Bir kaç gün geçti işte, hala düşünüyorum acaba ne yapsam yanlışlarını kabul mu etsem unutup, yoksa ayrımı kalsam sevdiğim adamdan ne yapsam kafam mikserle karıştırılmış gibi karışık...
Gerçi hala sevmekten vazgeçemiyordum, hayat böyle değil miydi zaten canını acıtan sevdiği olmaz mıydı insanın.
En iyisi biraz daha kendime zaman tanıyıp hayatın getirdiği yeniliklerle idare etmek bir süre doğrusu bu çünkü.
Biraz yorgundum kendimi toparlamak için sabah erkenden duşa girdim daha sonra Aleyna ile buluşacaktım..
Şu aralar Annemin üniversiteye hazırlan diye sıkıştırmasından korkuyordum fakat 1 yıl ara verecektik Aleyna ile daha iyi hazırlanırdım çünkü bir daha ki yıl ki sınav beklesin bizi çok çalışacağız iç mimar olmak istiyordum o olmazsa psikoloji okumak falan işte.
Aleyna ile buluştum işte biraz cafeler de falan takıldık ordan Avm ye geçecektik düzgün bir şeyler almam gerekiyordu akşama yemeğe çıkacaktık sınıftakilerle mezun olduk sonuçta anca ayarladılar herkesin işi uysaydı bu zamana kadar ama neyse bugüne kısmetmiş kız erkek karışık tabi Serhat bey de olacaktı yemekte yine beni sıkıştırıp Sima beni affetmeyi düşündün mü? Bu zaman yeterli mi düşünmek için falan, tabiki yetmedi daha sürünsün.
Elbisem çok güzeldi kendim kendi elbiseme bayılmıştım siyah önleri gri pullarla kaplı, ön dekoltesi biraz fazlaydı ama ne yapayım çok beğenmiştim elbisemi kırmızı stiletto ayakkabılarımla ve koyu kırmızı rujumla kombinleyecektim çokta mükemmel olacaktı.
Akşam buluşma saatimize az kalmıştı Aleyna ile gidecektim her zaman ki gibi Kağan falan gelemicekmiş ama olsun Aleyna benim için geliyor canım kankam be.
Daha sonra ilk biz girmemişiz restorana erkekler çoktan gelmişler kızlarda biz gittikten 10 dakika sonra toplandı yavaş yavaş tam herkez gelmişti Serhat tam karşım da oturuyordu bana bakıyordu hiç ayırmadan o gözlerini ben daha yemekleri söylemeden lavaboya gitmek için ayaklandim giderken önümü kesti Serhat bey.
" Bu nasıl elbise giymeseydin hiç Sima"
"Bana karışma diye kaç kere söyleyeceğim Serhat bak zaman koydum aramıza böyle yaparak kendinden soğutuyorsun"
"Sima ne dememi bekliyorsun, laf atan olur bakan olur dayanamıyorum bunlara için gidiyor be başkası olur diye hem senin yakın zaman da doğru kararı verebileceğini biliyorum çünkü sen çok zeki bir kızsın"
"Teşekkür ederim böyle kendini tutamazsan laf atana direk dalarsan işimiz zor olur seninle neyse benim lavaboya gitmem lazım izninle"
"Tabi tabi geç"
Lavaboda makyajımı güzelce tazeledim, daha sonra oturduğumuz masaya gittiğim de Serhat geçmiş masaya arkadaşlarıyla koyu sohbetteydi garson da yavaş yavaş siparişleri alıyordu ben formuma dikkat ettiğim için salata söylemeye karar verdim.
Her şey güzel gidiyordu ta ki!
Sınıftan Sarı Cem diye hitap ettiğimiz çocuk:
"Sima çok çekici olmuşsun"
Diyene kadar...
Eyvah! Serhat'tan dolayı endişeliydim,
Serhat'a doğru bakışlarımı yönlendirdiğim de Serhat yumruğu sıkmış Cem'e bakıyordu,
Benim için sakin durması gerekiyordu yoksa zaman falan tanımam direk her şeyi tek cümlemle bitirirdim az önce uyarmıştım bu konuda onu bu yüzden ağzını açamıyordu.
Ben de nazikçe Cem'e teşekkür ettim işte.
Güzelce yemek yedik sohbetler ettik arkadaşlarla.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KORKULARIM #Wattys2019
ChickLitHayat en büyük perde dediler. Benim en büyük perdem göz kapaklarım bir kere yumduğum an binlerce hayal. Kimi zaman mutluluk, kimi zaman hüzün, kimi zaman ayrılık, kimi zaman vedalar..
