Bir an da başım döndü. Sanki dünya benim üstüme geliyor ben eziliyordum. Hemen dolabıma tutundum. Korkuyla gölgenin olduğu perdeye baktım ama kimse yoktu. İçimde bir sıkıntı oluştu. Ah yine mi aynı şeyler... Sanırım bende sorun vardı.
Aşağı inip saate baktım daha sabahın dördü idi. Hemen mutfağa gidip bardak alıp kahve makinasının yanına gittim. Bu geceden sonra bir kahveyi hak ediyordum. Kahveyi koyup beklemeye başladım. Tık sesi geldiğinden emin olup bardağı aldım ve direk verandaya geçtim.
Kuşlar cıvıldıyor ruhumu dinlendiriyordu.
Ama bana rahatı mezardaydı. Hâlâ daha Charlie'yi düşünüyordum. Ağzımdan bir of sesi çıktı ve gözümün önü buharlandı. Gerçekten hava çok soğuktu. Hırkama daha çok sarıldım ve kahvenin sıcaklığını hissettim. Aklımdaki düşünceler toz bulutu gibi dağılıyor yenisi ekleniyordu.
Ansızın telefonum çaldı. Hemen koşarak odama gittim. Bilinmeyen numara arıyordu. Açmakla açmamak arasında kararsız kalmıştım . Belki Charlie arıyordur düşüncesiyle yeşil düğmeye bastım. "Alo?" diyince sadece nefes seslerini duyuyordum. "Kimsiniz?"
Hâlâ daha aynı nefes sesleri... tam kapatacakken telefondan bir erkek sesi duydum "Emlynn..."
Fısıltı gibiydi sanki. "Üzgünüm, sanırım yanlış numarayı aradınız'' diyip yüzüne kapattım. Kimdi şimdi bu gizemli kişi?+15 vote yenisi gelir..
ŞİMDİ OKUDUĞUN
BONKAI
Science FictionKarşımdaki oydu, beni arayan adam, gerçek kimliğimi bilen adam... Babasının yanına yerleşen Bonnie, kasabada türlü türlü olayların yaşandığını öğrenir. Üstelik bunlar bir kişi tarafından yapılır. Kız ise olayların gizemini çözmeye başlar. Aslında ki...