"Biz oğlanlarlarımızı asker,kızlarımızı lider olarak yetiştiriyoruz! " 5.bölüm

172 9 0
                                    

-1 hafta falan sonra -

Herkes kamp ateşinin etrafında oturuyordu.Muhabbet ediyorlar ve kahkahalar kamp ateşiyle birlikte yükseliyordu.Baffora hafifçe öksürdü ve ayağa kalkarak "Beni dinler misiniz?" dedi.Kimse duymamış gibiydi.Aynı şeyi tekrar ama emir verircesine söyledi.Tüm uğultu kesildi ve tüm sürü üyeleri kafalarını Baffora'ya çevirdiler.

"Herkes dinlediğine göre artık başlayabilirim.Etrafta bazı yaratıkların sürü üyelerini kendilerine aşık ederek sürüyü dağıtmak istedikleri gibisinden birşeyler duydum.Unutmayın ki bizler bir aileyiz,yüzyıllardır atalarımız ve onların ataları bu sürünün dağılmasına izin vermediler.Biz oğlanlarımızı asker,kızlarımızı ise lider olarak yetiştiriyoruz ve bunun bozulmasına müsaade etmeyeceğiz." duraksadı,tek kaşını kaldırdı "Değil mi?" Herkes sözlü olarak veya kafa sallayarak onayladılar.Tek bir kişi hariç,Baffora'nın yüzündeki kararlı ifadeyle bakış attığı kişi;Scott.

Konuşma biter bitmez dinlenme bahanesiyle kamp ateşinden ayrıldı Scott.Bu gün nöbet sırası yine ondaydı.Irmağın orada o kızı gördüğü günden beri gitmemişti oraya.Bu güne dair içinde en ufak bir umut bile yoktu.O kızı bir daha göremeyeceğini kabullenmişti ve kalbi kırıktı.Ha birde fazla asabiydi bu aralar.Çünkü Baffora bir gölge gibi onu takip ediyordu,doğal olarak bu da Scott'ı geriyordu.

Bir süre yatağının üstünde öylece oturdu.Daha sonra ayağa kalktı ve Baffora'nın kaldığı yere gitti.Yatağının altına baktı,sonra yastığın altına.Umutsuz bir şekilde dönmüş odadan çıkacakken halıda ayağına takılan bir nesne ile affalladı.Zeki Baffora diye düşündü ,sırıttı ve halının altındaki kitabı alarak kendi kaldığı yere hızlı hızlı adımlarla yöneldi.

-------

Kitabın kapağını hayal kırıklığı ve şaşkınlıktan açılmış bir ağızla kapattı.Ellerini başının arasına aldı ve biraz önce okuduklarını sindirmeye çalıştı.Eğer okudukları doğruysa ki bunun olmasından korkuyordu,Victoria bir cadıydı.Muhtemelen onunla birlikte görüldüyse kızı yakmıştı birlikte olduğu diğer cadılar.Çünkü bir cadı ve bir kurt ateş ve su gibiydiler.Bir araya gelince su ateşi söndürür ama kendi de yok olurdu.Buna bir türlü anlam veremiyordu.Neye göre bunu belirlemişti ki ataları? İhanet saymışlardı bu birlikteliği.Belki de kendi kendine panik oluyordu ama kitapta kızın kolyesinin aynısını görmüştü,iç çekti.

Baffora,Scott'ı merak etmiş ve çadırına geldiğinde onu kafasını iki elinin arasına almış,dizlerinin üstüne oturur bir şekilde bulmuştu.Yavaşca omzuna dokundu.Scott başını kaldırdığınde gözlerinde olan dehşeti gördü.Yutkundu "Nöbet zamanı atarlı keş kurt" dedi.Scott gülümsemeye çabaladı.Aklı o kadar karışıktı ki yatağının üstünde bıraktığı kitabı unutmuştu.Ayaklandı,ben gidiyorum gibisinden birşeyler geveledikten sonra hızla oradan ayrıldı.O çıktıktan sonra Baffora'nın gözüne kitabı takıldı.Dudaklarını büzdü ve kitabı sertçe kaptı.Scott'a göstermeliydi bu iş olmayacaktı,olamazdı!

-------

Scott nöbetin ilk 3 saati boyunca nehre yaklaşmadı,korkuyordu.Bu gün Baffora'nın yaptığı konuşmayı düşündü.Sonra kitapta okuduklarını gözden geçirdi.Gerçekle yüzleşmeliydi,zaten daha adını bile bilmediği o kızı orada görmeyeceğini biliyordu.Derin derin nefes alarak,kalbi ağzında atarcasına bir heyecanla ırmağa yöneldi.

Nehrin suyu bu gün hızlı akıyordu.Rahatlatıcı su sesini işittiğinde gözlerini kapattı Scott.Sesi dinleyerek nehre yaklaştı.Ortalıkta su sesinden başka birşey duyulmuyor gibiydi ta ki biraz daha dikkatli dinleyene kadar...

Birinin nefes alışverişini işitti gibi oldu Scott,birden panikledi.Hala gözlerini açamıyordu.Daha doğrusu açmaya korkuyordu,ya orada başka biri varsa? Ya hayal kırıklığına uğrarsa? beynini bu düşünceler kemirip ,kalbi çok çok hızlı ve panikle atıyordu.Mutasyon kaçınılmaz oldu,kaslarının yırtılırcasına gerildiğini hissetti.Ve artık herşeyi daha iyi duyuyordu.Tam nehrin önünde biri kesinlikle nefes alıyordu ve bu bir kızdı.Scott geri adım attı,hala gözleri kapalıydı.Geri dönecekti ki " Lütfen gel..." diye fısıldadı kız.Scott gözlerini açtı,bu Victoria'ydı.Ancak biraz ileride oturuyordu.Normal bir insan onun fısıltısını duyamazdı.Hem arkası dönüktü,tamamen hislerine göre hareket ediyordu bu kız.Belliydi.Scott'ın yüzüne bir gülümseme yayıldı.Bunu hisseden Victoria Scott'a sırtı dönük bir şekilde halde gülümsedi.

Scott yaklaştı,eğildi ve kızın çenesinden tutup hafifçe yüzünü kaldırdı.O gözler,o burun...Ne güzel bir kız...Bir vampir kadar soğuk ama bir kurt kadın kadar çekici.Kendini alıkoyamadan hafifçe yanağını okşadı Scott.Kız rahatsız olmamış gibiydi.Scott bir an naptığını fark etti ve elini çekti "Afedersin". Kız sorun değil dercesine kafasıyla onayladı.

Scott yanına oturdu."Ben Victoria." Scott'ın gözleri büyüdü.Aklından bin kez tekrarladı Victoria,Victoria,Victoria...

"B...ben.." derken Victoria elini kaldırıp susturdu.Eli havadayken elini şıklattı."B..

Hayır.S...Sc...Scott." gülümsedi. " Scott " diye tekrar etti. Şaşırdım,hayatımda böyle birşey görmemiştim."Sen..sen c" elini ağzıma koyarak susturdu "Evet.Şşş..."

Bir süre sessizce oturduk.Sonra Victoria hiç beklemediğim birşey yaptı...

Büyülü UlumaHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin