***
Doğuhan'danOnun elini tuttuğumda yüzündeki ifade görülmeye değerdi doğrusu. Onu kesinlikle deniz kenarına götürmeyi planlıyordum.İyiki de Ankara'da falan yaşamıyorduk. (!) Yoksa o filmlerdeki romantik sahneler nasıl çekilirdi.Artık deniz kenarı yerine orman kenarına falan giderlerdi.Tamam saçmaladım biliyorum. Mersa'ya baktığımda sağ eli sol elinin üzerinde kavramış , ve sabit tutmaya çalışıyordu. Heyecanlandığı her halinden belliydi.
Deniz kenarına geldiğimizde arabadan indik beraber. Mersa kapısını açmamı bekledi ama açmadım.İndi ve oturduğum bankta hemen yanıma oturdu.Yüzüme bakıyordu. Çok belliydi.
Mersa "Söyleyecek misin artık? Taa buraya kadar oturup susmak için mi geldik? "dedi.
"Sessizlik her zaman iyidir"dedim.
O kıvırcık saçları deniz kenarında olduğumuzdan olsa gerek dalgalanıyordu.Rüzgar sanki tüm esintisini onun saçlarında kullanıyordu.
"Bak Mersa sen bazı şeyleri anlamamakta ısrar ediyorsun tamam mı? Ben senin sandığın gibi biri değilim."dediğimde bana anlamaya çalışırcasına bakıyordu.
"Ne demeye çalışıyorsun seviyor musun sevmiyor musun? "dediğinde yüzüne dikkatli baktım.
Seviyor muydum? Bilmiyordum.Onda bana farklı gelen bir şeylerin olduğu kesindi ama arkadaş olarakta seviyor olabilirdim.
"Seviyor olsaydım söylerdim.Demekki bunu söyleyecek cesareti bulacak kadar sevmiyorum"dedim bir anda.Aklıma gelen şeyi anında söylemiştim.
Bana üzgün üzgün bakmıştı.Kafasını denizden tarafa çevirdi.
Yutkunup "Beni eve götürür müsün?" "dedi.
"Tabi , götürürüm ama Mersa sen ben-"
"Lütfen sessiz olur musun? Sessizlik iyidir"dedi tekrar yutkunarak.
Beraber arabaya bindik , ikimizde tek bir kelime bile söylemiyorduk.
Etrafta sadece martıların uzaktan gelen sesleri vardı.
***
Mersa'dan
Kelimenin tam anlamıyla hayal kırıklığına uğramıştım.Radyoya elini uzattı ve rastgele bir radyo kanalı açtı. Bilal Sonses'in Sevda şarkısı vardı aramızda.Ne o bana bakıyordu ne de ben ona.
Saçların alev gibi
Gözlerin rüya gibi
Güzelsin hayallerde
Özlenen cennet gibiNe kadar gizlesem de
Ne kadar yok desem de
Hayalin dünkü gibi
Yaşıyor gözlerimdeSevda,Sevda
Unut onu dinsin gönlünde fırtına
Sevda,Sevda
Değmez ona ağlamayaBenden 14 harf 2 kelimeyi esirgemişti resmen. Abi madem sevmiycekti neden bu kadar güzel güldü be?
Evime geldiğimde beni indirdi. Görüşürüz bile demeden gittim. Kapıya yaklaştığımda arkamı dönüp baktığımda bana bakıyordu. Böyle olmamalıydı.Ama artık beni sevmeyen bir insanı istemiyordum ben.Bir defa bile arkama bakmadan eve girmiştim.Bir şeyleri anlatmaya bile çalışmamıştı.Sadece yeterince sevmiyorum demişti.Mutfağa gidip cezvelerden birini aldım içine süt koydum.Biraz kahve içsem iyi olacaktı.Annem nereye gitmişti bilmiyordum.Etrafıma bakınırken buzdolabının üzerinde bir not görmüştüm.Notun üzerinde ; Babanla beraber iş gezisine çıkıyoruz 2 gün olmayacağız. Okulunu aksatma.Aradık ama açmadın.Seni seviyoruz yazıyordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
İTAFEN
General Fiction'Ya kızım kaç yaşına geldin hala romen rakamlarını bilmiyor musun?' dedi dalga geçercesine.Onun bu hareketine karşılık sırıtmama engel olamadım. 'Ya bak son kez anlatıyorum bu bir , şu iki , bunun yanına bir tane daha çizgi koyunca da üç oluyor...