Bölüm 2. Karmaşık Duygular

135 15 3
                                    

Yükselen bağırış sesleriyle arkama döndüm . Ayazın yerde yüzü kanlı ve baygın halini görünce kalbime bir yumru oturdu sanki. Koşar adımlarla ayazın yanına gittim. Yere çöktüm ve yüzünü avucumun içine aldım. "İyi misin? Ne oldu? O adamlar da kimdi ne istiyorlardı senden? " diye ardı ardına sorular sordum . Ayaz sesimdeki telaşı fark etmiş olmalı ki yerden kalkıp yüzüme baktı. Gözlerimin dolduğunu , yanaklarımın kızardıgını ve kalbimin acıdığını en derinden hissedebiliyordum. Bakmaya doyamadığım kahve gözleri kanlanmış, kenarları ise morarmıştı. Hep yüzüne çalışmışlardı sanki vicdansız köpekler! Ayaz sorularıma cevap vermeyip , yüzüme bakmaya devam edince dayanamayıp tekrar bir soru daha sordum titreyen sesimle. "Ayaz neler oluyor? " dedim. Düğümlenmiş boğazımdan çıkan boğuk bir sesle. Ayaz arkasını dönüp tekrar gitti. Sorduğum sorulara aldırış etmeden yine kaçmayı tercih etti derken aniden bana doğru dönüp hızlı bir şekilde üzerime doğru yürümeye başladı. Çatık kaşları , morarmış gözleriyle yüzüme baktı ve dudaklarından bir cümle çıktı sonunda. "Bak kızım peşime düşme, nasıl olduğumu da merak etme , iyiyim ben. Yüzümdeki morluklar beni kötü yapamaz, bana acıyarak bakma . Sen güneşe dön yüzünü ben hep karanlığım. " dedi buruk sesiyle. Ses tonu o kadar farklıydı ki hem sesi ağlıyor gibiydi, hem de sinirli. Bakışları birşey anlatıyor gibiydi sanki söyleyecek çok şeyi var gibiydi, anlatsa kurtulacak gibi bir hali vardı ama susmayı tercih etti, gitti, tekrar gitti ve ben yine arkasından sadece gidişine baktım...

Ayaz gittikden sonra oturdum o deniz kıyısına. İçimde garip şeyler vardı. Ayazla aramda kavga ve laf dalaşından başka hiçbirşey geçmese de icimde ona dair çok garip duygular vardı. Ayaz kimdi? Sorunları neydi? Ayazı esrarengiz yapan o karanlık kişilik kimdi? Ayaz hakkında içimi kocaman bir merak kaplamıştı. Bana acı vereceğini bilmeme rağmen onun peşinden gitmek, sıkıntılarını çözmek , derdine derman olabilmek ve onun içinde olmak istiyordum ayazı yakından tanımak istiyordum.

Kimsem yoktu. Aslı'nın hala gelmemesi canımı sıkıyordu. Derdimi tek anlatabileceğim kişi aslıydı , beni tek anlayan kişi şu anda yanımda değildi ve tatilde deliler gibi eğleniyordu. Ah! Kahretsin aslı artık gel amele gibi yanmadan ve ben dertten ölmeden.

Saat 8 i gösteriyordu . Abimin gelmesine henüz 2 saat vardı ve benim abimin karşısına bu şekilde çıkmamam gerekiyordu. Oturduğum yerden kalktım. Sahilde yürümeye başladım . Ayağıma çarpan dalgalar, yosun kokusu, çocukların sevimli gülüşleri , bağırışları artık dikkatimi çekmiyordu. Aklımda, fikrimde hep ayaz vardı, yüzü, bakışı, çatık kaşları .. Onu neden bu kadar merak ettiğime anlam veremiyordum. Nasıl olurda bana acı veren bir insanın hayatını bu kadar çok merak edebilirdim? Acaba benim ilgimi çeken erkekler uyuz ,ukala, karanlık ve bir o kadar da esrarengiz kişiler miydi? Kahretsin! Artık kendimi bile tanıyamıyor hatta ne istediğimi bile bilmiyordum resmen.
Bu zamanıma kadar hep karşılıksız bir aşkın yelkenlisinde savrulmaktan korktum, kalbimi verdiğim bir insanın kalbini alamamak beni hep ürkütürdü. Korktuğum başıma mı geliyordu? Ayaza olan merakım aksine ayaza olan hayranlığım mıydı? Ona aşık mı oluyordum? Ah! Kendime yalan söylemeyi bırakıp itiraf etmeliyim ki Ayaz 'dan hoşlanıyordum. Bu yüzden dediği her kelime bu kadar çok canımı acıtabiliyordu, iste bu yüzden her gidişinde arkasından sadece bakakalıyor ve gözlerim doluyordu.

Arkama bakmadan yavaş adımlarla ve düşünceli bir şekilde eve doğru ilerliyordum ki arkamdan "Deniz! " sesi yükseldi . Arkama döndüğümde Aras'ın tanıdık ve güleç yüzüyle karşı karşıya geldim. Aras Ayaz'ın tek yakın arkadaşıydı. Aslı ile ben gibi. Arasla az cok birbirimizi tanıyorduk. Aras,'a gülümseyerek baktım ve kafa salladım. "Dalgın görünüyorsun ."dedi düşünceli bir sesle. Konuşsam, derdimi anlatsam boğazımda ki düğüm çözülecek de gözlerimde ki akmaya hazır olan yaşlar yanağımdan süzülecek gibiydi. "Yok, hayır iyiyim sadece biraz başım ağrıyor hepsi bu. " dedim buruk sesimle ve yalan söyleyen tavırlarımla. Aras durumu anlamış olanları görmüş gibiydi ki hemen cevabıma karşılık verdi. "Ayaz mı? " dedi bilmiş bir tavırla. "Hayır değil"dedim tekrar yalan söyleyerek . Gözlerimdeki yaşlar akmaya başladığında, Arasın görmemesi için arkamı dönüp gidiyordum ki aras kolumdan tuttu ve "Ayaz la aranda geçenleri gördüm , yalan söyleyemiyorsun deniz. " dedi beni çok iyi tanıyormuş ve içimden geçenleri biliyormuş gibi. En sonunda dayanamayıp başladım anlatmaya "Ayazın esrarengiz ve karanlık halleri beni etkiliyor. " dedim buruk bir sesle ve ardından hemen devam ettim " Onun kim olduğunu, nasıl olduğunu merak ediyorum , sorunlarını çözebilmek derdine derman olabilmek istiyorum, ilk defa böyle hissedebildigim tek kişi Ayaz anlıyor musun? " dedim yüksek ve aglayan ses tonuyla. Arkamı dönüp tekrar gidecekken Aras arkamdan tekrar seslendi " Sen beyazsın , ayaz siyah. Siyahla beyaz bir olmaz. Siyah kirlidir, beyazsa temiz. Ayazın sisli yolları seni kaybeder deniz. " dedi kaygılı ve duygulu ses tonuyla. Sanki bir kitabın en buruk paragrafını seslendiriyor gibiydi. Aras'ın söyledikleri içimi acıtmıştı sanki kalbime bir kıymık gibi batmıştı. Verecek cevabım yok gibiydi Aras'ın bu sözlerine karşı. İlk defa bir insanın karşısında çaresiz kalmışcasına ağlıyordum. Göz yaşlarımı silebilmem için bana bir peçete uzattığında elinde ki pecetiyi yere atıp Aras'a son kez cevabımı verdim yine buruk ve agkayan ses tonuyla. "Ben ne siyahım ne de beyaz, ben griyim ve renkler beni korkutuyor. İşte sırf bu yüzden Ayaz'ın siyahını istiyorum. Kendi gri mi onun siyahına katmak istiyorum. " dedim ve arkama bakmadan eve doğru adımladım. Aras'ın cevap vermesini beklemedim, arkamdan söylediklerine karşı kulaklarımı kapattım ve sadece yürüdüm.. Acılarımla , kelimelerin bana verdiği göz yaşlarıyla yürüdüm, yürüdüm ve yürüdüm ...

Evt arkadaşlar ! Ayaz kim? Ayazı bu esrarengiz yapan tavırlar ne? Ayaz ve deniz arasında ne olacak Hepsi bir sonra ki bölümde . Takipte kalınnn :)
Oy ve yorumlarınız benim için çok önemli . Okuduktan sonra oy ve yorumlarınızı eksik etmezseniz çokk sevnirim. İyi okumalar

Deniz KıyısıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin