Ahmet Bey elindeki son kâğıtları kontrol etti sonra karşısında ki adama baktı evet bu gün o gündü şeytanın bacağını kıracaktı. Başını ağırdan dikleştirip yüzün de sinsi gülüş ile ağır adımlarla elin de ki kâğıtları masaya bırakıp sandalyesine yaslandı anın tadını çıkarıyordu. Karşısında ki adamın aniden kaşları çatılmıştı sinirli oluşu yüzünde ki kaslardan belli olacak derecedeydi. O da elinde ki kâğıtları masaya bırakmıştı o an olan olmuştu hiç beklenmedik şekil ve Ahmet Bey kaybetmişti. Her şey çok güzel gidiyordu oysaki.
"Eee Ahmet ASLAN ben kazandım söyle bakalım şimdi neyi vereceksin bana" Ahmet Bey çaresizce genç adama baktı 1 saat önce kazandığı paranın şimdi 5 katını vermek zorundaydı fakat elinde kazandığından başka parası yoktu. Barlas karşısında ki en büyük düşmanına bakıp keyifle gülüyordu adamın çaresiz haline. Düşündü Ahmet Bey elini pantolonunun arka cebinde ki cüzdana götürdü. Elini uzatıp içinden çıkardığı fotoğrafı masanın üzerine bıraktı.
"Elimde bir tek bu var al bundan sonra senin olsun" dedi. Genç adam elini fotoğrafa götürdü. Kumral yeşil gözlü yüz hatları dolu ilgi çekici bir kız fotoğrafı beklemiyordu. Ahmet Bey'e dönüp,
"Aferin Ahmet bazen işe yarıyorsun" diyerek yüzüne sinsi gülüş yerleştirerek masadan kalktı.

ŞİMDİ OKUDUĞUN
Zat-ı Aşk
Teen FictionSen Azra Arslan, bundan sonra ruhunla, kalbinle hatta bedeninle bana ait olarak yaşayacaksın. Bunu o küçük kafana sok. Sen var ya sen. Zavallının tekisin neden biliyor musun ? Ruhumu, kalbimi hatta bedenime bile ancak kumar karşılığı zorla sahip o...