5# Sana verdiğim bütün emeklere yazıklar olsun.

4.1K 291 38
                                    

Can okuyucular ❤ Şu beş bölümde bir değişiklik yapmadım. Alinin mesleğini falan değiştirmeyi düşünüyorum. Ama siz bu bölümleri de tekrar okuyun hikayeyi hatırlamak adına. Sizi seviyorum.

Hira

Elimdeki toz bezini fırlatıp kendimi yere bıraktım. Annem bir haftadır, dedemler gelecek diye canımı çıkartmıştı. Bizim kocaman evi, ikimiz beraber bir haftada temizlemiştik. Annem kalbinden rahatsız olduğu için onu fazla yormamıştım. Yani neredeyse bütün işi ben yapmıştım. Normalde sindire sindire yapardık ama bu sefer hemen bitirmek için sabahın köründe bile uykumun tatlı kollarından çekip almıştı beni. Hiç acımamıştı bu süreç içerisinde, dinleneceğim vakit dibimde bitmiş, yan yan bakmıştı. Birilerini tutma fikrini ona sunduğumda o kocaman açılan yeşil gözlerini görmeniz lazımdı.
Sonrasında ise söylenip çemkirip durmuştu bana. Çok şükür bitmişti, sonunda.

Aniden kulaklarımı dolduran bağırtıyla yerimden sıçrayıp arkama döndüm. Kocaman sırıtan abimle karşılaştığımda, dudaklarımı büzüştürüp kaşlarımı çattım.

"Çok eğlenmişsindir şimdi sen. Beni korkutmayı başardın ya başın göğe ermiştir artık. Büyük başarı. Aferin sana. Gül, gül. İçinde kalmasın. Çok mu komik? Bu tür hareketler çocukluk değilde, ne? Büyü artık abi. Kaç yaşındasın sen ya? Sen..."

Ağzımı kapatan abimin elini tüm gücümle ısırıp ondan kurtuldum. O acıyla inlerken kötü kötü bakıp ağzımı araladığım sırada "Tek kelime daha edersen, o ağzını bantlayacağım. Senin bu çenen varya çin ikencesiyle eş değer." Dedi.

Söylene söylene odadan çıkarken arkasından gözlerimi devirip yere attığım bezi aldım. Parlayan ve beni Hira sildi diye bağıran cama baktım. Ardında sevinçle yerimde zıplayıp kollarımı iki yana açarak "Özgürlük." Diye bağırdım.

"Ne bağıyorsun Hira! Baban uyuyor."

Homurdanışına aldırış etmeden anneme sıkıca sarıldım.
"Bitirdik sonunda anne. Bitti temizlik. Son camıda sildim. Özgürlüğüme vurulan prangalardan kurtuldum. Bu arada bugün Beyzayla dışarı çıkacağım, gezeceğiz biraz. Haberin olsun." Dediğimde kollarımdan kurtulup tek kaşını kaldırdı.

"Çabuk sevinme küçük hanım. Bugün alışverişe gideceğiz. Bir sürü eksiği var evin. Yarın nereye gitmek istiyorsan git."

"Anne seninle alışverişe çıkmak mı? Şaka yapıyorsun. Bunu bana yapma. Ben daha çok gencim."

"Hira!"

"Kızla bugün sözleşmiştik. Bari yarın alışverişe çıksak anne. Lütfen."

"Hira ben ne diyorsam o. Yarına ertele kızım, çok mu zor? Hadi namazını kıldıktan sonra hazırlan birazdan çıkarız."

Dişlerimi sıkıp ayaklarımı sinirle yere vurdum. Annemle alışverişe çıkmak, en az annemle temizlik yapmak kadar eziyetti. Annemle alışverişe çıkmayı göze aldıysanız eğer bacaklarınızdanda vazgeçmeyi göze almışsınız demektir.

-------------------------

Yalvaran bakışlara karşılık, sert bakışlar...
Seri adımlara karşılık, benim birbirine dolanan bacaklarım...
Annemin bitmek bilmeyen enerjisi, benim her an yığılacak olan bedenim...
Poşet dolu kollar...

"Biraz dinlenelim anne."
Sözünü annem hakaret olarak algılıyordu sanki. Korkumdan söylenemiyordum bile. Sonunda, bitti hadi gidelim dediğinde bende güç kuvvet kalmamıştı.

Gerçekten bitmiş miydi?

İnanamayan gözlerle ona baktığımda gülümseyip "Kıyamam ben kuzuma, nasılda bakıyor? Az ileride pastahane var. Bir çilekli pastayı hakkettin."
Dediğinde bütün yorgunluğumu unutup yürümeye koyuldum. Çilek denildiğinde akan sular dururdu benim için. Annemde bunu çok iyi bilirdi.

İFTİRAHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin