben söyliyim.
...........
Taksiden indiğimizde karşımda müthiş bir mekan gördüm. Adına pek dikkat etmeden kızların peşinden girdim. Açıkçası içeri girince ortamın kokusu beni rahatsız eder diye düşünmüştüm. Ama öyle bir sorunla karşılaşmadım. Kızlarla taburelere yerleştik. Zerrin ve Melisa kendilerine içki sipariş verdiler. Zerrin bana soran bakışlar atınca kafamı olumsuz anlamda salladım. İlk geceden içip kafayı bulmaya niyetim yoktu açıkçası. Bu akşam sadece dans edicektim. Hiç beklemeden bu eylemi gerçekleştirdim zaten. Piste çıktım. Ve saçma salak hareketler yaparak dans etmeye başladım. Kim ne der diye düşünmeden. Arada iyiki içki içmemişim diye şükür ediyordum. Çünkü ayık kafayla kendimden geçmişken sarhoş halimi düşünemiyordum. Tek başıma yaptığım mal hareketler devam ederken idrar torbam sıkışmaya başladı. Koşarak tuvaleti bulmaya çalıştım. Uzun koridarda dümdüz ilerledim ve bammmm. Tuvaleti değilde karşımda pantolonu teniyle içiçe geçmiş bir kızla yiyişen edebiyat hocamı buldum. Sırıta sırıta tuvalete girip çişimi yaptım. Ve zaman kaybetmeden az önceki manzaranın tam karşısına geçtim. Hala aynı pozisyonda birbirlerini sömürüyorlardı. İğrenç bir görüntüydü aslında bakarsanız. Bir kız kendini nasıl bu kadar ucuz gösterebilirdi ki. Sahildeki büyük taşların üzerinde sevdiği adamın yanağına masum bir öpücük kondurmak varken , bar köşelerinde hiç tanımadığı bir adamla tüm mahremini paylaşmayı tercih ediyorlardı. REZALET. Nasılsa herkes kendi mezarına kendi girecek düşüncesiyle bu fikirlerimi bir kenara attım. Ve çişimi yaparken planladığım şeyi yaptım. " hocam bence o el fazla yukarıda az aşağıya indirin ki kızımız tatmin olsun. Kızım sende tırnaklarını adamın sırtına batırmak yerine ense kökündeki saçları çekiştir. Daha ateşli olur. Neyse engin bilgilerimi de sizinle paylaştığıma göre ben artık gidebilirim. " dedim ve arkamı dönüp gidecekken edebiyat hocam (!) beni kolumdan tutup sürüklemeye başladı. Hiç karşı çıkmadım. Beni arka taraftaki çıkışa götürdü. Duvarla beni arasına alınca " şimdi elimi bırak " dedim. İnatla gözlerimin içine bakıp elimi bırakmadı. Yine tepkisiz kaldım. Sıra ondaydı ve o da sırasını kullanıp " Nesin sen ? Bela falan mı ? Otobüste ayrı bela oldun. Okulda ayrı. Şimdide gelmiş özel hayatımı kurcalıyorsun. Bana bak kızım senin bu masum kız ayakların bana sökmez az önce o kıza laf ediyordun ama iki dakika içinde seni aynı duruma sokabilirim. Emin ol. " dedi. Hiçbir şey söylemedim çünkü o son sözlerini söylerken yüzünü yüzüme yaklaştırmaya başlamıştı. Tam dudağı dudağıma değecekken malum bölgesine tekmeyi bastım. O o anlık refleksle iki büklüm olurken tokadı da suratına geçirdim. Ve açtım ağzımı " bana bak it oğlu it sakın birdaha böyle birşey yapmaya çalışma. Duydun mu lan beni. Ben o iki paralık kızlar gibi değilim. Ve buraya gelen her erkek senin gibi uçkuruna düşkün orospu çocuğu değil , aynı şekilde her kız onun gibi kaşar değil. Piç herif. ". Dedim. Yüzümü kapıya dönmemle bana sırıtarak bakan Zerrini ve Melisayı görmemle şoka uğradım. İlk önce Melisa yanıma gelip koluma girdi. Ardından Zerrin elini omuzuma attı ve " eğer seni öpmesine izin verseydin benim için o sarışınlardan bir farkın kalmazdı. Ama sen hakikatli kızmışsın. Bundan sonra bizdensin. "
". Ha birde şu tekme işini bir ara Melisaya da öğretelim. " diye ekledi ve hepimiz kahkaha atmaya başladık.

Vote ve yorum ❤️

DERİN Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin