Deniz Kıyısı

Bölüm 6. Sen de Kimsin?

    Multi Ayazzzzz

      Havalar gittikçe sıcak olmaya mı başlıyor du?  Bune sıcak lan!  Kavruldum,  kavrulmuş çekirdeğe benzedim!!!

     Aslıyla aynı evde kalmak harika olabilirdi lakin biraz fazla Uykucu ve tembel olmasa..  Aslıyı uyandırmaya çalışıyordum.  Kahvaltıyı bile ben hazırlamıştım.  Çünkü aslı'nın kalkmasını beklersem eğer açlıktan ölebilir hatta ve hatta kemik erimesi sonucu bile ortaya çıkabilirdi.  Evet abartmıyorum çünkü aslı'nın oldukça derin bir uykusu vardı.  Uyandıran ve başında kukumak kuşu gibi ötmeyen sevgili ben ve sevgili anneciği olmasa Aslı'nın kaç hafta hatta kaç ay uyuyabilecegini tahmin dahi edemiyorum. Sözlerimin ve çırpınmamın kifayetsiz olduğunu anladım ve bir kova dolusu su getirdim,  aslı'nın kafasından aşşağı dökmek için.  Kovayı aslı nın üzerine doğru dökünce Aslı seri bir kalkış yaparak ardı arkası kesilmeyen bir saydırmaya girdi.  " Lan! noluyor lan!  Deniz koş lan tusunami çıktı.  Odayı sular seller bastı.  Vay anasını avradını... " derken aslı'nın ağzını elimle kapattım. " Sus lan!  Başından aşşağı suyu ben boşalttım.  İnsan gibi uyansaydın sabah sabah bu tantanaya gerek duymazdık. " dedim aslı nın atarına atarla giderek.  " kızaam insan gibi uyandırsaydın insan gibi uyanırdım,  demekki hayvan gibi uyandırdın hayvan gibi uyandım. " dedi ağzını yüzünü eğerek.  Evet arkadaşlar aslı'nın içine bu seferde pelinsu gillerden biri kaçmıştı...

     Aslıyla kahvaltımızı yaptık dan sonra evi bir güzel toparladık. Hatta toparladım diyebilirim.  Çünkü aslı yine ve yine işten kaytarmış bu seferde topal pezevenk ayağına yatmıştı.  İşleri bitirdikden sonra markete doğru adımladık.  Aslı elinin değdiği herşeyi sepete atıyordu.  Aslı gönül zenginliğimizi cebimizin zenginliğiyle karıştırmış olmalıydı.  " kızım yavaş lan yiyebileceğin kadar al.  Ceplerimiz para mı dolu sanıyon ?".  Dedim.  " kızım evden çıkarken babamın kredi kartını yürüttüm.  1 haftalık giderlerimizi alalım daha sonra ben bunu eve bırakırım. " dedi aslı.  Yine babasının kredi kartını kaçırmıştı.  Aslı babasını pek sevmezdi.  Çünkü ne annesine ne de aslı'ya bugüne kadar hiç sevgi göstermemiş ti. Onun babasıda sevgiyi para sayanlardandı.  " tamam o zaman kanki ya doldur sepeti enayi malı sonuçta. " dedim aslı nın alınmayacağını bilerek.  " aynen kankii" dedi gülümseyerek ve alışverişimize devam ettik..

    Aslı ile birlikte aldıklarımızı gömerken birde üstüne en komiginden bir film açtık.  Yine asosyelliğimizi konuşturmuştuk. Dışarı da gezip tozmak ve denize girmek varken biz yine evde asosyelliği tercih etmiştik.  Tam bir ev kuşuyuz!!

   Filme adapte olmuşken gözüm telefonumun yanan ekranına doğru kaydı. Arayan Aras'dı.  Filmi kaldığımız yerde durdurup aramayı cevapladım.  "Efendim? " dedim.  "Alo deniz merhaba.  Bugün sahilde Ayaz'la birlikte gitar çalıp,  şarkı söyleyeceğiz seni ve aslıyı da bekliyoruz.  Yani ben Aslı'yı bekliyorum. " dedi hunharca gülerek.  "Söz veremeyeceğim Arascım bir yerlere gitmezsek belki gelebiliriz. " dedim kendimi ağırdan satarak.  Aslında bunu söylerken içim gitmişti.  Çünkü Ayaz'ın olduğu her yer benim için cennet sayılırdı ve de bu fırsatı asla kacıramazdım.  "Naz yapma kızım akşam 9 da bekliyoruz. Aslyı öp benim için. "Dedi ve telefonu yüzüme kapattı.  Tam bir ukala bu çocuk!  Telefonu kapattıktan sonra aslı'nın yanağına bir öpücük bıraktım. Aras kankimin dediklerini yerine getirerek. "Noluyo lan.  Ayaz dan yüz bulamadın bana mı yazıyorsun. Tamam çok güzelim hatta harikayım ama biz kankayız ben sana kankalıktan başka bir gözle bakamam. " dedi dalga geçerek.  Evet aslı gerçek bir maldı.  Hatta çin malı.  "Kankacım Aras Aslı'yı yerime öp dedi. Ayrıca akşam 9 da bizi sahile bekliyorlar.  Bizde tabiki gideceğiz.  "Vay orrrossss...  " diyecekti ki kafasına yastık attım.  "Kanka boşuna çırpınma gidiyoruz.  Seninde gitmek için can attığını biliyorum. Yani gizlemeye çalışma benden. " dedim hunharca gülerek.  Aslı gözlerini devirerek bana baktı ve tekrar filme döndü.  Bu demek oluyordu ki Aslı gelmeyi kabul etmiş ve akşama gidiyorduk.

    Aslı hazırlanırken bende hafiften yüzüme makyaj yapıyordum.  Eee tabi güzel görünmek lazımdı. Ayaz'ın yanına gidiyorum Boru mu? 
Makyajımı eyelinerimle sonlandrıdıktan sonra son kez aynadan kendime baktım. Gayet sade ve oldukça güzel gözüküyordum. Yani ben olsam kesin bana aşık olurdum.  İç sesimi sessize almalıyım çünkü bu yolun sonu abartıya doğru gidecekti.  Hatta narsist bile olabilirdim. Kendi kendime konuşmayı bırakıp Aslı' ya sesleniş yaptım.  "Aslııı iflahım şey oldu burda.  Bi inemedin kızım. Hadi sene lan!! " dedim atara bağlayarak.  Aslı yukardan "cırlama lan iniyorum. " dedi.  Harika bir iletişimimiz var gerçekden Allah bozmasın.  Tam bir ağır abi,  bir erkek fatma gibiydik.

    Aslı ile Ayaz ve Aras'ın olduğu yere doğru ilerliyorduk.  İçim kıpır kıpırdı. Çünkü ayazı görecektim ve de ayazı çok fazla özlemiştim.  Görmeyeli bir kaç gün bile olsa gerçekden Ayazı çok fazla özlüyordum.  Kendime engel olamıyordum açıkçası olmak da istemiyordum.  Çünkü onu ciddi anlamda fazlasıyla seviyordum. Bakışı,  sesi kısacası herşeyiyle beni nasıl etkileyebiliyordu bilmiyordum.  Bu kadar zaman içinde bilmeden fark edemeden nasıl çabuk bağlanmıştım ona bilmiyorum. Neyse bilmeceli sorularımı bırakıyorum.  Bunlara cevap verebilmek için çok daha düşünmeliyim. Sakin ve Aslısız bir kafayla...

    Aslı ile birlikte  yürürken Ayaz'ın tanıdık sesi kulağımı doldurmuşdu.  Ve yine gözlerim gözlerine hapis olmuştu.  Ayaz bir noktaya bakarak şarkısını söylüyordu.  Ayaz'ın baktığı noktaya gözlerimi çevirirken.  Buda ne?  Sen de Kimsin?  Kısa süreli olduğum yerde kalakaldım.  Ayaz bir kıza şarkı söylüyordu ve ben bu kızın kim olduğunu bile bilmiyordum.  İçimde bir burukluk hissettim ve kalbimden gelen seslere kulak verdim. Aslı beni sarsıyordu kendime gelebilmem için.  Bir şeyler söylüyordu.  Ama ben aslı'yı göremeyecek kadar kör duyamayacak kadar sağır olmuştum.  O an sadece onları izliyordum. İçim yana yana onları izliyordum.  Gözümü kırpmadan,  yerimden haraket etmeden..

       Bir bölümün daha sonuna geldik.  Uzun zamandır bölüm yazamıyordum çünkü ufak tefek aksaklıklar oldu.  Bunu için yb bekleyen canım okurlarımdan özür diliyorum :)))
       Ayaz kime şarkı söylüyordu?
       Deniz bu durumda ne yapacaktı?
       Hepsi heyecan dolu bir sonraki bölüm de.  Esen kalın. :)
       Oy ve yorumlarınızı eksik etmeyin.  Sizleri seviyorumm.
       Yazım yanlışlarım varsa affola.  Biraz acemilik var sonuçta :D