multi'de özlem var...jeuueur
direk odaya daldım annem bir sandalyenin üstünde ayakta durmuş ve bir halka şeklinde yuvarlak bir halat vardı
küçük beynimle "ne yapıyorsun anne oyun mu oynuyoruz bende oynıya bilir miyim?"diye sordum
dolu gözlerle "kızım artık bu vicdan azabına dayanamıyorum senin baban o adam değil"
dedi ve halkadan kafasını geçirdi sandalyeyide ittikten sonra boğuluşlar bir türlü kulağımdan gitmiyordu ne yaptığını anlayamıyordum
yine terler içinde çığlık atarak uyandım artık dayanamıyordum daha küçükken yani 9-10 yaşındayken annem olucak kadın kendisini asarak öldürmüştü ve son sözüde beni yıllardır kandırdığıydı o sözü duyduktan sonra evden kaçmıştım babam olacak namussuz bir kere bile arayıp sormamıştı ve 17 yaşıma kadar yetimhanede kalmıştım annem o sözü söyledikten sonra babamı yani biyolojik babamı araştırmıştım ama elimde olan sıfırdı hiç bir iz bulamamıştım ve aramayıda bırakmıştım ki son hafta sürekli rüyalarıma geliyordu bana babamı bulmamı söylüyordu
yetimhaneye ilk geldiğimde haliyle piskolojim çok kötüydü ta ki havvayla tanışana kadar çok iyi bir arkadaştı hatta kardeşti ailemden görmediğim sevgiyi ondan görmüştüm gerçektende şu 17 yıllık hayatım boyunca başıma gelen en güzel şeydi ve artık yetimhaneden çıkmış kendimize ev almıştık ikimizde çalışıyorduk o bir markette kasiyer ben ise garsondum evet hayatım bu kadar basitti
aslında hayallerimde basitti ama gerçekleşmeyecek kadar uzaktı tek hayalim üniversite okumak ve doktor olmaktı ailemde olmayınca kendimi derslerime adamıştım ders çalışmak kafamı rahatlatıyordu onun için bile çalışırdım ki zaten öyle yapıyordum. aslında kazanmıştım marmara üniversitesinde tıp fakültesini kazanmıştım ama para gerekiyordu o yüzden kaydımı yaptırıp 1 yıl dondurmuştum o zamana kadar para biriktirip üniversiteye gitmeyi planlıyordum ama yapabileceğimi sanmıyordum hayat benden bir tek ailemi değil hayallerimi kendime güvenimi almıştı elimden o yüzden sadece nefes alan ölü gibiyim hayat sevincim gitmişti bi kere
ben düşüncelere dalmışken kapım açıldı
"minnoşum uyandın mı sen?"diyerek yanıma yatağa oturdu gerçektende çok tatalı bir kızdı
"hadi kalk kahvaltı yapalım zaten evede uğramam lazım belki kalırım da yani bu akşam olmaya bilirim o yüzden kahvaltıyı ben hazırladım"dedi ve "hadi çabuk ol erken çıkıcam beraber kahvaltı yapalım"diye ekledi
"tamam"diye kısa bir cevap verdim
evet onun bir ailesi vardı kıza koyanda buydu zaten ama yinede çalıştığı parayı ailesine vermekten hiç bıkmamıştı yani ona bakmayan ailesine çalışıyordu resmen ben aynısını yaparmıydım bilmem doğrusu
aklıma rüyam gelince irkildim o adamı bulmazsam içim rahat etmiyecekti farkındaydım ama nasıl bulacağım hakkında en ufak bir fikrim yoktu aslında havvaya sorabilirdim ama doktora gitmemi söyliyecek diye korkmuyor değildim doğrusu en iyisi söyliyeyim en azından içimi dökmüş olurdum
hemen kot dar bir pantolon üstüme ise soğuk olduğu için beyaz bir kazak giyindim saçımıda havadan bağladım ve odadan çıktım mutfağa doğru ilerledim havva kahvaltı yapmaya başlamıştı bana bakıp
"fazla acıktım başladım seninde geleceğin yoktu"dedi şirince sırıtarak
"yok ya önemli değil sen ye ye zaten ben fazla aç değilim"dedim ve sandalyemi çekip oturdum
evet konuya girmem gerekiyordu ama nasıl gireceğimide bilmiyordum
ya doktor tavsiye ederse
yok ya o senin en yakın arkadaşın istemediğinide biliyor niye böyle bir şey yapsın değil mi?
ŞİMDİ OKUDUĞUN
okyanus
ChickLitokyanusun derinliklerinden boğulan bir küçük kızdım ben belkide okyanusta küçük bir damla artık nefes alamaz hale gelmiştim ki o girdi hayatıma tenime nefesime... bir anda her şeyim oldu ve ne ara dalgasına kapılıp gittiğimi hatırlamıyorum ama ben...