7.BÖLÜM\PART1

3K 141 58
                                    

Aslında şuan çok mahçupum size karşı Temmuz 19 da atacağım bölümü 20 Ağustos da atıyorum çok üzgünüm. Bu bölüm 2 parttan oluşuyor beybiler ilk partta Dolunay ve Alas Kamer var ikinci partta ise Hare var hani şu manyak kız kardeş BU ARADA ALESA VE YAĞIZ BÖLÜMLERİ EVLENDİKTEN SONRA DAHADA FAZLALAŞACAK.

Bölüm şarkısı\Sezen Aksu - Unuttun mu Beni ?

ALAS KAMER ÇETİNEL

O buradaydı aşık olduğum kadın. Onsuz kendimi gereksiz hissediyordum olmasamda olur gibi. O lanet iddiayı kabul ettiğim gece çok fazla içmiştim o iddia yüzünden ben onu kaybetmiştim hem de sonsuza kadar. Hani derler ya birşeyi kaybettiğin zaman değerini anlarsın diye onunlayken yapmadığım şey kalmamıştı üzmüştüm, ağlatmıştım, aldatmıştım. Gerçekleri öğrendiği zaman "Hiç sevmedin mi?" sorusunda ölmeyi diledim en azından dünya bir şerefsizden kurtulurdu. Gözlerimi kaçırdığım için pişman oluyordum kendime kızıyordum keşke daha fazla baksaydım doya doya baksaydım diyorum. Sanki bir rüzgar edecek ve beni onun yanına götürecek gibi geliyordu önüme gelen koyu saçlarım yüzümü kapatıyordu yanımda onu istiyordum onu düşündüğümde aklıma gelen mavi-yeşil gözleri hokka gibi burnu biçimli yay gibi kaşları kırmızı dolgun kiraz dudaklarıydı oysa ki o tehlikeli ama masum gülüşlerini seviyordum özlüyordum. Aşık olmaktan kaçarken meğerse gittiği gece onu kaybettiğim gece ona aşık olduğumu anlamıştım. Gorsonun yol göstermesiyle yeni ortaklarla akşam yemeğini olacağı masaya geldim Yağız ve Barlas Bey ve sevgilileri olarak düşündüğüm Bayanlar ayağa kalkıp selam verdiler masada sadece bir kişi oturuyordu ve kucağında ki kızla kıkırdıyordu kadın kafasını kaldırdığında nefes alamadığımı hissettim. Mert yalan söylememişti buradaydı Dolunay buradaydı göz göze geldiğimizde gözlerini kaçırıp kucağındaki çocukla ilgilenmeye devam etti derin bir nefes alarak yerime oturdum.
Garsonlardan sipariş almak için geldiğinde hala gözlerimi Dolunaydan çekememiştim o ise tenezzül etmeden çocukla ilgileniyordu Garson Dolunay'a sorduğunda küçük kız utangaç bir şekilde ağzını araladı

- Ayne burada kepçatlı papates vaymı ?

Yüreğimin sızladığını hissettim onun kızımıydı? Evlimiydi? Ama parmağında yüzük yoktu?
Elimdeki su bardağını istemsizce sert bir şekilde masaya bıraktım küçük kız huzursuzlaşınca suçlu hissettim kendimi ayağa kalkıp Dolunay'ın tepesinde dikildim.

- Alabilirmiyim?

- Ha-

- Evet tabi

Yağız beyin nişanlısı araya girince izin almıştım kollarımı almak için uzattığımda minik kız kıkırdayım oda ellerini yukarıya kaldırdı

- Şenin işmin ney ?

- Alas peki senin ismin ne ?

- Mihiy

Galiba Mihir demek istedi farklı bir isimdi Masaya hitaben sordum

- Anlamı ne Mihir isminin?

Barlas Beyin yanında oturan Bayan

- Ay ışığı

Diye cevap verdi

Anladım gibisinden başımı salladım kendi ismimin anlamı gelince tebessüm ettim Alas Ateş tanrısı demekken Kamer Ay ışığı demekti aklıma gelen düşünceleri kovalayıp küçük kıza döndüm biraz önce onun sorduğu gibi

- Kepçatlı Papates istermisin ?

××××××××××××××××××

Masada herkes kendi alemindeydi Barlas Yağız ve Ben iş konuşurken hanımlar kendi aralarında sohbet ediyordu Bir zamanlar benim olan sevdiğim kadına doya doya bakıyordum Mihir bebek sandalyesinde kendi deyimiyle kepçatlı papateslerini yerken kafasın8 kaldırdı gözlerime bakıp bir yaygara kopardı.

- ALAS KUÇAAAAK

Sesli bir kahkaha attım tam kollarımı uzatmış alacakken Dolunay'ın konuşmasıyla dondum.

- Dokunma! Hadi annecim gidiyoruz

Dolunay Mihiri alıp toparlanmasını izledim mekandan çıkarken Mihirin el sallamasıyla bende ona el salladım Kalbim acıyordu ulan!

DOLUNAY

Annemin evine gelmiştim onları öyle görmek kalbimi paramparça ediyordu ben..ben çok kötüydüm Sevmek senin beyine diyordum kendi kendime sevmek senin neyine Dolunay Evren ?
Çok bekledim gelmesini , gelip bana 'herşey şaka yalan Sarışınım' demesini ben bekledim oda gelmedi.

Taksiyi kapıda durdurup ücreti ödedim şoför bagajdaki puseti kapıdaki korumalara verdi kucağında uyuyan kızımla kapıya yürüdüm. Zile basmadan kapıyı küçüklükten beri bakan Yasemin Abla açınca zorla tebessüm ettim tam merdivenlere geçecekken annemin sesiyle durdum.

- Mihir'i odasına yatır ve gel.

Dediğini yaptım kızımı yatırıp karşısına oturdum.

- Efendim Anne?

- Dolunay;
Fazla gülüyorsun kimse nasıl olduğunu sormasın diye belki kendini korumak için kullanıyorsunuz kahkahalarını.

'Yutkundu

Ama ben senin annenim kızım o güzel gülüşünün arkasında ki ağlayan küçük kız çocuğunu tanıyorum kendine bana yavruna bunu yapma kızım.

Titreyen bacaklarıma aldırmadan annemin yanına yürüdüm ve yanına oturdum kafalı dizlerine yasladım kalbimi acıtan o cümleyi kurdum.

- Anne o geri geldi!.

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Aug 30, 2016 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

BERDEL Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin