5. Bölüm

1.2K 93 94
                                    

    
   
    İyi okumalar...
      
    Danny'ye gittiğimde öğlen yemeği yedikten sonra bilmem gecenin kaçına kadar konuştuk. Danny gerçekten çok iyi bir dinleyici. Ona sadece bu hafta içerisinde olanları anlatmıyordum. Yaşanan tüm bu olayları geçmişte yașadıklarımla karșılaștırıyordum.
Ağlamakla karışık tabikide.

~

İlk bașta sabah çok normal bir şekilde uyandım. Çünkü öyle olması gerekiyordu. Ama odama paraşütten atlarmıșçasına gelen bir Danny görünce normal bir şekilde uyanmamam gerektiği aklıma geldi.
Ki sonradan bugün Shawn ile tanışacağımı hatırladım ve bende gökyüzünde paraşüt gören insanların paraşütlüye el sallarken ki yaşadıkları heyecanı yaşamaya başladım.
Cümle kargaşası.

Danny kahvaltıyı hazırlamıştı ama ikimizde kahvaltı yapamayacak kadar çok heyecanlıydık. Muhtemelen Danny'nin bu kadar heyecanlı olmasının sebebini benim mutluluğuma ortak olduğundan sanıyorsunuz ancak öyle değil.

    Danny Shawn'ı bana göre daha çok tanıyor. Sosyal medya hesaplarından onu takip ediyor ve şarkılarını dinlemeyi seviyor. Hatta ona Shawn'ı Vikipediden tanıdığımı söylediğimde çok şaşırmıştı. Ama haklıydım. Evet Shawn'ın sesi çok güzeldi. Şarkıları anlamlıydı . Ama ne bileyim bi Justin Bieber değildi. Ya da Rihanna falan. Shawn Mendesti işte. Vine yoluyla tanınan bir çocuk. ( Melaniye vurabilirsiniz arkadaşlar.
-Yazar )

Kahvaltıdan sonra Danny beni kendisinin hazırlayacağını söyledi. Zaten yanımda buraya geldiğimde giydiğim kıyafetlerim ve pijamalarım vardı. Bende teklifini kabul ettim. 
   
     Yırtık kot pantolonumu ve beyaz t-shirtümü giyip yüzüme pastel tonlarında makyaj uyguladıktan sonra yarım saat içerisinde iş yerinde olmam gerektiğini fark ettim. Ayakkabılarımı giydiğimde Danny  askılıktan kafama ona doğum gününde aldığım siyah şapkayı taktı.
    
  "İște şimdi tamam oldun şeker kız"

    Yanağına sulu bir öpücük kondurduktan sonra arabama gittim. Arabayı park yerinden çıkardıktan sonra Danny'nin hala kapıda bana baktığını gördüm. Arabanın kornesini  çalıp evden uzaklaştım.
  
     Arabada Shawn'nın "İmagination" şarkısı çalıyordu. Güzel şarkıydı. Sözler dokunaklıydı. Shawn gerçekten bir kıza abayı yakmış olmalı çünkü bu tarz şarkılar çevremdeki insanlardan etkileniyor , bende söze aktarıyorum denilebilecek şarkılar değildi. Neyse arkadaş olduğumuz da ondan bu sırrını alırdım.

     ~

     İş yerine gittiğimde Andrew'in bana dediği gibi güvenlik görevlilerine kendimi tanıttım. Anlaşılan içeride bekleniyorum.
     Josh görevlilerden birisiydi. Beni ana binaya getirdi. Binaya girdiğimde bana gitmem gereken kat ve oda numarasını söyledi. Ben de asansörden 4. kata çıktım. Daha sonra  3278 numaralı odaya doğru gitmem gerekiyordu. Odayı buldum ve kapısına doğru yürüdüm.
    İşte o anda, tam kapıdan içeriye girecekken, içimden bir ses bana emin olup olmadığımı sordu.
    Bana son zamanlarda söz yazma konusunda sıkıntı çektigimi söyledi.
    Eğer başarı elde edemezsem ismimin magazin dergilerinin ilk sayfasında yer alacağını ve bunun çok utanç verici bir şey olduğunu söyledi.
    
     Tanrım.
Gerçekten bu şekilde düşünmenin pek sırası değil. Şu anda hayatımı değiştirecek yerin önünde duruyorum ve düşündüğüm şey de bu.
    Ben tam bunları düşünüyorken arkadan birisi kolumu tuttu. Arkama dönüp onu gördüğümde çok şaşırmıştım.
     Utangaç bir şekilde, "Selam! Ben Shawn. Ve sende..."
     "Melanie. Melanie Reyes.

     Vay be. Helal olsun. Analar neler yaratıyor. Cidden helal. Şu gözlere bak abi.

    Bana bakıp güldüğünde onu incelediğimi fark ettiğini anladım.
    
   - Sanırım artık senin söz yazarınım Shawn.
    - Gelmeni kaç gündür bekliyordum. Gerçekten çok heyecanlıyım. Yüzünü daha önce hiç görmemiştim ama ismini çok duydum. Sosyal medyayı pek sevmiyorsun herhalde. Her neyse.  Çok iyi işler çıkarıcaz gibime geliyor.
   - Evet. Sosyal medyayı çok az takip ediyorum. Ve umarım öyle olur. Umarım çok iyi işler çıkarırız. Bu işlerde umut en önemli şeydir bilirsin.
  - Şu ana kadar kendisini bırakmadığım için buradayım sanırım.
  
   Ona tebessüm ettikten sonra içeri girmemizi teklif ettim. İçeride Andrew ve  2 tane bayan vardı. Tanışma aşamasını geçtikten sonra Emily, Shawn ile birlikte çalışacağımız odanın yedek anahtarını bana teslim etti.
    Gerçekten ellerim titriyordu. 1, hatta 1.5 yıl sonra bu anı tekrardan yaşamak çok duygusal bir şeydi.
    
   Bu arada Emily dediğim kişi çok tatlı birisi. Disiplinden yana olduğu çok belli ama karşısındakini sıkmamak için bunu yüzüne yansıtmıyordu.
    
    Aile, arkadaş meselelerinden konuşurken Shawn gitarımdan bir şeyler çalmamı istedi. İsteğini geri çevirmedim ve bende Kodaline'nin High Hopes şarkısını çaldım. ( Büyük Umutlar )  -multi-

    Şarkıyı çalarken arada Shawn'a bakıyordum. Odaya girmeden önceki konuşmamız sebebiyle bu şarkıyı seçmiştim. Tüm şarkı boyunca bana baktı. İlk başlarda rahatsız ediciydi ama sonradan bu anı hep yaşayacağım aklıma geldi ve bende akışına bıraktım.

    Şarkı bittiğinde Shawn ayağa kalktı ve alkışlamaya başladı. Açıkçası utanmıştım. Bu kadar yoğun bir tepki alacağımı beklemiyordum.

    - Tanrım. Melanie. Sen biraz önce ne yaptın .Müthişti. Gerçekten tebrik ederim. Süperdin.
    -Teşekkürler Shawn. Aynı tebrikleri sende hak ediyorsun. Şarkılarını dinledim,çok güzeller.

      Yanakları kızarmıştı. Bu gerçekten komik bir andı çünkü Shawn ile yașıtız ve birbirimizi övüyor, Andrew , Emily ve diğer bayanda 32 diş bizi izliyordu.

     Andrew'in telefonu çaldığında Shawn bana dönüp yeni şarkıya yarın başlayabileceğimizi söyledi. Bana uyacağını söyledim ve Andrew'in telefon konuşması bittiğinde odadaki diğer bayanlarla selamlaştık. Sıra Shawn'a geldiğinde bana sıkıca sarıldı ve kulağıma "biz iyi bir ekip olacağız ve sen beni bu durumumdan kurtaracaksın" dedi.

     Ona bakıp güldüğümde elini sıktım ve yakınlaşıp "bana güven" dedim.

    
     Binadan çıktım ve  arabama binip iş yerinden ayrıldım. İçimde gerçekten müthiş bir his vardı.
     
    

    

     Bölüm sonu :D
   
    
     


Lyrics || Mendes || Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin