Bölüm 5

122 12 2
                                    

Sesler... Bir takım sesler duyuyordum. Gittikçe yaklaşan... Zihnimdeki anılar yerine gelince ormanda kaybolduğumu anladım. Beni kurtarmaya geliyorlardı. Yerimden rahatsızca kıpırdandım. Gözümü dahi zor açıyordum. Işık... Fenerin ışığı göz kapaklarımı rahatsız ediyordu. Yardım edin diyemedim. Ağzımı açamadım. Birisinin beni kucağına aldığını hissettim. Merakla kim diye bakmak isterken bilincim bana ihanet etti.

"Emlynnn... Emlynnn... hie ego sum"
Bir nefeste gözlerimi açtım. Uyandığım yer bir hastane odasıydı. Beni bulmuş olmalılardı. Etrafa göz gezdirdiğimde yanımda kimsenin olmadığını gördüm. Beni buraya kim getirdiyse teşekkür etmeliydim. Ama en önemlisi zihnimdeki ses idi. Ne demişti o?
Hie ego sum. Eve gittiğim gibi hemen çeviriden bakmalıydım. Latince mi İtalyanca mı ondan bile emin değilim.
Serumlarımı elimden zoru zoruna çekip yataktan kalkmaya başladım. Kıyafetlerim yine aynıydı. Kokuşmuş ve yırtılmış tişörtüm ve pantolonum...
Ayakkabılarımı da giyerek çantamı alıp kapıyı açtım. Her zamanki gibi Charles yoktu. Yine görevi çıkmış olmalıydı. Daha fazla oyalanmadan taksi tutup eve gittim. 

Ev karanlıktı. Korkmuştum. O kafamdaki sesi düşünüyordum. Hemen bilgisayarımı açıp çeviriye girdim. Yazarken elim titriyordu. Aldırış etmedim. Dil algılaya bastığımda Latince olduğunu öğrendim. Ve çevirisi ise "İşte buradayım." Bunun anlamı da ne? Beladan kaçayım derken bela beni buluyordu. Bilgisayarımı kapatıp yatağa yattım. Beynimde hâlâ daha o cümle yankılanıyordu. Delirmek üzereydim...
~~~
Biliyorum çok kısa oldu sizde kesin bu kitabı kütüphanenizden çıkarmışsınızdır okul vardı yazamadım büyük bi umutla belki beklemişsinizdir kusura bakmayın! Bu arada kapak yapabilen bana ulaşabilir mi ??

BONKAIHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin